|kan

10.6K 550 140
                                    

Serbest ders. Diğer adıyla, Taehyung'un gün içerisinde en korktuğu kısım.

Matematikten sonra Taehyung Jungkook'a bir sonraki dersliklerinin yerini gösterdi.

"Bekle," Jungkook gülüşünü tutmaya çalışıyordu, "matematik öğretmenimiz iki kez mi boşandı?"

"Evet! Bu gülünç. Muhtemelen bu evlilik de başarısızlığa uğramayacak kadar uzun sürmez." Taehyung yanıtladı. Birbirlerini uzun süredir tanımıyorlardı, ama Taehyung çoktan özel bir iletişim ile en iyi arkadaşlar olabileceklerini hissediyordu.

Hem gözleriyle hem de dudaklarıyla gülümseyen Jungkook'a baktı.

Çok güzel.

"Nereye daldın?" Jungkook sordu, hala sırıtıyordu.

Taehyung Jungkook'un yüzüne daldığın fark etmemişti.

"Ah, üzgünüm." Özür diledi. "Sadece, gerçekten güzel bir gülümsemen var."

AMAN TANRIM DAHA FAZLA GARİP OLABİLİR MİYDİN?

"Gerçekten mi?" Jungkook'un yanakları bir gül gibi kızarmıştı. "Daha önce kimse bana böyle bir şey söylememişti."

"O zaman, sanırım bunu sürekli söyleyen kişi olmalıyım."

--

Jungkook'u biyoloji sınıfına bıraktıktan sonra Taehyung önce koridorun karşısına, sonra merdivenlerden aşağıya yöneldi.

Lütfen burada olma, lütfen burada olma.

Nereye gitmesi gerektiğini düşünüyordu.

Banyo? Hayır. Kütüphane? Bel-

"Bakın kimler varmış."

Taehyung'un düşünceleri acı verici, tanıdık bir ses tarafından kesildi.

Lanet.

"Ne kadar iyi. Bu Kim Taehyung değilse."

Geniş görünümlü bir figür Taehyung'un karşısına yürüdü. Yüzünde bir sırıtma vardı.

"Sadece bırak gideyim, Sonwho." Taehyung yere bakarak yalvardı.

"Ve, neden böyle bir şey yapayım?" Zorba sordu, Taehyung'u yere itti.

Taehyung kafasını arkasındaki duvara çarpınca inledi. Sonwho'nun arkadaşlarından biri çantasını omuzlarından çekip aldı.

Onu geri ver, o benim! demek istedi.

Ağzı açılmayı reddetti.

Ayaklarının üstünde durmaya çalıştı ama Sonwho'nun tekmeleri onu tekrar yere düşürüyordu.

Lütfen dur.

Daha fazla insan çıkmaya, yaygara In ne hakkında olduğunu görmek için toplanmaya başlamıştı.

"Sonwho...İzin ver gideyim."

"Kes sesini seni küçük aptal." Sonwho elini yumruk yaptı ve Taehyung'un yüzüne çarptı.

İnsanlar gülmeye ve tezahürat yapmaya başladılar.

Taehyung elini yüzüne götürdü ve parmaklarına baktı.

Kan.

Kan burnundan aşağıya akıyor ve yere damlıyordu. Sonwho elini tekrar yumruk yaptı, vurmaya hazırlandı. Taehyung hareket etmek istiyordu ama vücudu izin vermedi. Daha fazl acı için kendini hazırladı.

"Onu rahat bırak." Tanıdık bir ses kalabalığın arasından konuştu.

"Hangi lanet olası söyledi bunu?" Sonwho sordu, yeni kurbanı için etrafına bakıyordu.

"Ben söyledim."

İnsanlar fısıldaşmaya başladı. Birinin bu beklenmedik hareketi yaptığını duymak onları şok etmişti. Geriye çekilmeye, dağılmaya başladılar. Kimsenin yapmayacağı bu şeyi yapmaya cesaret eden oğlanı görmeyi kolaylaştırıyorlardı.

Taehyung bunu yapanın kim olduğuna baktı.

Ah, olmaz.

Jungkook.

#&*-#:₺-#&₺&2_6₺-#?

ne zamandır buralarda değilim inanın bilmiyorum, hala kütüphanesinde bunu tutan ve okuyan kaldı mı onu da bilmiyorum ama

i
am
back
i
guess

😚❤️

helpless; taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin