Broken family.

18K 1.4K 1.6K
                                    

5

"Benim için önemini biliyorsun lütfen."

Cihangir asla başında konuşan kocasını dinlemeden çiçekleriyle ilgileniyordu. Mavi yapraklı olanı biraz sevip, özel makasla yeşil kısımlarını düzeltti.

"Sen de arkadaşlarını sevmediğimi biliyorsun."

Kuzey Cihangir'e karşı yine sabrının tükendiğini hissederek derin bir nefes aldı. Evet, arkadaşlarını sevmediğini çok net biliyordu. Bunu mümkün olan her fırsatta söylemesi öğrenmesinde yardımcı olmuştu.

"Bir akşamlık katlanabilirsin?"

Kumral adam, küçük beyaz çitlerle çevrelediği yeşil bitkilerine ve çiçeklerine sevgiyle baktı. "Hiç sanmıyorum."

"Cihangir istediğin her şeyi yapıyorum ve senden sadece basit bir yemeğe gelmeni istiyorum."

Elbette Kuzey yemeğe eşini almadan gitmeyi düşünmüştü ancak bu basit bir yemek değildi. Kuzey'in en yakın arkadaşı nişanlanmıştı, özel bir kutlamaydı. Yani tüm herkes eşleriyle birlikte orada olacaktı. Tek gitmek hem kabalıktı hem de açık açık Cihangir sizden gerçekten nefret ediyor diye bağırmaktı.

"Cihangir."

Mavi gözler, Kuzey dışında her yerde geziniyor ilgiyle çiçeklerde oyalanıyordu. Tek dizinin üstüne çömelmişken beyaz kotunun kirlenmemesi için dizini tam çimenlere temas ettirmiyordu. Eğer pantolonu kirlenirse çiçeklere duyduğu sevgi birden nefretle değişirdi.

Kuzey sabrının tamamen tükendiğini hissedip, "Başlatacaksın şimdi çiçeklerine." dedikten sonra ince bileğini tutup kendisine çekti.

Cihangir afallamış, elindeki makası düşürerek ayağa kalkmak zorunda kalmıştı.

"Ne yapıyorsun?"

"Yemeğe birlikte gidiyoruz."

Kuzey'in emir cümleleri kocasını ikna etmekte yarayan bir yöntem değildi.
Tahmin edileceği gibi bu Cihangir'i daha çok hırslandırmıştı. Ani bir hareketle bileğini kurtardı. Mavilerini yeşillerin tam üstüne dikti ve üstünü kirlenmiş gibi temizledi.

"Ben seni kendi çevreme zorla sokuyor muyum?"

Kuzey sorduğu soruya karşı seğirmeye başlayan kaşını ovuşturup, "Evet." demişti.

Onu kendi çevresine zorla sokmaya çalışmadığı bir saniyesi bile yokken bunu sorması çıldırtıcıydı.

"Tamam doğru olabilir ancak bu sana aynı şeyi yapma hakkını vermiyor."

"Kafayı yememe son bir ayımız kaldı, hissediyorum."

"Geçen bir aydan bahsediyorsun sanırım çünkü zaten kafayı yemiş gibi davranıyorsun."

Sinirden kırmızıya dönen kocasını önemsemeden sürgülü kapıdan eve girmişti Cihangir. Tabi Kuzey de olduğu yerde kalmamıştı. Hemen hareketlenip peşinden evi turlamaya başladı.

Eşinin sonunda mutfakta durmasıyla şirince gülümsedi Kuzey. Tamam, emir cümlesi yanlış hamleydi. O halde şimdi tek yapması gereken biraz suyuna gitmekti.

Aslında Cihangir ne kadar gelmek istemediğini söylesede gelmek istiyordu. Tabi Kuzey'in arkadaşlarını sevdiği için değil onu tek başına göndermemek içindi. Çünkü ona göre Kuzey'in arkadaşları gevşekti ve Kuzey'in aklını bulandırıyorlardı.

Tamamen haksız sayılmazdı.

Örneğin düğünlerinde Kuzey'i havuza atmalarının hiçbir kabul edilir yanı yoktu. Özenle planlanmış, tüm akrabalarının olduğu düğünlerinde kocasının arkadaşlarıyla kahkaha atarak havuzda tepişmesi iki hafta geç gerdeği doğurmuştu.

mr & mrHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin