6.bölüm

777 55 16
                                    

İşime başlamam kolay olmuştu.
Jeongguk,restorant sahibi olduğu için hemen halletmişti.
Bende bundan tabiki memnundum.
Ama Jeongguk hâlâ bana soğuk davranmakta kararlıydı. En son konuşmamızda ona sert çıkışmış olabilirdim fakat bu elimde olan bir şey değildi. Zaten aklım,zihnim doluydu ki bu sadece Namjoon ile sınırlı değildi. Hayatımı bomboş hissediyordum. Hoseok'un Taehyung gibi melek bir sevgilisi vardı.
Yoongininde Jimin.
Tabi ki her şey sevgili ile sınırlı değildi ama bu da bir uğraş sayılırdı, değil mi?
Yani zaten şuan'a kadar sevgili olaylarım ufak flörtlerden ileriye gidememişti ama olsundu.
Ama buraya-busan'a- gelerek birazda olsa kendimi yemeğe vererek kafamı doldurabilirdim.
Jeongguk ise her yaptığım işe karışarak beni çıldırtmaya çalışıyor,sabrımı zorluyordu.
"Bunun böyle yapıldığından emin misin?" Gene başlamıştı işte.
"Eminim." Kısa bir cevap ile geçiştirmeyi umuyordum.
"Bu baharatı fazla koymamanı öneririm." Sakince nefes aldım. "Burada aşçı bensem,neden işime karışıyorsun Bay Jeon?" Kaşları kinaye ile kalktı. "Bay Jeon, ha?" Dilini yanağının içinde gezdirdiğini görebiliyordum. "Ne o? Fantezi falan mı?" Bunu söylerken gülmüştüm.
Beni kısaca süzdükten sonra "Belki de." demişti.

Onu çok takmıyordum çünkü art niyeti olmadığını biliyordum,yani en azından hissediyordum.
Jeongguk'un bana o niyetle bakacağını düşünmeyi geç aklımdan geçirmezdim.
"Aptal aptal süzmeyi kes ve işime karışma Jeon." Soyadına baskı yaparak konuştum. Onu kışkırtarak eğlenebilirdim.
"Seok,boş yapma ve işine devam et." Sesi sinir bozucu geliyordu. Tamam tavşandı falan ama ciddiyken farklı biri oluyordu...sanırım.
Elimle yaptığım yemeği karıştırarak elimde ki baharatları yavaş yavaş ekliyordum aynı zamanda. Ama yanımda ki durmadan başımda durarak,direktifler veriyordu. Fakat yemek hakkında ben ondan daha deneyimli olduğuma emindim. O buranın düzeniyle sorumluydu,aşçılarla değil fakat o konuşmadan sonra bir kaç kez daha terslemiştim ve olay beni kışkırtmaya başlamasıtla devam etmişti.
Yemek kaynamaya başladığında as aşçıya seslendim. "Efendim,yemek hazır. Sunumu hazırlamamı ister misiniz?" Başıyla onaylamıştı.
As aşçımız çok güler yüzdü bazen onu Hoseok'a benzetiyordum. Ve şansa bakın ki daha gençti. Bu kadar tecrübeye sahipti,bu muazzamdı. Adama hayran falan kalmıştım. Tanıştığımız zaman beni direkt mutfağa alıp yeteneklerimi görmek istemişti aslında bir bakıma orada çalışıp çalışmayacağım onun ağzından çıkacak iki-üç cümleye bağlıydı ki, tam olmasa da "Eh işte,idare edebiliriz bununla." demişti. Sert gibi gözüken minnoş bir şeydi.

"Hey sana diyorum Seok! Nereye daldın sen?" Benim baktığım yere bakarak aşçımıza baktığımı görmüştü. "Sen aşçıyı kesiyorsun?" Kaşlarımı çatarak "Kesemez miyim? Adam yetenekli bir kere." diye karşılık vermiştim. Sonra omuz silkip işime dönmüştüm.
Ağır ve yoğun bir tempodan sonra işler seyrekleştiği an kendimi lavaboya atmıştım. Cebimde telefonumu çıkarak bildirimleri kontrol ettim.
İlk dikkat ettiğim tabi ki Namjoon değildi.
Ah,oydu tabiki!
Jeongguk'un attığı gönderiden sonra direkt bana mesaj atmış ve bende ağzının payını vermiştim. Ama belki hâlâ mesaj atar diye bekliyordum. Saçma mıydı? Ama merak işte bu!

KimNam

Seok,ne yapıyorsun?

Oturuyorum.
Görüldü

Bum|Jinkook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin