•Hera İLMA•

196 33 47
                                    

Selam^^ Gün içinde tanıtım bölümünü yayımladım  ve yorumlarınız,desteğiniz beni inanılmaz motive etti.Hemen zihnimi boşalttım ve sizler için güzel bir bölüm yazdım.Multideki şarkı en sevdiklerimden biri.Güçlü olduğumu hissettiriyor bana.Siz de hissedin ve gücünüzün farkına varın♡
Keyifli okumalar☆

Bir türlü ekemediğim mutluluk tohumlarına muhtaçtım.İrademin zayıflığından yakınan ebeveynlerime her defasında itiraz edip onları susturan ben,şuan hiç olmadığım kadar pişmandım.Hiçbir konuda kendi başıma karar veremezdim.Sürekli bir yol arardım ve bulduğum yollar her defasında hayal kırıklığına uğratırdı beni.Tabi bir de kalp kırıkları var..
Yine oldukça "normal" başlayan günüm alışmış olduğum şekilde ilerliyordu.Üç senedir bir kez olsun okula erken gitmedim diye her gün kafamda kırılan çalar saatler sizce de abartı değil mi?
Evet,3 senedir okula hep geç kalıyorum.Yalnızca 45 dakika geciktim diye ne bu tantana yahu!Her insan geç kalabilir tamam mı!

Söylene söylene giyindim ve çıktım mabedimden.Mabedim: odam.Günümün yarısından fazlasını geçirdiğim mükemmel alan.Havalı bir çıkış yaptım diye zaferle sırıtırken defterimi unuttuğum farketmem elbette yine bir fiyaskoydu.Tıpış tıpış çaldığım kapıyı kahkahalarla açan annem ve sinirden küplere binen bir adet Ayza!Ne havalı ama!

Kampüsle evim arasında pek mesafe olmaması hayattaki tek şansım olabilir..
Seri bir şekilde kartımı göstererek kampüse giriş yaptım.Derste olduklarından dolayı koridorlar tenhaydı ve bu işime geldi.Kantinde biraz vakit geçirmenin ardından sınıfa ilerledim.Ders "Anayasa Hukuku"idi.O kadınla yine yüz yüze geleceğim için canım sıkkındı ve o tanıdık his kendini göstermeye başlamıştı.Kapının aralanmasıyla koyu mavi tonlarında diz üstüne gelen elbisesi ve..Lanet olsun yine o his! Şu kadını ve sürekli giydiği aynı renk kıyafetleri kendimden geçiriyordu beni.3 senedir her gün aynı rengi giyer mi insan??
İç sesim:"sana ne"diye kafamı istila ederken doğruldum ve düşünmeye çalıştım.Bana ne oluyordu ki?Bana neydi?

Anlam veremediğim şeyler oluyor ve artık dayanamıyorum.Basit bir renk neden o kadının üzerinde bu kadar tehlikeli bir hâl alıyordu?Neden dünyadan soyutluyordu beni?
İnsanlar "mavinin"saflığı temsil ettiğini söylerken neden bende dibe batıyormuş hissi yaratıyordu?Düşünmekten beynim alev alacaktı artık.

Buna bir son verip dersi dinlemeye çalıştım.Hukuk Fakültesinde okuduğumu söylememe gerek yok sanırım.Okuduğum bölümde tek şikayetimin o kadının dersinin zorluğu olması da cabası..
Hayali düşünce baloncuklarıma üfledim ve tekrardan odaklandım.Kanunlar üzerine bir şey anlatıyor olması gerekiyordu.Her seferinde anlattıklarını eve gidip tekrar edince ve farklı kaynaklardan okuyunca "bu ne?"diyordum.O kadar garip şeyler anlatıyordu ki..
"Hukuk ne kadar garip olabilir ki"diyorsunuz değil mi?Şöyle anlatayım: Evet,size bir şeyler anlatılıyor. İçerisinde "anayasa" ve "hukuk" geçiyor fakat diğerleri..Buna bir isim bile veremiyorum ki.Dersin başında o iki kelimeyi bir defa kullanır ve ardından o garip şeyleri anlatmaya başlar.Bir şey anlatıyor muydu onu bile bilmiyorum.Tek bildiğim,o iki kelimeden sonrasında bilincimin kapandığını hissetmem ve uykuya daldığımı sanmam.Bir anlık karaltının ardından o rengin görüş açıma girmesi ve yoğun baş ağrısı.Ta ki zil çalana dek..

O süre zarfında ne olduğunu kayıt altına alabilsem,anlayabilsem..Aynı şey onunla göz göze geldiğim anda da oluyor.O,gökyüzünden damlamış yağmur damlası gibi görünen gözleri bir tek göz göze geldiğimizde boğuyor beni.Derinliklerde olduğumu hissediyorum.Çırpınıyorum çırpınıyorum ama nafile.Sonra onun gülüşü yankılanıyor kafamın içinde."İki yağmur damlasından mı korkuyorsun nilüfer çiçeği?" Evet,bir de şu nilüfer çiçeği konusu var.Sürekli duyduğum ve anlamıyla bağımı sorguladığım o iki sözcük..
Nilüfer çiçekleri nehirleri süsleyen özgür bitkilerdir."Ne kadar özgür ise bir o kadar tutsak."
Baktığımızda ahenkle süzülür gibi görürüz fakat kökleri nehire itaat eder.

"Tıpkı kendini özgür sanan biz tutsaklar gibi."
Nilüfer çiçeği..Nereden girdin aklıma ve hayatıma bilmiyorum ama o kadınla aramda kurduğun bağ,çıkmaza sürüklüyor beni.Umut tohumlarımı kökünden kurutan sen ve o kadın..
"Hera İLMA"
"Parlak Yüzlü Tanrıça"
Neden bu kadar benziyorsun bana?

¤
Eveet! Bitti bölüm.Umarım okurken zevk almışsınızdır.580 kelimelik güzel bir bölüm oldu.
Desteğinizi lütfen esirgemeyin.Yıldıza tıklamayı ve bölüm hakkında görüşlerinizi yazmayı unutmayın.
Bana ulaşabileceğiniz instagram hesabım
@nisaasrr
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere^^
Kendinize iyi bakın♡

Tüm Acılarıma İthafen•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin