-38-

6K 440 87
                                    

"uh, evde kimse yok mu?"

"Sanırım. Annemi arayıp öğrenirim."

Telefonumu cebimden çıkardım ve annemin numarasını tuşlayıp kulaklarımın çalma sesini işitmesine izin verdim.

"Alo?"

"Anne, şimdi eve geldik. Neredesiniz?"

"Oh, seni baştan aramalıydım, oğlum. Bildiğin gibi her zaman olan saçma sapan yemek daveti için birkaç saat önceden geldik. Çok geç olmadan eve döneriz. Merak etmeyinn"

"Oh, anne. Duyacaklar"

"Sorun değil~ Hadi kapatıyorum. Dolapta yeterince yemek var. Güzel vakit geçirin!"

Telefonun kapanma sesiyle bana bakan bedene merak ettiği cevabı verdim,

"Yemek davetine katılmışlar."

"Yani başbaşayız?"

Sinsi gülüşler atıp kollarını kıvrak bir şekilde belime dolayıp boynuma öpücük kondurmaya başlamıştı.

"Jiminie"

"Huh?"

"Başbaşayız"

"Evet. Her zaman olduğu gibi."

"Diyorum ki-"

"Deme sen. Film izleyeceğiz. Fesat beynine uymayacağım bu sefer"

Kafasını parmağımla ittirdikçe daha çok sarmalıyordu belimi.

"Ama beni öpmek istediğini söylüyordun, yapsana"

Gözlerini kapatıp öylece durdu ve ben topuklarımı havalandırıp parmaklarımı saçlarından geçirdim yavaşça. Ama dudaklarımızı değdirmem pek yavaşça olmamıştı. Az önce bunları konuşmamışız gibi. Tutku vardı.

Ben tamamen dudaklarına ve yumuşacık saçlarına konsantre olmuşken. Bu güzel anı dudağımı ısırarak bozdu.

"Ah! Odun!"

"Ne odunluğımu gördün be"

"Bu kadar mükemmel bir anda gelip dudağımı kanatman mesela!"

Dudaklarıma yeniden yaklaştı ve kendi dudaklarıyla öpücüklerini sundu kanayan alt dudağıma.

"Tekrar düşünmelisin."

"Düşünüyorum.."

"Kabul et-"

"Evet kabul ediyorum. Odunsun"

"Jiminie!"

"Hadi film izleyelim. Senin odanda"

"Ama öpüşüyoduk-"

Cilveli bir şekilde yaklaşıp parmaklarımı gömleğinin yaka kısmında dolaştırdım. Hafifçe.

"Muhteşem dudaklarımı ısırmadan önce düşünecektin, Jeon."

Mutfağa yöneldiğimde, tabiki tek yaptığı şey arkamdan öylece bakakalmaktı.

"Ben bu filmi sevmedim."

"Ah! Hadi ama, bu beğenmediğin üçüncü film jiminie. filmleri giriş müziğine göre değerlendirme. Konuyu bilmiyorsun daha"

"Ne alaka. Ben hemen anlıyorum. Mesela bu filmde Çocuk kızı tavlamak için peşinden koşacak, kız buna aşık olunca mal gibi ortada bırakacak. Aish.. Aşırı klişe"

Büyüyen gözlerini küçültüp sinsi gülümsemesini yine sundu bana,

"Film izlemek istemiyorsan, aşağıda yarım kalan işimizi halledebiliriz."

"Her şeyi fırsata çevirmenden nefret ediyorum Jungkook."

Gözlerimi kocaman devirdim ve televizyona döndüm.

Üzerime eğilerek beni, kendisi ve koktuğun arasında sıkıştırdıktan emin olduktan sonra yavaşça ve aynı zamanda tepkimi ölçmek için yaklaşıyordu ki, ben gözlerimi kapatıp hızlıca öpmeye başlayana kadar sürdü.

Gülümsediğini hissedebiliyordum. Jungkook. Kesinlikle beni etkisi altına almayı başarıyordu!

🏳️‍🌈

Alın bu da boş bir şey olsun

stepbrother | kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin