10. Bölüm

121 10 0
                                    

Boğazıma koca bir yumru otururken zorda olsa yutkundum.

Merakım başıma iş açmıştı. Korkuyor muydum ? Evet.

Ama neden ? Sokak ortasındayız bana birşey yapamazlar. Sakin ol Hazel .!

'' Seninle 2. kez karşılaşmamız ne kadarda büyük bir tesadadüf değilmi ?'' dedi karşımdaki çocuk.

Bakışlarımı kaçırıp cevap vermedim ve arkamı dönüp hızlıca yürümeye başladım.

Bir kaç adım atmamla beraber kolumdan tutup beni kendisine çevirmesinin ardından '' Yardım
edin !'' diye bağırdım.

Eliyle ağzımı kapatırken bende yerimde çırpınıyordum ama boş yere.

Beni pekte kibar olmayacak bir şekilde ara sokağa sürükleyip  bar gibi bir mekana getirdi. Her ne kadar ağlamak istesemde kendimi tutup zorla içeriye girdim.

Ortamda ki loş ışık , dumanla karışmış nefes alınmaz bir hava yaratmıştı. Çocuk biraz ilerledikten sonra beni ortadaki masaya doğru ittirdi. 

''Noluyor burda ? ''

Konuşan kişiyle bakışlarımı beni zorla tutan çocuktan ayırıp masanın başındaki çocuğa çevirdim. Şaşkınlıkla ona bakarken bunun Savaşın beni bara götürdüğünde beni izleyen kişi olduğunun farkına hemen varmıştım.

Ayağa kalkıp yanıma geldi ve dağılmış saçlarımı arkaya attı.
''Bırak !! '' diye tısladım. Sonra burnuma gelen ağır içki kokusuyla yüzümü buruşturdum.

Sert bakışları gözümün içine bakarken kulaklağıma doğru fısıldadı.

''Sakin ol tatlım ! '' 

Yanımdaki adamı benden uzaklaştırırken yüzüm iyice buruştu ve sinirle soludum.

'' Sen kim olduğunu sanıyorsun ? ''

Yüzümü inceledikten sonra alayla dudakları kıvrıldı.

''Demek Savaşın koruduğu ve ona ait olan kadın sensin.''

Kadın ?

Yok artık.

Daha neler.

Gözlerim şaşkınlıktan iyice açılmış bir şekilde çocuğa bakıyordum.

Bu saçmalığın daniskasıydı.

'' Doğru" dedi saçımın bir tutamını parmağına dolarken.Ardından gülerek devam etti.

"Sen daha bir çocuksun. ''

Kaşlarım iyice çatılırken bir adım uzaklaştım ve'' Manyaksın. '' dedim.

'' Ben Savaşın hiçbir şeyi değilim.''

Doğruyu söylüyordum. Aramızda hiçbir şey olmamıştı. Ben ne zaman onun yanında olsam o beni yok sayıyordu.

Ama şuan bunu düşünecek zamanımda değildim.

Pis pis sırıtmasının ardından '' O zaman benim olursun.'' demesiyle bende ipler koptu.

Ne ?

Bu kendini ne sanıyordu böyle?

" Defol." dememle arkamı döndüm.

Ama kollarımdan tutan sert bilekler beni tekrar önüme döndürmüştü.

Bakışlarında ki ifade sertleşirken kollarımı bıraktı ve bende fırsattan yararlanarak arkamı dönüp koşmak için hamlemi yaptım.

Diğer YanımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin