Gardiyanın peşinden hemen gittim.Issız bir koridorun sonunda ki bir kapıya geldik.Yüzümde ki o gülümseme bir türlü geçmiyordu.
Onları çok özlemiştim.Gardiyan kapıyı açtı ve bana yol verdi.
Aman tanrım!Dualarım kabul mu oldu?O gerçekten geldi mi?
O bakış bile beni ona doyururken o bana gükümsüyor muydu?
Jungkook'un ağzından
Onu özlemiştim.Her şeye rağmen.
Bana gönderdiği bütün mektupları okudum.Okudum ama cevap yazamadım.Okula 1 hafta gitmemiş evde tatil yapmıştım.
Onu gerçekten sevdiğimi ve onu unutamadığımı anlamıştım.
En sonunda dayanamadım elime yazdığı mektupların bulunduğu poşeti aldım ve evden çıktım.
Arabama bindim ve ceza evine gittim.Onu göreceğim aklıma gelince yüzümde ki aptal gülümsemeye dur diyememiştim.
Arabamın çekmecesini karıştırıp
fotoğrafını elime aldım.Okulun vesikalık fotoğrafıydı.Kırmızı ışıkta durdum ve elimi çeneme koyarak fotoğragına bakmaya başladım.
"Ahhh benim asi sevgilim"
Ben ona dalıp gitmiştim.
Arkamdan gelen korna sesleriyle yüzümdeki tebessüm soldu ve yerine telaş kapladı.Hemen arabayı sürmeye başladım.
"Tamam be iki dakika sevgilime baktırmadınız!"diyerek yoluma devam ettim.
Ceza evine gelince derin bir nefes verdim.
"Sen bana gelme dedin ama ben seni yine dinlemeyeceğim sevgilim"diyerek yan koltuktan poşeti aldım ve indim.
Kapıda ki askere açıklama yaptıktan sonra içeri girdim ve gardiyana söyledim.
Bir odaya getirip sandalyeye otutturdular.Bekledim.Elimle oynadım.Kalbim,beni yere çivilerken,nefes sesim beni oldürüyordur.En sonunda kapı açıldı ve onu gördüm.Yüzümde ki gülümseme beni aptal gibi gösteriyordu.Ayağa kalktım.Bana dolu gözleriyle baktı.Sadece baktı.
Gelip sarilması öpmesi gerekmiyor muydu?Kollarımı açtım.Bana baktı ve derin nefes verdi.Karşımda ki sandalyeye hızla oturdu.
"Evet Bay Jeon"dedi eline bakarak.
Kollarımı indirdim.Bende onun karşısına oturdum.
"Min Hee,ben öz-"
"Size buraya gelmeyin diye yazmıştım mektupta tabi okuduysanız"dedi sinirle.
Yere koyduğum poşetimi alıp masanın üzerine koydum.
"Hepsini aldım ve teker teker okudum"
Poşetin ucundan baktı ve başını yine eğdi.
"Bana bak!"dedim kararlı sekilde.
Bana baktı.
"Seni burdan çıkaracağım tamam mı?"
"Istemiyorum"dedi kısık sesiyle.
"İstiyor musun diye sormadım"
"Ya yeter artık!"
Diyerek elini masaya vurdu ve ayağa kalktı.Benim de başım onunla yukarıya kalktı.
"Benim hayatım bu Bay Jeon.
Ben yaşıyorum.Ne senin için ne de başkaları için,sadece kendim için yaşıyorum.Sizde bir zahmet her burna giren sümük olmayın"
Dedi beni buz kesen sesiyle.
"Neden?"dedim aciz sesimle.
Bana yaklaştı ve kucağıma oturdu
Dudaklarıma bakarak konuşmaya başladı.
"Hatırlıyor musunuz Bay Jeon?
Ben size demiştim ki benim yanımda olmayın.Sizde neden demiştiniz aynı bu sesinizle.
Sonra ben size dedimki'Eğer yanımds olursanız ya size daha çok bağlanacağım ya da sizden uzaklaşacağım'demiştim.Ve siz beni kendinize bağladınız"
Dedi ve öpmeye başladı.
