Graffitilerine Katar Mısın?

162 20 0
                                    

Masayı topladıktan sonra:

+"Şimdi ne yapmak istersin?"

-"Bilmem seçeneklere açığım." Sırıtmaya devam...

+"Güzel bir sinema sistemimiz var, meydana dönebiliriz, arka sokakta bir saha var orada bir şeyler oynaya biliriz..."

-"Top oynarız,yorulunca gelip film izleriz?"Onayımı bekler gibi bakıyordu.

+"Tamam.Üstünü değiştirmek istersen..."

-"Uygun bir şey var mıdır?"

+"Sana yakışıcağını düşündüğüm elbiselerim var?"Gülmemek için dudaklarımı kemiriyordum.Sadece öyle başını eymiş üzerine bakıyordu.
-"Sexsi bacaklarıma yakışıcak eteklerinin oldugunu düşünmüyorum." Derken takındığı şebek yüz gülmeme sebep oldu.

Dolabı karıştırmaya başladım.Sırf rahatlığını beğendiğim için aldığım gri erkek eşortmanımı verdim(Of! Emir'in bende kaldığı günler içindi. ).Üstünede şu rapçilerin giyindiği bol t-shirtü verdim.

-"Sevgilinin falan mı bunlar?"dedi.

+"Merak ettiysen sevgilim yok rahat oldukları için aldım."İkimizde giyindikten sonra...(tabiki yan yana değil!)

+"Hangi topu almalıyım?"

-"Beni yenebileceğini düşündüğünü al,yenilince nasıl olacağını merak ediyorum."

+"Sen kaşındın futbol oynayacağız."

-"Tamam."Ayakkabılığın üstüne yığdığım topların arasından futsal topunu alıp aşağı attım.Evden çıktık. Karşıda ki marketten iki enerji içeceği aldım.

-"Onlar ne için?"

+"Yendiğimde enerjin kalsın diye."

-"Peki neden iki tane?"

+" Maç bittiğinde normal enerjimde kalmak için."

Sahaya geldiğimizde biraz paslaşmaya başladık. Isınınca kale çizgilerini belirledik.

+" Beşte devre onda biter, uzatma yok."

-" Top mu,kale mi?"

"Top." Kalesine geçti. Bir müddet rekabet içindeydik ikimizde iyiydik. İlk gol benden geldi. Golden sonra şakalaşmalar, itişmeler başladı... Bir müddet sonra onun golü geldi. Hayatımda bir çok maça katılmış,oynamıştım ama hiç böylesine zevkli olmamıştı. (Belki de olmuştu.)
Yoruldukça suratlarımızdan akan terler belirginleşti. Skor değişmeyince sahanın ortasına oturdu. Yanına gidip kaldırmak için elimi uzattığımda beni yanına çekti. Yere uzanmıştık. Kolu başımın altındaydı. Bana dönüp bakmaya başladığında:

+"Tahmin edeyim görmek istemiştin?" Söylerken istemsizce gülüyordum.

-"Hayır, hayır!Kesinlikle öyle." Gülüşlerimiz duyulur hale gelmişti.

+" Artık dönsek mi?"

Sanki uykudan kalkıyormuş gibi

-" Beş dakika daha..." Daha bir kaç gündür tanışıyorduk ama fazla... 'yakındık'. Ve sanırım 'AŞK'dedikleriydi bu... Bir taraftan Emir... Her ne kadar ayrılmış olsakta...

Eve dönerken ona bakmamaya çalışıyordum. Ama arada bir omzuyla omzumu hafifçe itiyordu. Denge mi kayıp ettiğimde hemen destek oluyordu. Evin önündeyken ittiğinde ayağımı burktum. Neyse ki kapının önündeydik. Eve girince biraz bileğimi ovdu. İyi hissettiğimde;

+" Ne izleyelim?"

-"Seçenekler?"

+" Salonda bulabilirsin." Bende mısır patlatmaya başladım. Evimde ufak bir sinema salonum var. Küçük bir ses sistemi (bütün evi sese boğabilirdi. )ve tüm duvarı kaplayan bir perde var. Salon üç sıra, üçlü bordo koltukla döşenmişti görüşü kapatmasın diyede tahtadan,kısa basamaklarımız vardı. Birde kenarlarda duran puf yastıklarımız. Bardak, kola ve mısırı tepsiye koyup salona gittiğimde Yekta prejeksyona bağlı bilgisayardan filmi açıyordu.

+" Ne izliyoruz."

-"Aynı yıldızın altında."

+"Bir sürü korku , aksiyon vardı neden bu?"

-"Kitabını okumuştum."Koltuğa oturdum.

  Arka koltuğa oturdum çünkü orası benimdi.Arkadan atlayıp yanıma oturdu.

-"Sanırım bu salonda çürüyeceğim." Başını arkaya yaslayıp yayılırken söylemişti. Sadece güldüm. Film başlarken tepsiyi aramıza koyup kolaları doldurdum ve öylece bıraktım.

-"Ne yapıyorsun?"

+"Rahat olsun diye..." Derken tepsiyi alıp öndeki koltuğun yaslanılan,kalın yastığın üzerine koydu. Beni kendine çekip, mısırı bacaklarımızın üstüne koydu. Filmin sonuna kadar aynı şekilde kaldık. Aralarda espirilerle son dakikalara geldiğimizde. Hazel, Gus'ın yazdıklarını okumaya başlayınca elimi tuttu. Aklımdan binlerce şey geçiyordu. "Elimi çekmeli miyim?..." Bilmiyordum sadece dönüp bakmakla yetindim. Ama o Gus ve Hazel'ın "sonsuza dek"ini bekliyordu. Film bittiğinde iç geçirdi.

+" Beğendin mi?"

-"Çoook!" Başını tekrar arkaya yaslayıp bir bana birde ellerimize bakıyordu. O an nasıl aklıma geldi bilmiyordum ama gelince

+" O gün CDyi senin aldığını gördüm ve nedenini merak ediyorum."

-"Hiç izledin mi?" Gülüyordu.

+" Hayır."

-"İzlemelisin."

+" İzleyelim o zaman diyip odama giderken elimi bırakması zor olmuştu. İzlemeye başladığımızda görüntüde ben vardım. Meydanda ki etkinlikte beni çekiştirmelerinden itibaren...

-" Sen, müzikle kendinden geçişin, gülüşlerin ve inanılmaz yeteneklerin..." Tekrar yanıma yaklaşıp elimi tuttu. Birbirimize bakıyorduk. Devam etti...

-" Ben sanırım seni seviyorum. Bak ben ilk kez böyle hissediyorum ve ne yapacağımı bilmiyorum. Tüm hayatım ol istiyorum. İç içe olmak ...

Beni çizdiğin graffitilere katar mısın?"
Emir'in insan versiyonu değilde ne? Bir taraftan kıyaslayıp duruyorum bir taraftan mutluyum...

Bakışlar yeterince anlam yüklüydü...Bilmiyorum! Bilmiyorum! Of, bilmiyorum...

Sokak HayatıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin