BÖLÜM-6

58 7 0
                                    

Aynı gün: öğle arası
"Hayır."
"Hayır olamaz."
Seda ve Beren söylediğim şeyin şokuyla konuşmaya çalışıyorlardı fakat iki kelimeyi bir araya zor getiriyorlardı.

Kızlara düşüncelerimi söyleyip ağır bir yükten kurtulduktan sonra ders zilinin çalması ile birlikte bu konuyu öğle arası konuşma kararı almıştık. İşte tam da şu an bu konuyu konuşmak için bir saatlik boş zamanımız vardı. Kantinde her zamanki yerimizdeydik. Beren,Seda,Ufuk,Barış,Atlas ve ben.

"Bence bu mümkün."
Dediğimde hala düşünüyordum. Bazı şeylerin farkına nasıl varamazdık?

"Düşünsenize ben Efe ile birlikteyken hani kavga ettiğimiz zaman,siz bana Efe'yi dinlemem gerektiğini söylerken Sena dinlemememi ve onu asla affetmemem gerektiğini söylemişti."
Dediğimde ikiside o anı hatırladılar sanırım. Bir anda yüzüme baktılar.

"Mümkün değil. Sena bunu yapmaz bence."
Dedi Beren.

"Beren, bende inanmak istemiyorum ama olabilir."
Dedi Seda.

"Yani bu sadece bir ihtimal biliyorsunuz. Peşin hükümlü davranmadan önce öyle olup olmadığını öğrenmemiz gerekmez mi?"
Diye sordu Barış çekingen bir tavırla.

"Merak etme okuldaki bağlantılarıma yazdım bile. Bir kaç dakikaya haber gelir."
Dediğimde erkekler şaşkın bir şekilde suratıma bakmaya başladılar.

"Ne?"
Diye sordum.

"Dışarıdan aşırı asosyal gibi mi görünüyorum?"
Diye sorduğumda sorumu olumsuz cevaplayıp öyle olmadığımı iddia eden bir kaç şey mırıldandılar. Daha sonra telefonumun zil sesinin boş kantinde yankılanmasıyla tüm bakışlar tekrar beni buldu. Aramayı hemen yanıtladım.

"Efendim?"
Sessizlik. Tüm masa beni ve söyleyeceğim şeyleri bekliyordu.

"Evet,Sare. Birlikte oldukları doğruymuş."
Dedi Efe ile aynı sınıfta olan Naz. Okuldaki tüm dedikodulardan haberi olurdu. Olmasa bile bir şekilde öğreniyordu.

"Peki ne zamandan beri?"
Diye sorduğumda masadaki herkesin bakışı değişti. Neler olduğunu anlamak zor değildi.

"Siz ayrıldıktan üç ay sonra."
Diye yanıtladı sorumu. Şimdi sırada en korkunç soru vardı.

"Peki hangisi?"
Diye sorduğumda sertçe yutkundum. Alacağım cevap ile ihanete uğramışlık hissim tavan yapabilirdi ya da Efe'ye olan nefretim iki katına çıkabilirdi. Bu terazinin hangi tarafının daha ağır basacağı ise Naz'ın ağzından çıkacak bir kelimeye bakıyordu.

Uzunca bir sessizlik oldu. Cevabımı almışım.

"Cevabımı aldım. Teşekkür ederim Naz. Çok yardımcı oldun. Eğer bir şeye ihtiyacın olursa bana ulaşabilirsin. Kendine iyi bak."
Diyip telefonu kapattım ve sertçe masaya vurdum. Herkes gözünü bile kırpmadan bana ve vereceğim tepkiye bakıyordu. Nefes alışım hızlanınca Beren ve Seda kıpırdandılar.

"Sare,"
Dedi Beren.

"Aptalca bir şey yapmak yok."
Dedi Seda.

"İyi olacağız. Konuşalım önce,tamam mı?"
Dedi Beren sakince.

Diğerleri ise neler olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Şaşkın bir şekilde bana bakan üç erkek yüzü vardı. Kızlar ise neler olacağını tahmin ediyorlardı. Bu yüzden şaşkın değillerdi.

~AY TAŞI~ (Tamamlandı!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin