Bölüm 1 - Zalim Güneş

9.6K 747 1.2K
                                    

Merhaba, yeni hikayemin değerli okuyucuları. Yazım yanlışları olursa ki olacaktır şimdiden affola.

Dilerseniz şuraya bir tarih alayım. 17.05.2016 - 21.06.2019

Küçük bir bilgilendirme:

Hikayede tek Türk ismine sahip kişi Eylem Melanie'dir. Annesi bir Türk olduğundan ve ailesi Türkiye' de ikamet ettiğinden kızlarına Türk ismi vermişlerdir. Son olarak Diane ve ailesi de bir süre Eylem Melanie ve ailesiyle beraber Türkiye' de ikamet etmişlerdir. Yorumlarda çok soruldu diye açıklamak istedim. Spoiler vermeden söyleyebileceğim bilgiler bu kadar. Sizleri seviyorum.

Keyifli okumalar dilerim...

🌙

Nefis terbiyesi adını verdiğim, her gece sosyal medyadan künefe resimlerine ve videolarına ağzımın suyunu akıta akıta baktığım, tatlı krizlerimin had safhada olduğu yoğun bir dönemden geçiyorum. Biliyorum, ben bir Künefetorenk'im!

"Tatlılara yol gösterin!" nidaları atarken kendimi ne kadar kaybetmiştim bilmiyorum ama Eylem'in eline geçen yastığı kafama fırlatması bile beni girdiğim transtan kurtaramamış, künefelerden gözlerimi bir saniye bile ayırmamıştım.

"Yeter artık kendine eziyet ediyorsun. Hayır, sadece kendine olsa neyse! Benim zavallı kulaklarım bile senin ağzından akan hayali salyaların, yere düşerken çıkardığı sesi duyuyor. Bırak şu telefonu da uyu."

"Ah ah, şu nefis künefeler, katmerler dile gelse de benim midemde olmak için söyledikleri neşeli şarkıları duysan Melanie."

Eylem'in bana örümcek gördüğü zaman attığı bakışını görünce, akıl sağlığımdan endişe etmemesi adına istemeyerek künefelere veda ettim. Sizi seviyorum şerbetlilerim!

"Bakma bana öyle kapattım işte vicdansız."

"Söylesene ne zaman şu evden çıkmayı düşünüyorsun? İyice eve kapandın iki hafta tatilimiz var böyle mi geçireceksin! "

"Dışarıda gezip ne yapacağım? Güneşle savaşıyoruz ve bil bakalım kazanan kim oluyor?
Tabiki güneş!"

"Saçmalama Diane! Ben çok ciddiyim. Böyle devam ederse kendini herkese kapatacaksın."

"Sana kapatmam ki... Korktuğun buysa başının belasıyım yiğidim."

"Of Diane! Ben seni hiç anlamıyorum. Aşk acısı çekiyorsun desem, senin gibi birinde aşk ne arar...
Derslerinin kötü oluşuna taktın desem, okulu umursadığın yok. Derdin ne senin?"

"Oflama bana! Şimdi bir çarpacağım bir de katmerlerden yiyeceksin. Ayrıca; aşk acısı da neymiş, sen beni künefelerimden ayırdın. Onun yasını tutuyorum. "

"Yeter biraz daha künefe, katmer dersen şuraya midemi bırakacağım. Soğuttun bütün tatlılardan be!
Diane?
Kime diyorum ben!"

"Şerbetliler aşkına! Yat uyu Melanie, beynimi kuruttun."

Eylem'in, benim bu davranışlarımı iyice dert ettiğini biliyordum. Her defasında şakaya vurmam onu bir nebze rahatlatır sanıyordum ama yanılmışım. Boş durmayı hiç ama hiç sevmemesine rağmen, günlerdir benim biraz sosyalleşmem adına her gece nutuk çekiyor ve yanımdan hiç ayrılmıyordu. Şu hayatta gerçekten yanımda olan tek kişi Eylem idi ve biz onca senenin armağanı olarak birbirimize doğaüstü bir bağlılık hissediyorduk.

Öyle ki; ne zaman bunu tarif etmeye çalışsam doğru kelimeleri bulamıyordum...
Bu kadar iyi bir dostluk, sanırım fani dünyada başıma gelebilecek en güzel şeydi. Bunları düşünürken bile yüzümde küçük bir tebessümün asılı kaldığını biliyor olmak, kendimi bir kez daha şanslı hissetmeme sebep oluyordu.

Mᴜ̈ʜᴜ̈ʀʟᴜ̈ʟᴇʀ (Aʏꜱᴀʀ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin