7 Aptal İçki!

961 29 3
                                    

Kuzey ne ara masadan kalkıp bu adamı üstümden alıp yerde yumruklamaya başladı anlamıyordum. Hem ne ara görmüştü? En son o sürtüğün dudaklarını sömürmekle meşguldü. 

Bir an gözlerim karardı. Sadece sesler uğulduyordu kulağımda. En son hatırladığım şey ise birinin kulağımda ''EYLÜÜL'' diye bağırmasıydı.

Gözlerimi açtığımda bi odada yatağın içinde uyuyordum. Etrafımı taradım. Siyah renkte duvarlar. Siyah bir dolap siyah koltuklar ve üstüme örtünen siyah bir çarşaf. Resmen odanın dekoru , rengi kalbimin rengini yansıtıyordu. Neden her şey üzerime geliyorduki? Birden yattığım yerden midemin o içtiğim sıvıyı boşaltma isteğiyle dolduğunu hissettim. Aşırı bulanıyordu midem. Hemen üstümdeki SİYAH çarşafı yere atıp doğruldum. Bu lanet olasıca odada banyo yok muydu? Hemen odadan çıkıp siyah koridorları geçtim. Midem aşırı kötüydü. Elimi ağzıma koyup bilmediğim koridoru koşarak geçtim. Ve bir kapı belirdi karşımda. Yine mi siyah? Kahretsin!

Hemen kapıyı açtım. Ve bu kapı  galiba barın arka kapısına çıkıyordu. Hemen dışarıya çıkıp İçimdekileri boşaltmaya başladım. İçimdekiler mi dedim pardon? Bişey yememiştimki! Sadece o içtiğim aptal içkiyi boşaltıyordum. Birden birinin saçlarımı çektiğini hissettiğim. Arkamda kim varsa ona burdan teşekkürlerimi iletiyorum! İçimde hiçbir şey kalmadı ama hala midem aşırı kötüydü. Biri şişenin kapağını açıp içirmeye başladı. Arkama döndüğümde tanımadığım biri vardı karşımda. 

Siyah kıvırcık saçları vardı. Gözleri ela-yeşil karışımı bir şeydi. Burnu aşırı derecede düzgündü. 17-18 yaşlarında vardı. Üzerini de süzdüğümde siyah dar paça bir kot. Üstünde de ''FUCK YOU'' yazan bir tişörtü vardı. Birden dengemi kaybedip düşeceğim sırada belimden kavrayıp 

-İyi misin diye sordu.İyi miydim? Hiçbir şey hissetmiyordum. En son dengemi kaybedip yere düşmüştüm. Gözlerimi açtığımda siyah bir odadaydım. Ruh halimi yansıtan oda.. İyi değildim. Ben hiçbir zaman iyi olmamıştımki. Her zaman hayatımda sorunlar,hastalıklar vardı..

-İyiyim teşekkürler diyip elini çekmesini bekledim ama çekmedi. 

-Evin nerede? Bırakayım istersen dedi. Tanımadığım biriydi. Tipi ise adete ''BEN BELALIYIM''diye bağırıyordu. Ama içim ısınmıştı. Güvenmiştim. Eve götürmesi kadar değil ama.. Kim bilir?

-Yok teşekkürler. Ben içeriye girsem daha iyi olacak.

-Bence girme. Daha kötü olabilirsin. Az daha hava alıp öyle gir. Ha bu arada ben Ozan  diyip elini uzattı. Tutmalı mıydım? diye düşünürken birden elini sıktım. 

-Eylül diye mırıldandım. Yere çöküp derin derin nefesler alıp veriyordum. Bu İçimdeki iğrenç hissi belki dağıtabilirdi. 

10 dakika ya geçmişti ya  geçmemişti. Ayağa kalkıp Ozana döndüm.

-Şey ben gitsem iyi olacak. Teşekkürler diye mırıldanıp arkamı dönmüştümki ne ara kalkıp bileğimi kavradı bilemedim. Ama kavramak daha çok tutar gibiydi. Canımı acıtmıyordu.

-Şey Eylül sana bir daha nasıl ulaşabilirim?

Aklınca telefon numaramı istiyordu. O kadar güveniyor muydum?

-Ozan bir daha tesadüfen görüşürsek numaramı veririm. Ama tamamıyla tesadüf diyip yanından ayrıldım. Koca İstanbul diye mırıldanışını duydum en son. Kanım ısınmıştı.. Daha yeni geçtiğim koridordan geçip o odaya çıktım. İçeriye girmeden içerden sesler duymaya başlamıştım. Kuzey Bulut Tunç Masal Ceylin. Hepsinin sesi geliyordu.

- Dinlensin diye odadan çıkıp su getirmeye gitmiştim. Ya daha 5 dakika geçmemişti. Nereye kayboldu bilmiyorum diye bağırıyordu Kuzey. 

Bulut ise Masal'ı sakinleştirmeye çalışıyordu. 

-Sakin ol güzelim gelir birazdan gelin dağılıp arayalım. Muhtemelen hava almaya çıkmıştır diye konuşuyordu. Kuzey'in aksine bağırmıyordu!

Kapıy açıp içeriye girdim. Ve bütün gözler bana döndü. Beni gören Masal koşarak yanıma geldi. Ve beni kollarıyla saldı.

-Nerdesin Masal! Kahretsin. Neden bu kadar içtinki? Şuna bak ayakta bile zor duruyorsun. Yürü çabuk gidiyoruz diyip Bulut'a döndü. Bulut hadi yatağın üzerinde Eylül'ün çantası var. Yürü hemen hastaneye gidelim. Eylül hiç iyi görün-

-Hayır Masal. Eve gidip dinlenmek istiyorum diyip arkamı döndüm. Ve Kuzey'in sesiyle irkildim.

-O taraftan değil dedi. O koca siyah duvarlardan kapı bile görünmüyorduki! Tekrar önümü dönüp eliyle gösterdiği kapıya yürümeye başladım. Dengemi çabuk kaybettiğimi hisseden Masal gelip koluma girdi ve beni yavaş yavaş odadan sürükledi.

Gözlerimi berbat bir baş ağrısıyla açmış bulunmaktayım! Gün resmen ''SÜPER BİR GÜN''diye haykırıyordu gerçekten! Dün gece Masal bizde kal diye ısrar etsede Bulut'tan beni eve bırakmasını istedim. Kötü olduğumu bilen Masal ise ısrarlarını çekip alıp eve bırakmaya ikna olmuştu. Eve geldiğimde  duşa diye girip 1 saat küvetten çıkmamıştım. Ve çıktığımda ise saçlarımı kurutmadığımdan ve bornozla yattığım için ve dün içtiğim alkolden dolayı kafam acaip zonkluyordu. Annem Masallarda yatacağımı sandığı için hiç odama uğramadan işe gitmiş olmalıydı. 

Yanımdaki komidindeki saate baktığımda 15.30 u gösteriyordu. Cidden bu kadar uyumuş muydum? Vay canına! Ama hiç dinç hissetmiyorum! Daha fazla midemdeki sesleri duymamak için kalkıp altıma siyah taytımı üstümede kapşonlumu giyip telefon arayışına başladım. Vay canına ilk baktığım yerde buldum!

Elime aldığımda 5 cevapsız arama.

Masal(2)

Bulut (1)

Tunç(1)

Kuzey(1)

Kuzey.. 

Ve bir tanede Kuzeyden mesaj. 

Kimden: Kuzey (12.15)

Daha iyi misin?

Ona neydiki? En son sahilden sonra aptal bir kimliğe bürünmüştü. Orda beni dinleyen,teselli veren Kuzey'den eser yoktu. Mesajı boşverip Masalı aradım ve ilk çalışta açtı

-Eylül bebeğim iyi misin?

-İyiyim Masal nerdesin? 

-Bulut Tunç ve Kuzeyle Blue cafedeyiz. Gelsene sende.

-Yok canım almıyım ben. Bişeyler atıştırıp Emreyle buluşacağım..

Evet bir hafta önceden 9.sınıfta en yakınımdı. Ama benim hastalığımdan sonra okuldan ayrılmak zorunda kaldığım 1 seneden sonra oda Özel Başak Kolejine geçmişti. Benim olmadığım okul onu boğuyormuş!!

-Emre mi? Emre ne alaka ?

-Ya sonra anlatırım. Atıştırıp giyinmem lazım öpüyorum. Selam söyle diyip bir şey demesine fırsat vermeden telefonu kapatıp mutfakta sandviç yapma hazırlığına gömüldüm. İlaç atmazsam bu lanet olasıca ağrı geçmezdiki!

Telefonumun sesiyle irkilip parmağımı kestim. Aferin bana!!

Telefonu elime aldığımda ise yabancı bir numarayla karşılaştım? Kimdiki.

-Alo ?

-Alo Merhaba Eylül ben şey ımm Ozan..

Ozan mı?

Merhaba!! Pek içime sinmediği bir bölüm oldu.. Ben beğenmedim :( Ama umarım siz beğenmişsinizdir.! Arkadaşlar bu hikayeyi biz eğlencesine yazıyoruz ama emek veriyoruz. Lütfen okuyanlar votelesin.. Lütfen! 

Yarında bir bölüm daha yayınlamayı düşünüyorum!

~Beğenmeniz Dileğiyle! ~

Çilek TadındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin