Seokjin sarayın bodrumunda bulunan çürük hücrelerden birinin zeminine çekingence oturmuştu. Askerler kollarını delicesine sıkarak onu buraya sürüklemişlerdi. Tenindeki kırmızı parmak izlerini görmezden geliyordu. Bedenini çöpmüş gibi attıklarında zihninde sürekli yankılanan bir isim vardı.
Taehyung, Taehyung, Taehyung...
Onu burada görmeyi istemiyordu. Onu tutuklayamamış olmalarını diliyordu. Daha saçması varsa onu görebilmeyi de istiyordu çünkü çoktan tutuklanmış olsa gerek, en azından onu sakinleştirmek istiyordu. Her ne kadar yapamayacak olduğunu bilse de...
Neden yaptılar, diye düşünmeden edemedi Seokjin. İkisi de en yakın arkadaşları gibi diplerine girmişlerdi. Üstelik anlattıklarına göre onlar da benzer durumdaydı. Seokjin onları şikayet etmenin bir işe yaramayacağını biliyordu. Hapishanede kafasını uçurmak için beklettikleri birini dinlemezdi kimse. Üstelik saray askerleri olduklarından mahkemeye çıkabileceklerdi ve kolayca sıvışacaklardı.
Seokjin mantıksız buluyordu. Yapboz parçalarını bir türlü birleştirememişti. İkisi de cidden samimi davranmışlardı. Bu krallıkta karşılaştıkları en iyi iki insandı.
Kaç saattir buradaydı bilmiyordu. Havada rahatsız edici şekilde rutubet kokusu vardı. Duvarlar çürümekten siyaha dönmüştü. Buraya kellesini uçurmak için getirseler de idam gününe kadar yaşamak mümkün değildi. Kısa sürede hasta olabilir ve öteki dünyaya gidebilirdi.
Dudaklarının kuruduğunu hissetti. Yutkunmaya çalıştığında ise boğazının acıdığını fark etmişti. Ona ne su ne de yiyecek vereceklerdi. Bunu biliyordu. İşin bu noktaya gelmiş olması ironi doluydu. Gülmekle ağlamak arasında ince bir çizgide yürüyordu. Taehyung'u özlemişti.
Gözlerini kapayıp sabah içine çektiği kokusunu hatırlamaya çalıştı. Ne kadar uğraşırsa uğraşsın çilekle karışmış sabun kokusunu alamadı. Bu canını yakıyordu. Daha dün sevdiğinin kolları arasındayken bugün geldiği yer saçma geliyordu. İşler nasıl böyle olmuştu?
Askerlerin ayak seslerini duymasıyla pis zeminde emekleyip demirlere yaklaşmıştı. Parmaklıklardan tutunup aydınlanan yola bakarken iki askerin kontrol için yürüdüğünü gördü. Sırayla zindandakilere bakıyorlar ve aralarında sanki alaya alınabilecekmiş gibi suçlarını söyleyip barbarca gülüyorlardı.
Seokjin onların Jungkook ve Jimin gibi görünmediğini fark etti. Onlar böyle olamazlardı. Bu kadar kötü olamazlardı. Askerler kendi hücresine doğru geldiklerinde içlerinden biri ayağındaki botla Seokjin'in parmaklıklardaki ellerine vurdu. Seokjin acıyla ellerini çekerken asker yanındakine "Bu da bugün gelen," dedi alayla.
İğrenir bir bakış attı diğeri. "Kellesini uçurmak için bekliyorlar. Büyücünün tekinden yardım almış."
Seokjin gözlerini şaşkınca açarak onlara bakmayı sürdürdü. Diğer asker "Şerefsiz," dedikten sonra ilerlemeye devam etmişlerdi. Seokjin ise hücrede tekrar karanlığa gömülürken şaşkınlıkla kalbini yokladı. Acıyan parmaklarını hissetmiyordu bile.
Taehyung güvende.
Zihninde sadece bu cümle yankılandı.
Taehyung güvende.
Taehyung ile kendisini yakaladıkları için buraya getirildiğini düşünüyordu. Şimdi ise büyücüyle bağlantısı olduğu için getirildiğini öğrenmişti ve tek anladığı Taehyung evdeydi.
Seokjin yüzünde istemsizce bir gülümseme oluşmasına engel olamadı. Hala o evden çıktığı için pişmandı. Taehyung çok beklemiş miydi? Gelmediği için uyanık kalmaya çalışmış mıydı? Peki, kötü bir şey olduğunu sanıp ağlamış mıydı?
Gerçi sonuncusu hakkında yanılmış da sayılmazdı. Seokjin diğerinin salonda gözlerini irice açmış kendisini beklerken ki görüntüsünü kovmaya çalıştı. Sadece kalbinin sızlamasına neden oluyordu. Öte yandan Jungkook ve Jimin hakkındaki kötü ihtimal yok olmuş sayılırdı.
Jungkook pekala da büyüyü kullandığını söylemişti ancak kanunlara göre net bir kanıtın şahidi olmak gerekiyordu. Eğer Jimin ve Jungkook aynı anda kendisine iftira atmak için büyücüye gittiğini söylememişlerse suçlanması imkansızdı.
Peki, kim söylemişti?
Kim onu büyücünün oralarda yakalamıştı ve saraya kadar getirmişti bunu? Neden yapmıştı?
Seokjin kirli duvara başını yaslarken karanlıkta düşünmeye devam etti. Gelecek hakkında çok bilgisizdi. Birkaç gün sonra kafasının koparılacak olmasını unutuyordu. Taehyung'a sarılmak istiyordu ve onu yakalatan kişiyi öğrenmek.
**
evet fake atmaya çalıştım umarım işe yaramıştır yani
sizi seviyorum ve yorumlarınızı bekliyorum finale yaklaşıyoruz çok heyecanlı 😭😭
ŞİMDİ OKUDUĞUN
strawberries & melons
Fanfictiontaejin jikook taehyung'un çilekleri, seokjin'in kavunlarıyla...