~10~

22.6K 536 95
                                    

Selam arkadaşlar devam edicem ama bölümler hemen gelmeyebilir.Arkadaşlar dokuzuncu bölüm bende gözükmüyor sizde inşallah gözüküyordur.Dokuzu pek hatırlamıyorum ama :D.Multimediada Ashley var.

Panoya bakıp bir küfür mırıldandım.Nerdeyse yarım saattir panoya bakıyorum.Tom'la aynı sınıftayım fizik ve tarih dersi hariç.Fizik ve tarih dersinde Mindey'le aynı sınıftayım.

Lanet olsun!

Duvara doğru tekme attım.Sinirlenmek istemiyorum.Mindey koştura koştura yanıma geldi.

"Ashley iyi misin?"

"İyi değilim.Lanet olsun Tom'la aynı sınıftayım."dedim.Sinirim hala geçmemişti bu çocuğu bir seviyorum bir sevmiyorum.Duygularım benle oyun mu oynuyor.

"Ashley abartıyorsun."onu takmadım ve sınıfa çıktım.Bir ara arkamdan geliyordu ama sonra sınıfına girdi.

Abartıyormuydum?Galiba fazla abartmıştım.Neden küçücük bir şeyi fazla abartıyorum ki.Aynı sınıftayız bana ne yapabilir ki.Öpücek hali yok.

Kafamı sallayıp sınıfa girdiğim de onun olmamasını diledim.Şansım varmış ki yoktu.Cam kenarında en arka boştu.Hemen oraya geçtim.Duvar kenarına geçmek istemedim yanıma biri otursun istemiyordum.

Canım bir an kan çekmişti.Gözlerimi kapatıp kan arzumu bastırdım.Bir anda bacaklarımın üstünden birşey geçti.Gözlerim farklı bir renk almış şekilde açarken yanımda Tom'un olduğunu gördüm.Ona sinirle bakarken gözlerim eski halini almıştı.Acaba insan olsaydı nolurdu kendimi tutarmıydım acaba?Hiç sanmıyorum.

"Bir dahikine yan tarafa geçiceğin zaman söyle."dedim sinirli bir şekilde.Rahat gevşek bir şekilde

"Tabi efendim"dedi.Bu tavrı yüzünden onu öldürebilirdim.Ama onun benden daha güçlü olması bunu yapmamı engelliyor.

Tekrar lanet olsun!

Yandan Tom'a bakıyordum.O gerçekten bir kızın isteyebileceği herşey vardı.Yakışıklı,bencil,pislik...doğru ya sadece yakışıklı.Başka hiçbirşeyi yok.Belki de ben öyle biliyorumdur.

"Bakmayı keser misin?"ona şaşkın bir ifadeyle bakarken nerden anladığını çözmeye çalışıyordum.Tahtaya bakıyordu oysaki.Belki de vampir olduğundandır ne dersin Ashley.Salak ben.

Hiçbirşey demeden önüme döndüm.Bu salak beni öptü mü şimdi?İlk öpücüğüm ona mı gitti.Aslında ilk öpücük meselesi yapan kızlardan değilimdir.İçeriye öğretmen girdiğinde herkes sustu.(yabancılar ayağa kalkmıyor diye biliyorum.:))

"Merhaba çocuklar dersimiz matematik."tahtaya gidip tebeşiri aldı ve ismini ve soy ismini yazdı."David Salvatore."Tom tırnaklarıyla oyalanırken ona göz ucumla baktım umrunda bile değildi."Bugün serbestsiniz."diyip masasına oturdu ve bilgisayar çantasından okuma kitabını çıkarıp okumaya başladı.

Gözlerimi kapatıp başkalarını dinlemeye başladım.

"Hey yarın geliyorsun dimi?"

"Nereye?"

"Tom parti veriyormuş bilmiyormusun?"

"Ciddi misin?Kaçırırmıyım hiç.Her sene veriyormuş."diyip gülüştüler.Gözlerimi açınca bir anda başka renkte olduklarını anladım.Derin derşn nefes aldım.Demek parti veriyor ha?Her sene mi?Kaç senedir burda ki?

Acaba kaç yaşındasın diye sorsam?Saçmalama Ashley.Ya seni terslerse veya boğazına yapışırsa.Herhalde boğazıma yapışmaz canım.Saçmalıyorum.

Düşüncelerimden arınmak istercesine kafamı salladım.

"17"

"Ne?"

"17 yaşındayım."ona şaşırmış bir şekilde bakarken aklımdan vampir olduğumuz gelince aklımı okuduğunu düşündüm.Dur aklımımı okudu.Hepsini duyduysa.

"Aklımı okumasan."

"Hı hı"tam ona birşey söyleyecektim ki telefonumun zil sesini duydum hemen çıkartıp kim olduğuna bakmadan açtım.

"Alo?"dedim.Kim arayabilirdi ki.Mindey derstedir ve niye arasın ki.

"Ashley ben Chase."tabi başka kim olabilirdi ki.

"Evet Chase."dedim Tom'un bakışlarını üstümde hissederken Chase'in söylediklerine odaklanmaya çalıştım.

"İyi misin?"

"İyiyim ama dersteyim sonra konuşsak?"dedim.Öğretmen iyiki de bizi serbest bırakmıştı.

"Tabi.Görüşürüz."

"Görüşürüz."diyip telefonu kapattım.Telefonu cebime koyarken Tom bana döndü.

"Neden onla konuşuyorsun hala?"dedi ciddi bir sesle.

"Arkadaşım."duygusuz bir şekilde güldü.Neden gülüyordu ki.Komik birşey söylememiştim oysa ki.Gülmeyi kestikten sonra tekrar ciddi haline büründü.

"Vampirler ve Kurtlar arkadaş olamaz.Anladın mı?Bir daha konuşma onla."şaşkın bir şekilde ona bakarken neyim olduğunu sormak istiyordum ama söyleyeceği cevaptan korkuyordum.Bu yüzden birşey demedim.

"Tamam mı?"tamam dersem ona teslim olurdum.Ama hayır da demek istemiyordum.Nedenini bende bilmiyorum.Zil çaldığında oturduğum yerden hızlıca kalkıp kapıya doğru gittim.Çıkarken ona baktığımda yayılmış bir şekilde oturuyordu.Kafamı çevirdiğimde önümde olduğunu görünce bir iki adım geriledim.

"Tamam mı dedim?"suratına boş boş bakarken niye bu konuyu uzattığını anlamadım.

"Niye bunu bu kadar uzattın?"

"Herşeyi öğrenmek zorunda değilsin."dedi ciddi ve mesafeli ses tonuyla.Birşey demeden arkamı döndüm ve Mindey'nin sınıfına doğru ilerledim.

Ne arkamdan geldi kolumu tuttu ne de önüme geçti.Pes etmişti.İşte ben onun umrunda değildim.Aslında bunun için niye umrunda oliyim.Saçma bir konu.Mindey'nin sınıfına girip göz gezdirdikten sonra hemen Mindey'i gördüm ve elimle gel işareti yaptım.O da hiç beklemeden hızlıca yanıma geldi.

"Ne kaçırdım?"dedi gülerek.Onu omzundan hafifçe ittim gülerek.Kantine giderken Tom'un derste neler yaptığını anlattım.Ayrıntılı bir şekilde anlattım.

"Bir şey istermisin?"dedim.Güler yüzlü bir şekilde.

"Sağol aç değilim."dedi nezaketen gülümsiyerek.Kantinde ki görevliye

"1 bardak blood alabilirmiyim?"dedim.Kadın buzluktan gidip içinden birşey çıkardı ve bardağa döküp bana verdi.Gülümseyerek bloodumu alıp Mindey'nin oturduğu yere gittim.

Mindey beni çok güldürüyordu.Eski anılarını anlatmıştı.Onun sayesinde bazı şeyleri unutabiliyordum.

Mindey sayesinde o olmasa gülemezdim herhalde burda.

Arkadaşlar hala yorum ve oy veremiyorum.Yorumlarınızı görüyorum.Beni çok mutlu ediyorsunuz.Sizi seviyorum.

Yaz kampıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin