Saat kaç uyuya kalmışım
Doruk; saat dokuzu on geçiyor çok tatlı uyuyordun uyandırmak istemedim sanırım rüya görüyordün ne gördüğünü hatırlıyormusun ?Ezhar;hayır bilmiyorum çok karışık bir rüyaydı.
Doruk; çok üzgün gibiydin sanırım kötü bir rüyaydı bir ara seni uyandırmaya çalıştım fakat uyanmadın gördüğüm rüyanın etkisinde kalarak yüzüm terlemişti elini uzatarak terimi silmeye çalışıyordu yine aynı bakış diyerek utançtan kızarmış yüzüme bakarak ellerimi koyacak yer bulamıyormuş gibi kıpırdattım hareket eden ellerimi sakin ol iyimisin diye sordu yüzünde endişeli bir ifade vardı sanırım oda benim tepkimle tedirgin olmuştu .
Zaten banada bunu belirtmişti eğer benden rahatsız oluyorsan söylemen yeterli ezhar diyerek benim bir cevap vermemi bekledi .
Ona nasıl bir cevap vermeliydim bilmiyordum bir yandan benim yanimda olmasına seviniyordum bir yandansa meriç ondan bir yumruk yemişti ikimizede düşman gibi bakarak odadan çıkmıştı .
Hala bir cevap beklediği belliydi bir süre yanıt veremeden ona öylece bakmıştım negatif bir cevap vereceğimden korkuyordu başını öne eğdi peki ezhar sorun dil ben artık gideyim kendine iyi bak diyerek istemsizce ve başını kaldırmadan ayağa kalkmıştı .
Nereye ? Diye sordum .
Sanırım beni yanında istemiyorsun suskunluğun bunu anlatıyor diye cevap verdi kendimi doğrutmaya çalışıyordum ama hala çok ağrım vardı acıyla inledim aceleyle beni sıkıca tuttu bir şey istediğinde söylemelisin ezhar daha tam toparlanmadın diyerek beni yavaşça yükarı çekti bana yardım etmesine rağmen canım yanıyordu kollarına sıkıca sarıldım.Bu onun hoşunamı gitmişti bana sarılmış bir şekilde duruyordu .
Doruk tamam böyle iyim beni bıraka bilirsin özür dilerem farkında dilim tamam neyse ben gidiyorum derken bile gözleri kal dememi ister gibi bakıyordu birden kapı çaldı .Küçük beyimiz nasıllar bugün diyerek doktor içeri girmişti daha iyim diye cevap verdim doruk gitmek için izin istemişti ben hayır doruk daha dil diye cevap verdim doktor bey benim bir düş almamda bir sakınca varmı deyerek doktora baktım .
Düş için daha erken başında ve bacağında sargılar var ama islak bir havluyla temizlene bilirsin diyerek cevap verdi doruk ben düş diyince gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu.
Doktor kontroleri yaparak dışarı çıkmıştı doruk bunu yapmayı nasıl düşünüyorsun bal böceği kedi gibi kendini yalamayı düşünmüyorsndur umarım diyerek güldü .
Aslında iyi fikirmiş diyerek bende gülmüştüm sanirim terfi ettim bal böcüsünden kediye diyerek .Kedicik bunu sen yapamayacağına göre yardım istermisin bende öyle yapacağım diyerek sanki ona sormuşumda cevap bekliyormuşum gibi baktim .
Aslında sormuşta oldum ama onun tepkisini merak ediyordum .
Peki öyleyse sana iyi şanslar kedicik diyerek yüzünde muzur bir gülümsemeyle kapıya doğru yöneldi gitmek istemediği yavaş yürüyüşünden belliydi ama ben işi yokuşa sürecektim onu deli etmek hoşuma ditmişti sanırım içimdeki şeytan uyanmıştı.
Son adımını atmasını bekledim bir yandan ilerliyor bir yadan geri dönüp bana bakıyordu kapıya kadar gitmisti elini uzatıp kapıyı açtı .
