17. BÖLÜM

220 24 2
                                    

Her şey karma karışıktı, anlamsızdı, saçmaydı. Chanyeol ne kadar düşünürse düşünsün bir sonuca varamıyordu.
Karşısında ki şey. Yani adının Baekhyun olduğunu bildiği kişi. Kimdi, neydi? Sehun'la ne ara yakınlaşmışlardı. Bunların hepsini öğrenmek istiyordu.
Aklında bir sürü soru vardı nerden başlayacağı hakkında bir fikri yoktu.

"Özür dilerim."

Prens daha fazla bu sessizliğe dayanamamıştı. Chanyeol'ün ne düşündüğünü merak ediyordu ama aslında tahmin etmek o kadar da zor değildi.

Chanyeol'ün evine gelmişlerdi ve geleli yarım saati geçmişti. Yaptıkları tek şey ise susmak ve birinin bir yerden başlamasını beklemekti.

Büyük olan prensin sesiyle bakışlarını ona çevirdi. Bir yandan ona bu kadar sinirliyken bir yandan özlem duyması nasıl mümkün olabilirdi? Sesi huzur veriyordu ama bu huzuru ne yazık ki düşünceleri hızla yok ediyordu.

"Ne için özür diyorsun?"

Aslında prensin özür dilemesi gereken bir çok konu vardı, Chanyeol hangisi için özür dilemiş olabilir diye sormuştu.

Prens oturduğu koltuktan kalkıp Chanyeol'ün oturduğu koltuğa ilerledi ve yanına oturdu.

"Hiç bir şey söylemeden gittiğim için ve..." Gözlerine bakmamaya çalışıyordu. ".. O gün yaptıklarım için."

Büyük olan o günü hatırlayınca hissettiği acı aklına gelmişti ve vücudunu titretmişti. Her şeyden çok bunu nasıl yaptığını merak ediyordu.

"Bana sormak istediğin çok şey var biliyorum ama.."

"Gözlerini benden kaçırma."

Chanyeol prensin çenesine nazikçe dokunup kendisine bakmasını sağlamıştı. Onu çok özlemişti. Gözlerinin güzelliğini görememek can yakıcıydı. Baekhyun gitmeden önce hislerinin hoşlantı olduğunu ve onunla birlikte olursa bu saçma hislerin geçeceğini düşünüyordu ama bu iki haftada anlamıştı kendini kandırdığını. Onu kesinlikle seviyordu. Aklında ki karmaşıklığa ve sorulara rağmen.

Prens büyük olanın temasıyla titretmişti. Kalbinin verdiği tepki onu büyük bir heyecana sürüklüyordu. O en başından biliyordu Chanyeol'e olan hislerini ama hem kendi hemde Chanyeol'ün iyiliği için bunu gizlemeyi seçmişti.

"Evet sana sormak istediğim çok şey var ama sormayacağım."

Prens şaşırdı. Böyle bir şey beklemiyordu. Rahatlamış hissetti.

"Sen ne zaman istersen o zaman anlatırsın bana her şeyi."
Bu şekilde olması daha doğruydu Chanyeol'e göre. Sabırlı olması gerekiyordu.

Baekhyun büyük olanın anlayışı için minnettardı çünkü olanların açıklamasını yapabilecek gücü kendinde bulamıyordu.

"Senden tek istediğim beni tekrar bırakmaman."

Prens bunun için asla söz veremezdi.

"Bırakmayacağım."

Gülümsedi. Ne diyebilirdi ki başka.

Chanyeol prense yaklaştı, kullarını etrafına dolayıp sıkıca sarıldı ve kokusunu içine çekti. Şu saatten sonra bu koku olmadan, bu sıcaklık olmadan, Baekhyun olmadan yaşayamazdı. Öğreneceği şey ne olursa olsun!

"Zayıflamışsın.." Büyük olan geriye çekilip prensi inceleyerek söyledi.
"..Dışarıya çıkıp bir şeyler yiyelim."

Baekhyun utanarak "Tamam." dedi ve gülümsedi.

"Alışverişte yaparız."

Chanyeol oturduğu yerden kalkarak söyledi. Şimdilik aklında ki soruları susturması ve anın tadını çıkarması gerekiyordu.

DEAD KİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin