Islak.
Saçların.
Hisset.
Ah, yağmuru değil.
Yağmur gökyüzünden düşen birkaç su damlası yalnızca.
Hisset.
Saflığını.
Nasıl arındırdığını.
Dünyayı.
Seni.
Aynı zamanda nasıl yetmediğini.
Dünyaya.
Sana.
Arındırmaya.
Kirlendin mi?
Yağmur temizler.
Ama hanginizi?
Bedenin?
Ruhun?
Ruhunu temizler mi yağmur?
Zor.
Yağmur.
Bu dünyanın kirlettiği ruhun.
Temizleyemez.
Rahatlatır.
Hisset.
Yürü.
İnadına.
Kaçanların inadına.
Kaldır kafanı gökyüzüne.
Ve haykır.
Yağmura.
İçinden ne geliyorsa.
Haykır.
Kaçma yağmurdan.
Yağmuru sev.
Hisset.
Arındır ruhunu.
Dünyanın kirinden.
Ah, durdu mu yağmur?
Tertemiz misin şimdi?
Pek sayılmaz.
Dünya mı kirletti seni sadece?
Ya başından kirliysen?
Hepimiz.
İçimizde bir kötülükle doğmuyor muyuz?
Her iyiliğin içinde bir kötülük.
Her kötülüğün içinde bir iyilik.
Yok mu?
İçindeki kötülük nereye kadar seninle?
Sonsuzluğa?
Ötesine?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Parmak Uçlarını Kazıtan Kadın
Kısa HikayeGözlerinizi kapatıp yatağınızda yan döndüğünüzde, sol tarafınızdaki boşluğu doldursun diye değil, boşluğu daha çok hissedin diye var bu mektuplar. Bu kadın, parmak uçlarını kazıttığı için yazıldılar.