Bölüm 14 - Kavuşma

1.5K 319 382
                                    

Herkese kocaman hola! :) ♡

Uzun bir süredir modum düşük, zavallı bölüm bir aydır yazılmak için bekliyordu ama ilham perilerim kayıplara karıştığı için taslakta hüzünle durdu. Nasip bugüneymiş. :)

Hayalet okurlarımın kendini göstermesi şerefine bu bölümü bütün okuyucularıma ithaf etmek istiyorum. ♡

Keyifli Okumalar Dilerim...

Kalbin ritmi değişir. Bazen heyecan verici bir haberle, bazen bilindik bir yalanla, bazen yüzleşilmesi zor bir korkuyla, bazen ise bağ kurduğun bir insanla...

Sayılabilecek bir çok şey varken derin bağ kurmak kısmında duralım istedim. Bir şekilde kader sizi bir araya getirip bağ kurmanıza imkan tanıdıysa ileride muhakkak oynayacağı sağlam oyunları vardır. Eğer siz de kalbinizin ritmini değiştiren birine sahipseniz henüz kaderin sallantılı oyunları devreye girmeden ona sıkıca sarılın.

Çünkü bir saat sonrası bunun için çok geç olabilir.

"Sen burada mıydın?"

Heyecanım yerini kızgınlığa devrederken ellerim belimde, Pablo'nun dalları üstümüzde hesap sormaya başlamıştım. Hala ağaca sinirle bakan Eylem sorumu duyunca koluma girip beni farklı bir ağaç eve götürdü.

Sonbaharı çağırıştıran, turuncu-kahverengi yapraklı koca ağaç, gövdesindeki basamakları gözler önüne serdiğinde duraksamadan çıktık. Oyuktan geçer geçmez Eylem, köşede duran sandalyeleri ağaç gövdesinin gerisine çekip birine oturdu.

"Evet, şimdi rahat rahat konuşabiliriz. O psikopat ağaç ruhu beni sinir ediyordu."

"Sen bunca zaman burada mıydın?"

Düz bakışlarım eşliğinde sorumu yineleyip öteki sandalyeye oturdum. Eylem, tavrım ve kızgınlık karışmış ses tonum karşısında ellerini yukarı kaldırıp konuşmaya başladı.

"Ben masumum hakim bey! Bir gün ansızın Rosamunda geldi ve senin iyiliğin için onunla beraber gitmemi rica etti. İşin açıkçası senin bundan haberin olduğunu düşünüyordum ama her yerde fellik fellik bizi aradığınızı duyunca kimsenin bir şeyden haberi olmadığını anlamış oldum. Bilge Büyücü, yakında buraya geleceğini söyleyip sana haber göndermeme müsaade etmedi. Bu sabah geldiğini öğrenince soluğu senin yanında aldım."

Derin bir nefes alıp ayağa kalktım ve ağaç evin içerisinde bir kaç tur attım. Sonunda duyduklarımı sindirince yüzümde alaylı bir gülüşle Eylem'e döndüm.

"Bir şeyler döndüğünü anlamıştım ama bu kadar organize hareket edeceğinizi hiç düşünmemiştim. Beni şaşırtmayı başardınız, tebrik ederim."

Eylem hüzünle kalkıp ellerimi tuttu. Bunu onun yapmak istemediği her halinden belliydi fakat beni de anlaması gerekiyordu. Onun için çok endişelenmiştim.

"Diane, çok özür dilerim. Emin ol sana haber vermeyi çok istedim. Beni merak ettiğini biliyorum ama gerçekten suçsuzum haberin olmadığını ve beni aradığını öğrenince üstüne bir de beklemek zorunda kalınca aklımı kaçırmama ramak kalmıştı. Ben senin için geldim buraya Diane, yine olsa yine gelirim."

"Ne olursa olsun bunu bana söylemen gerekiyordu. Uymuşsun iki çatlağın aklına beni bırakıp gitmişsin. Senin için ne kadar endişelendiğimi biliyor musun sen!"

"Biliyorum Maviş'im sakin ol. Eğer bunu sen bana yapsaydın bende aynı tepkiyi verirdim sanırım. Ama haklı sebeplerim var Diane. Sen benim için çok değerlisin. Kendimden bile..."

Mᴜ̈ʜᴜ̈ʀʟᴜ̈ʟᴇʀ (Aʏꜱᴀʀ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin