Hinny (Kısa Hikayeler)

9 3/4

" Harry'nin tanıştığı ilk Weasley Ginny olsaydı ne olurdu?"

Keyifli Okumalar...

......................................................................

'Lanet olsun sana Fred! Sana da George!'

On yaşındaki küçük kız çağresizce etrafta dolanıyordu. Şu an annesiyle birlikte Hogwarts Ekspresine erkek kardeşlerini yolcu ediyor olmalıydı. Tabii şakacı ikiz ağabeylerini dinlemiş olmasaydı.

Fred ona Kings Cross istasyonun girişinde muggleların bilmediği bir dükkan olduğunu söylemişti. Bu dükkanda bin bir çeşit iksir satılıyormuş. Dükkandaki en özel iksir Hogwarts'a gitmek için yaşı gelmemiş olan büyücüleri bir yıl yaşlandırma iksiri olduğunu söylemişti.

İlk başta onlara inanmamıştı çünkü Fred ve George hep böyle hikayeler uydururdu. Fakat en iyi arkadaşları Lee Jordan'ın da bu iksir sayesinde Hogwarts'a bir yıl erken başladığını öğrenince Ginny havalara uçmuştu. Çünkü kardeşlerinin hepsinin Hogwarts'a onsuz gidecek olması çok üzücüydü. Ondan bir yaş büyük olan Ron bile bu sene başlıyordu. Eğer iksirden biraz içebilirse belkide herkesin anlattığı o harika okula onlarla gidebilirdi.

İşte bu Ginny'nin öyle ilgisini çekmişti ki arabadan indikten sonra annesinin elini bırakıp gizlice perona girmişti.

Fakat hesap edemediği bir nokta vardı. Fred ve George ona dükkana nereden girildiğini söylememişlerdi. Mugglelardan gizli olduğuna gözden uzak bir yer olmalıydı. Ginny her yeri aramıştı fakat ne bir dükkan ne de büyücü izine rastlamıştı. Öyle bir yerin olmadığını anladığında ise annesinin yanına dönmek için çok geçti.

Şimdi ise mugglelar ile dolu bir tren istasyonunda tek başınaydı. Oradan geçen insanlar arada bir ona bakıp duruyorlardı. Haklılardı çünkü küçük bir kız yalnız başına ne yapıyor olabilirdi?

Ginny ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Hem kaybolmuştu hem de treni görme şansını kaçıyordu. Neden sanki o iki ahmağa inanmıştı ki! İkisini de fena yapacaktı, tabii yolunu bulabilirse.

Çağresizce etrafına bakındı. Ortalıkta büyücüye benzer kimseyi göremiyordu. Bu doğaldı, çünkü büyücü veya cadı olsalar bile muggle gibi giyinmiş olmalılardı. Bu yüzden kimseden yardım istemeyi göze alamazdı.

" Pardon canım? Kayıp mı oldun?"

Ginny başını kaldırdığında sarı saçlı, orta yaşlarda uzun bir kadının ona baktığını gördü. Ginny ürkekçe başını salladı. Annesi ona yabancılarla konuşmamasını söylerdi.

Yanındaki koca göbekli adam homurdandı.

" Buna vaktimiz yok, Petunia hayatım. Randevuyu kaçıracağız. O çocuk yüzünden yeterince geç kaldık!" dedi.

Adamın yanındaki, onun kadar kilolu görünen pembe yanaklı çocuk sürekli eliyle arkasını tutuyordu. İtiraf etmesi gerekirse Ginny, yüzünü domuza benzetmişti.

" Anne kıpırdıyor!" diye huysuzlandı.

" Tamam Dudley'cigim hemen gidiyoruz." dedi Petunia adındaki kadın. Oglunun başını okşadı. Ardından ona döndü.

" Sana yardım edemeyeceğim, eğer kaybolduysan yerini değiştirmeden burada bekle. Ailen seni bulacaktır." dedi kadın aceleyle. Aile hızla oradan uzaklaştı.

" Ya geri gelirse?"

" Bu ihtimal mümkün, umarım kaybolur ve bizde kurtuluruz . Öyle bir peronun olmadığına eminim. Hah, 9 3/4 miş! Kim inanır buna.." dedi siyah bıyıklı adam. Domuza benzeyen çocuk gülmeye benzer sesler çıkardı.