Mahperi'den
"b-ben yapamam" dedim titrek bir sesle. Hayatımda hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim kendimi.
"sen bilirsin güzel kız. Ben diyeceğimi dedim. Sana yarına kadar müddet. Yarın gece saat 9'da hala polise gitmemiş olursan.... Bom!"
Piskopat adam telefonu suratımı kapatınca göz yaşlarıyla telefonu yavaşça kulağımdan indirdim ve ellerimi yüzüme gömerek ağlamaya başladım.
Allahım ne yapacağım ben şimdi?
Abime hiçbir şey söyleyemezdim. Eğer söylersen ve o piskopat abimlerin öğrendiğini öğrenirse planını hemen devreye geçirebilirdi.
Aklıma Gökhan'ın gelmesiyle hemen telefonumu elime aldım ve onun mumarasını bulup üstüne tıkladım.
30 saniye geçmişti ve Gökhan hâlâ telefonumu açmıyordu. Tam pes edip kapatacakken telefon açıldı.
"G-gökhan? Y-yardımına ihtiyacım var"
"bir şey mi oldu?"
"Gökhan ben çok kötüyüm. Çok kötü şeyler oldu."
Artık dayanamayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.
"Mahperi sakin ol ve bana olanları anlat."
Gökhan'a olan her şeyi anlattım.
"tamam güzelim... Ne yapacağımızı biliyorum."
İnşallah bu plan işe yarardı.
🔹〰️🔹〰️🔹〰️🔹〰️🔹
Evin etrafında yankılanan polis arabasının siren sesiyle aşağı indim.
Abilerim kaşlarını çatmış birbirlerine bakıyorlardı.
"noluyor lan?" dedi Burak abim.
Bir anda kapının kırılacak kadar vurulmasıyla yerimden sıçradım.
"AÇIN KAPIYI POLİS!"
"abi ne yapacağız şimdi?!" dedi Kıvanç abim endişeyle.
Merdivenlerin başında dikilmeyi bıraktım ve abilerime koşarak üçüne de sımsıkı sarıldım.
"özür dilerim." dedim sessizce.
Burak abim hemen geri çekilerek bana baktı. Yüzü şaşkınlık ve hayal kırıklığı ile harmanlanmıştı.
"Mahperi? Sen...."
O sırada kapıyı kırmaya çalışan polislerin sesi geldi. Kapı her an kırılabilirdi.
Abilerim hayal kırıklığı ile bana bakarken kapı büyük bir gürültü ile açıldı ve polis üniformalı kişiler içeri dalarak abilerimin ellerini arkadan kelepçelemeye başladı.
Abilerim hiç onlara direnç göstermemişlerdi. Tek yaptıkları bana kırgınca bakmaktı.
Polisler onları çekiştirirken Burak abim arkasını dönerek son kez bana baktı.
"yazıklar olsun...."
🔹〰️🔹〰️🔹〰️🔹〰️🔹
Yarım saattir Gökhan'ın kollarında ağlıyordum.
"Mahperi tamam ağlama artık. Sadece kısa bir süre ayrı kalacaksınız. Abilerine gittikleri yerde her şey anlatılacak. Ağlama artık."
🔹〰️🔹〰️🔹〰️🔹〰️🔹
Gökhan'ın planı
"tamam güzelim. Ne yapacağımızı biliyorum. Şimdi ben bir polis arabası ve birkaç sahte polis ayarlayacağım. Küçük bir oyun oynayacağız yani. Polis arabaları evin önüne gelince zaten seni arayan adamın itleri bunu görüp patronlarına haber verirler. Onları polis arabalarıyla dağ başındaki ağaç eve götürecekler. Güzelim malesef ki bu planın bazı sonuçları olacak..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİMLER BİR MAFYA
Chick-Lit"bana ne zaman araba alacaksınız?" "160 boyunla ayakların pedala yetişmez senin" diyip sırıtmaya başladı. Aman ne komikkkk..... Abilerime çok zıttım. Onlar siyah saçlıydı ben biraz daha kumral sarı gibi bir şeydim. Onların boyu hep 185-190 arasıyd...