LOVE MAZE TEACHER JJK(Tamamlandı)

14:

Sabah alarmla uyandım.Evet alarma ilk defa bu kadar sinirlenmedim.Hatta hiç sinirlenmedim.Bana ne olduğunu inanın bende bilmiyorum.Ama mutlu musun?Diye sorarsanız eğer evet gayet mutluyum.
Hemen kalkıp lavaboya gittim.
Biraz insana benzedikten sonra üzerimi değitirmek için dolabımın karşısına geçtim.Siyah kot şort ve üzerine kırmızı,siyah çizgili bir gömlek.saclarımı da at kuruğu yaptım.Kırmızı bir ruj,günlük göz makyajı ile harika oldum.Siyah sırt cantamın içine bir kaç matematik testi koydum.150.000 Won'u da hazırladın.Ne yapacaksa o kadar parayı?Her neyse gec kalıcam.
Telefonumun saatine bakıyorum
9.47 az kalmış.Hemen aşşağıya indim kahvaltı hazırlamaya çok üşendim ve yolda gördüğüm puaçacıdan puaça aldım.Kafeye vardığımda saat 9.57
Son 3 dakika.Iki kişilik bir masaya oturdum.Beklemeye başladım saate baktığımda 10.00'du

"Min Hee"
Kafamı kaldırdım.Gülümaedim ve ayağa kalktım.

"Çok dakiksin"
"Bizli sizli konuşursan sevinirim"
"Neden?"
Cevap vermeden karşıma oturdu.
"Hangi konuları çalışacağız?"
"Hayat konusunu"
"Ne?"
"Ben bütün matematik sorularını çözebilirim ama seni pek sanmıyorum"
"Böyle saçmalayacağını tahmin ediyordum"
"Niye geldin o zaman?"
"Belki bir umut ciddisindir diye"
"Ciddi olsaydım gelip burda bana rahat rahat ders mi anlatacaktın?"
"Evet çünkü benim işim bu"
" Beni o oruspunun yanında küçük düşürdün"
"Ağzını bozma!"
"Ayy kıyamam çok mu zoruna gitti oruspu sevgiline oruspu demem?"
"Bak eğer bir daha o kelimeyi kullanırsan-"
"Nolur?"
Öylece bakakaldı.
"Sen bilirsin"

Diyerek ayağa kalktı ve kafeden çıktı.Bende çantamı aldım ve peşinden gittim.
Koştum ve yetiştim kolundan tuttum
"Tamam özür dilerim.Biraz ileri gittim"
Bana baktı.
"Biraz mı?"
"Tamam ileri gittim"
"Hemde çok fazla"
"Her neyse.Ben ciddiydim"
"Hangi konuda?"
"Hayat dersi konusunda"
"Maalesef o dersle alakam yok"
"Sen o dersin ta kendisisin Jungkook"
Yine bakmayı se susmayı tercih etti
Elinden tuttum.
"Oturup konuşalım mı?"
Kafasını salladı.Geldiğimiz kafeye geri döndük.Yine aynı köşemize oturduk
"Jungkook,beni gerçekten değiştirdin,bu nasıl oldu bilmiyorum ama gerçekten senin yanında başkayım.Sen de öyle değil miydin?"
"Eskidendi onlar Min Hee.Ergenlik yıllarım."
Gözlerim doldu.Onu gercekten istiyordum.Kalbim patlayacaktı resmen

"Sana karşı açık konuşacağım Jungkook."
Yine baktı.Şu andan itibaren siyah en sevdiğim renk.
"Seni seviyorum Jungkook"
Sadece baktı.Hiç konuşmadı.
"Sana burda çıkma teklifi falan yapmıyorum.Sadece bilmeni istiyorum.Ben sana aşığım Jungkook.Lütfen,lütfen bana bir gününü ver"

Diyerek masada olan elini üzerine elimi bastırdım.
"Bu imkansız bir şey."
"Neden 1 gün önce evliydik o imkanlıydı da aşık olmak mı imkansız?"
"Benim sevgilim var Min Hee.Onu seviyorum.Onunla mutluyum"
Elimi cektim.Başımı öne eğdim.
"Özür dilerim.Seni kırmak istemezdim ama-"
"Özür dileme"
Derin nefes vererek başımı kaldırdım
"O zaman bana son 1 iyilik yap"
"Tamam"
"Bana bu duygularımı, arkadaşlarımımı,ailemi ve kendini unuttur."
"Sen gercekten iyi değilsin"
"Yapamaz mısın?"
Kafasını iki yana salladı.
"O zaman her aklıma geldiğinde güldürecek bir sey yap bana"
Diyerek ayağa kalktım ve sandalyemi yanına çektim.
"N-nasıl bir şey ben anlamıyorum.Ne demeye çal-"
Sözünü yarıda kesen ben olmuştum.Gözlerimi kapattım ve anın tadını çıkardım.5 saniye sonra o da katıldı bana.Ellerini boynuma koydu.Bende ellerimi ellerinin üzerine.Hayatımda geçirdiğim en güzel andı.Hic ayrılmak istemedim.Ama sonunda ayrılmak zorunda kaldım.Alınlarımızı birleştirdim.