11.BÖLÜM

467 90 63
                                    

Yıldızları izlemek her insana huzur verirdi. Hiç bir şeyi hiç kimseyi düşünmezdin yıldızları seyrederken.
Bir anda pembe kadar masum olurdu hayat. Kötü olan ne varsa unutulurdu.
Yüzde ki gülümseme sahte olmazdı. Umut verirdi yıldızlar.

Ama yıldızların da unutturamadığı bir şey vardı. Aşk.
Eğer kalbin artık bir başkası için atıyorsa yıldızlara bakarken sadece o gelirdi aklına.
Aşık olduğun kişinin mutluluğu, onun sana vereceği mutluluk. Yıldızların verdiği mutluluğu gölgede bırakırdı.

Baekhyun'da çok seviyordu yıldızları izlemeyi.
Her şeyi, herkesi unutup saatlerce o pahabiçilmez gülümsemesini yıldızlara bahşediyordu.

Ama bu gece öyle olmamıştı. Sürekli aklına Chanyeol geliyordu. Dakikalarca sadece Chanyeol'ü düşünmüştü gökyüzüne bakarak. İlk günden bu güne kadar.

Düşünmemeye çalıştıkça yıldızların şekli bir anda Chanyeol gibi görünmeye başlıyordu. Ve sonra da istemsizce prensin yüzünde bir tebessüm beliriyordu.

Yıldızlara bakarken aklına kim geliyorsa o kişiye aşıksın demektir.

Prens buna inanıyordu.

Ama kabul etmiyordu. O Chanyeol'a aşık değildi. Sadece beğeni yada hoşlantıydı.
Bu hisleri de yok etmeliydi. Alışmamalıydı ona. Sevmemeliydi.

O yeryüzü prensiydi.

Birlikte olamazlardı.

O yüzden ne Chanyeol'ün onu sevmesine izin verecekti ne de o Chanyeol'ü sevecek ti.
Burdan giderken arkasın da kırık bir kalp bırakmak istemiyordu. Kendisi içinde unutamıyacağı birini.

Ama farkın da olmadığı bir şey vardı. Aşkı engelleyemezdi.

"Baekhyun."

Chanyeol'ün sesini duyunca hızla yattığı yerden doğruldu prens. Düşüncelere o kadar dalmıştı ki nerde olduğunu ve yıldızları seyrettiğini bile unutmuştu.

Chanyeol mutfak kapısını kapatacakken çimenler üzerine uzanmış yıldızları seyreden bir Baekhyun görünce şaşırmıştı. Uyuduğunu sanıyordu.

Yine aniden çıkıp küçük olanı korkutmuştu.
Arada ki bir kaç adımı yok edip prensin yanına gitti ve oturdu.

"Yine korkuttum sanırım.." Baekhyun elini kalbinin üstüne koymuş derin derin nefes alıyordu. "...Uykun var sanıyordum."

Baekhyun avcunu sıkıca kapatmıştı. Yıldızını ay ışığın da söndüremiyordu. Umarım Chanyeol farketmezdi.

"Be-ben. Uyku uyku tutmadı."

Yıldızı yine saçma sapan bir şekilde kontrolsüz davranıyordu. Işığı artmıştı. Avcunu kapatmış olsa bile parmakları arasından belli oluyordu.

"Baekhyun sen iyi görünmüyorsun.." elini küçük olanın alnına koydu. "Ateşin de yok."

Baekhyun ne yapacağını bilmiyordu. Neden bu kadar panik yapmıştı ki. Kalbi göğüs kafesini delip özgürlüğünü ilan edecekti sanki. Terlemeye başlamıştı.

"Ben! Ben iyiyim. Biraz başım ağrıyor o kadar."

Aklına gelen ilk şeyi söyledi.

Chanyeol daha da endişenmişti. Baekhyun gecenin bu saatin de kaç saattir dışarıdaydı kim bilir. Hasta olabilirdi.

"Hadi kalk sana sıcak bir çorba yapayım sonra da ağrı kesici içer-."
Bunu söylerken küçük olanı oturduğu yerden kaldırmak için eline doğru uzanmıştı Chanyeol ve prens o an ki korkuyla hiç düşünmeden Chanyeol'ü öpmüştü.

DEAD KİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin