Ak Saray -MironaMerlin karşısında gülümseyen silüete baktı. Kız geldiğinden beri bir kez bile kendisine bakmamıştı. Gözleri odasının her köşesini hasretle süzüyordu. Bir anda süzülerek yatağının başına geçti ve hareketsizce yatan bedeninde gezdirdi gözlerini. "Buraya gelmeye cesaretim yoktu. Aklımda çok kötü senaryolar vardı ancak anlıyorum ki hepsi yersiz kaygılarmış. Kendimi o kadar iyi hissediyorum ki..."
"Sana söylemiştim."
"Her neyse." Tekrar eski yerine geçip ihtiyarın karşısında yerini aldı. "Beni neden çağırdın? Önceki ziyaretlerimde tedirginlikle engellemeye çalışırken şimdi rızanla gelmemi istedin."
"Evet öyleydim çünkü Peter ve gücüden korkuyordum."
"Ee ne oldu? Peter güçlerini mi kaybetti?" Alayla gülümsedi kız.
"Hayır. İşte davetimin sebebi tam da bu?" Yavaşça doğruldu yerinde. "Kızıl kız Peter'i kandırdı ve insanların arasına gitmek için ikna etti. Şu an burada değiller."
"Ne?" Hesta şok olmuştu. "Bu mümkün mü?"
"Tabii ki mümkün. Güçlü büyülerle oluşturulmuş sağlam duvarı aştıktan ve ardındaki bir aylık korkunç yolu geçtikten sonra insanların yaşam alanına ulaşmış olursun. "Ağır ağır odanın içinde geziniyordu.
"Böyle bir yolculuğu başarıyla nihayete erdirmiş olabilirler mi?"
"Peter her ne kadar Anna söz konusu olduğunda tüm zekasından arınsa da akıllı bir çocuk. Her ayrıntıyı ince ince hesaplayıp mutlaka bir yolunu bulmuştur. Kızın istekleri ilahî bir emir niteliği taşıyor onun için. Aşkın bir virüs olduğunun canlı örneği adeta."
Son cümleleri ile konuyla ilgili olmayan sorunlar hücum etti Hesta'nın zihnine. "Gerçekten böyle mi düşünüyorsun? "
"Elbette." Konuşmanın seyri değişince endişesini üzerinden atan kahin yorulduğunu hissetti. İhtiyar bedeni artık kendisini taşımakta zorlanıyordu.
"Yani hiç aşık olmadın?"
"Şükürler olsun ki." Gülümsedi. Yüzü öyle kırışıktı ki her mimiğini gizliyordu. "Ayrıca aşık olan bir kahin var mı bilmiyorum." Amanda aklına geldi. Bahsedip bahsetmemek konusunda tereddüt ettikten sonra arkadaşının sırrını saklamaya karar verdi. "Bizler seçilmiş canlılarız. Üzerimizde büyük bir yük var. Boş şeylere ayıracak vaktimiz yok ve olmamalı da."
"Ama Peter aşık. Demek ki aşık olabiliyorsunuz." Hesta tekrar bedeninin yanına geçti.
"Elbette. Netice de bir kalp taşıyoruz. Ama yüklendiğimiz vazife ile birlikte bahşedilen bir şuur, aşktan uzak kalmamızı sağlıyor."
"Yani Peter şuursuz." Kahkaha attı kız. "Aşık olmasaydı bile Anna ile aralarının iyi olmasından şuur yetersizliği yaşadığını idrak edebilirdik."
Yerine oturan adam kıza gülen gözlerle baktı. "Şuursuz demiyelim de hasta diyelim. Daha doğru olur."
"Bence aşk harika bir şey. Müsabaka gününü anımsıyorum da ne kadar mutluyduk." Elini bedeninin kalbi üzerine koydu. Diğer eli ile hayat belirtisinden uzak yüzünü okşadı. Bu garip bir histi. Kendini uzaktan izlemek tarifsiz edilemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KEHANET NOTALARI -2 - AĞYAR (TAMAMLANDI)
FantasyGüçler sahipleri ile buluşuyor. Artık onlar AĞYAR değil... Kapak tasarım @snylmzr