Hinny (Kısa Hikayeler)

Farklı Bir Hayat

"Eğer üçüncü kitapta Peter Pettigrew başarıyla Dumbledore'a teslim edilseydi Harry nin nasıl bir hayatı olurdu? "

Keyifli Okumalar...

( 3. Kitabı yeniden okudum da, içim yine parça pinçik oldu..)

..,...................................................................

Kuş cıvıltısı. Kuşlar ne zamandan beri bu kadar neşeyle ötüyordu? Daha önce hiç bu kadar kuş sesini bir arada duyarak uyanmamıştı. Aslında Harry'i, daha önce Petunia teyzesinin bağrışı dışında başka hiçbir ses uyandırmamıştı.

Harry yatağında doğrulup geriye doğru yaslandı. Yatağı pencerenin kenarında yer alıyordu. Rüzgarın yalayıp geçtiği yaprak hışırtıları kuşların ötusleriyle hoş bir ahenk oluşturuyordu. Harry birkaç dakika bu hoş müziği dinledi. Doğru kelimeyi bulamıyordu bir türlü. Bu çok...huzur vericiydi.

Privet Drive'dan ayrılalı tam iki hafta olmuştu. Fakat Harry hala o yerden kurtulduğuna inanamıyordu. Hatta Hogwarts Ekspresinde olanları dün gibi hatırlıyordu. Onu almaya gelen Vernon Eniste'nin, yanında ona eşlik eden Sirius'u görünce yüzünün aldığı renk ve dehşet içindeki bakışlarını hala ilk günkü gibi kahkahalara boğularak hatırlıyordu.

Sirius aklanmadan önce muggle dünyasındaki haberlerde azılı bir katil olarak gösterilmişti. Harry Vernon Eniste'ye onun vaftiz babası olduğunu, artık onlarda kalmayacağını ve Sirius ile yaşayacağını söylemişti. Vernon enişte ise ağzını açamamıştı. O kadar korku dolu görünmüştü ki Harry onun bayılacağını düşünmüştü. Tabii Sirius da pek yardımcı olmamıştı. Onu öldüreceğini ve Harry'i dolaba kapatmanın cezasını canıyla ödeyeceğini söylemişti. ( Evet Harry onlardan gördüğü muameleyi ona anlatmıştı ve pisman değildi.) Vernon Eniste'ye yaptığı şaka Harry'e göre harikaydı fakat Hermione hiç mutlu olmamıştı. Birkaç kişinin ( hatta Dumbledore un kendisinin açıklama yapması gerekmişti. Ancak bu şekilde Petunia Teyze ve o sakinlesmişti.).

O ise ağzını açıp kapatıp arkasına bakmadan oradan kaçmıştı. Daha sonradan Harry, Dumbledore'un onlara açıklama içeren bir mektup gönderdiğini öğrenmişti.

Iste o günden beri ne teyzesinden ne de enistesinden haber almamıştı. Harry tabii ki üzgün değildi. Oradan son ayrılışında Marge Hala nın söylediklerini hala unutmamıştı. O günden sonra artık oraya adımını atması mümkün değildi.

Sirius, Dumbledore un açıklama mektubu gönderdiğini öğrenince huysuzlanmıştı. Çünkü onları daha da sinir etmek için Harry'e Hedwig'i yollamayı daha eğlenceli bulmuştu.
Dumbledore, Harry nin Sirius ile yaşamaya başlamasından hoşnut değildi. Hatta bunu bariz bir şekilde dile getirmişti. Harry ilk kez ona karşı çıkmıştı, Sirius ise Harry e yapılan muameleyi gösterip onun arkasında durmuştu. Sirius ve Dumbledore başbaşa konuşmuşlardı, Harry onun bir şeyler gizlediğini biliyordu çünkü Sirius geri döndüğünde yüzündeki ifade çok değişmişti. Harry onun vazgeçeceginden gerçekten çok korkmuştu. Privet Drive a geri dönmesi imkansızdı. Fakat Sirius bu konuyu hiç açmamıştı. Hatta bu evi o bulmuştu.

Evet, kaldıkları eve gelecek olursak.. Burası kesinlikle Harry'e göre saklı bir cennetti. Privet Drive gibiydi fakat daha dağınık ve özgür hissettiren. Kendi odası ve Sirius'unki dışında iki tane misafir odası vardı. Böylece Hermione ve Ron istedikleri zaman onda kalabilirdi. Birinci misafir odasının pek kullanılacağını sanmıyordu çünkü Ron geldiğinde odasını onunla paylaşacağından emindi.

Harry buranın küçük bir cennet oldugunu düşünüyordu çünkü evin etrafı ağaçlarla kaplıydı ve kocaman bir bahçesi vardı. Ağaçlar ona avantaj sağlıyordu çünkü dilediği gibi süpürgede uçabilecekti. Harry henüz bahçeyi kullanmamıştı ve denemek için içi gidiyordu. Fakat bir türlü fırsat olmamıştı. Sirius'un bakanlık tarafından aklanması( bu gerçekten büyücülük dünyasını sallamıştı), af için alınan işlemlere masumluğunun ispatları, Petter Pettegrew'un Azkaban a gönderilişi, Harry nin onda kalıp kalmayacak olmasının belirsizliği, taşınma olayları derken iki haftanın sonunda ilk kez rahat nefes alabilmişlerdi.