Taehyung~
Karşımda duran çifte gülümseyerek bakarken aynı zamanda Jungkook'u düşünmekten kendimi alamıyordum.
Kıskançlık sorunları vardı ve bunu aşmak için gelmişlerdi. Kliniğimi yeni açmıştım. Stüdyo tipi bir dairedeydi. Ve elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyordum. Onlara kıskançlığın dozunda olduğunda normal bir şey olduğunu ve hemen hemen her ilişkide olduğundan bahsetmiştim. Hatta kendi ilişkimden de örnekler vermiş bir idolle birlikte olmanın zorluklarından bahsetmiştim.
Bana teşekkür edip kalktılar. Onları uğurladıktan sonra koltuğumda yan oturup ayaklarımı dışarda bıraktım ve başımı koltuğun kenarına koyarak düşünmeye başladım.
Jungkook'u kimden kıskanmamıştım ki. Bazen üzerindeki kıyafetlerden bile kıskanıyordum. Yanlış anlaşılmasın sürekli birlikteler diye kıskanıyordum. Yoksa başka neden kıskanayım ki. Ehe.
Her performansında arka dansçılarının listesini çıkarırdım. Bunu elimde olmadan yapıyordum. Tabi ki de Jungkook onlara bakmazdı. Ama benim kıskandığım şey Jungkook'un mükemmel olması ve herkesin de bunun farkında olmasıydı.
Aynı şekilde Jungkook da beni çok kıskanırdı. Saç rengimi olsun, kıyafetlerimi, yüzüme sürdüğüm nemlendiriciyi hepsini takip ederdi. Ve gerek olmadığını çok güzel olduğumu söyleyip dururdu.
Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş bizim için geçerliydi sanırım. Ama iyiydik böyle. Mutluyduk.
Telefonumu çıkarıp galeriye girdim. Ve Taekook klasörümü açtım. Jungkook telefonumu alıp böyle bir klasör oluşturmuştu. Ve demişti ki telefonunda en çok bu klasörde fotoğraf olacak. Benim de aynı şekilde. Her gün bir fotoğrafımız olacak. Yaşlanınca bakıp gülümseyeceğimiz anılar biriktireceğiz.
Bu planı karşısında o gün yanaklarını sıkıp durmuştum. Sen büyüdün de planlar mı yapıyorsun diye.
Tabi sonrasında ben küçükmüyüm diyerek bana küsmüştü ama oralara girmiyorum.
Gülümseyerek bir sürü fotoğrafa baktım ve sonra onu çok özlediğimi fark edip aramalarıma girdim. En üstteki ismine tıklayıp telefonun çalmasını bekledim.
Gülümsemem hâlâ yüzümdeyken açmasını bekliyordum. Yaklaşık bir dakika çaldıktan sonra kapandı. Ve ben de dudaklarımı büzüp ekrana baktım. Tekrardan aradım.
Aynısı olunca kaşlarımı çatıp telefonu kenara bıraktım. Zilim çalınca randevu saatinin gelmiş olduğunu fark edip kapıyı açtım.
Yüzümü düzeltmeye çalışıp içeri davet ettim.
"Buyrun hoşgeldiniz."
Karşımdaki kadın kocaman gülümseyerek hafiften eğildi.
"Merhaba. Sonunda sizinle tanıştığım için çok mutluyum. Büyük hayranınızım."
"Ah öyle mi çok teşekkür ederim."
İçeri geçtik.
"Sorununuz neydi acaba?"
Anlatmaya başladığında dikkat kesildim ve sabırla dinledim.
.....................................................................
Bayan Min'i uğurlarken gelen mesajı düşünmemeye çalışıp gülümsüyordum. Sonunda içeri geçtiğimde telefonumu elime alıp mesajı tekrardan açtım.
Kookie🥰:
Taehyung
Özür dilerim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Look Here | Taekook ✓
Fanfiction*instastory* İlişki uzmanı olan Kim Taehyung aşka inanmıyordu. Melek sesli bir adamla tanışana kadar. "Bir adam güzel dediği başka bir adama yıldızları yaşatmıştı." 《23.08.2018- 29.08.2019》