Onu gerçekten özlemistim.
Onun gözlerini hiç bir oscarlık filme değişmem,onun dudaklarını hiç bir kırmızı meyveye değişmem,onun ellerini hiç bir pamuğa değişmem.Ellerimi belime koydum ve bende ona uyum sağladım.En son ayrıldık.
Alınlarımızı birleştirdi.
"Seni seviyorum,odun seksi"
Güldüm bu dediğine.Onun okulda çok ünlü bir lakabı oldu.Kim getirdi bilmiyorun ama herkes ona öyle diyor.
"Bende seni,black seksi"
Gözlerini açtı ve başını geriye çekti.
"Nerden biliyorsun?"
"Okulda ki lakabın"derin nefes verdi.Üstümden kalktı.
"Her neyse Jungkook sen git"
"Seni burdan kurtaracağım Min Hee"Bana aniden yaklaşıp dudağımı öptü.
"Beni bu lanet hapisane değil,bu dudaklar tutsak ediyor.Ondan da kurtar"Dedi.Elini enseme götürdü ve saçlarımla oynamaya başladı.
"Üzgünüm sevgilim,onlardan asla kurtulamıyacaksın"dedim.Güldü.
Geriye çekildi.
"Sonra görüşürüz"dedi ve kapıdan gardiyanla çıktı.Çıkar çıkmaz kahkaha patlattım.Utanmış mıydı?Bende eşalarımı alıp ceza evinden çıktım.
~
"Dediğim gibi,aranız da akraba,aile veya karı koca ilişkiniz yoksa elinde servet bile olsa çıkaramazsın"dedi Jung Doo.Jung Doo benim arkadaşım dı ve avukattı.Bende Min Hee hakkında konuşuyordum.
"Peki o zaman.Ben o sorunu halledince Min Hee'nin avukatı olursun değil mi?"
"Tabi ki.Seni sevdigimi biliyorsun"
"Teşekkür ederim,bu iyiliğini asla unutmayacağım"
Diyerek ayaga kalktım ve odasından çıkarak ofisini terk ettim.Direk nikah dairesine gittim.Personelin yanına gittim.
"Iyi günler ben evlilik kağıdı almaya gelmiştim""Tabi ki 2. Katta dağ koridorun ilk odası."
Kafami sallayıp hemen merdivenlerden çıktım.Kapıyı tıklattım ve içeri girdim.
"Merhaba,ben Jungkook.
Evlilik kağıdı almaya geldim."
Kahkaha atmaya başladı.
"Sakin ol genç adam.Nedir bu acelen?""Önemli bir iş,lütfen yardımcı olun"
"Evlilik kağıdını tek başına alamayacağını bilmiyor musun?"
Derin nefes verdim.Neden her sürüklendiğim yerde sorun çıkıyor?"Yani?"dedim bıkkınlıkla.
"Evleneceğin kişi olmadan evlilik kağıdı vermemiz imkansız"
"Ama eşim ceza evinde"dedim dolan gözlerimle.
Adam derin nefes verdi."Pekala,daha gençsiniz.Sizin için bir seyler yapabilirim."
Heyecanla ayağa kalktım.
"Gerçekten mi?"diyerek masanın üzerinden adama sarıldım.
"Çok teşekkür ederim hadi o zaman hemen verin"
Adam ayağa kalktı ve 1 dakika işareti yaparak odadan çıktı.
Bekledim,adam elinle kağıtla geldi
Sandalyesine oturdu ve bir seyler karaladı.Kağıdı bana uzattı.
"Imzala ve sevgiline de imzalat"
Elime alıp kağıda göz gezdirdim
Elime kalemi alıp imzaladım.
Daha sonra ayağa kalktım ve adama kafa sallayarak odadından çıktım.Dısarı cıktım,arabama binip ceza evine gittim.Tam geçeceğim sırada beni durdurdular.
"Geçemezsiniz"
"Neden?"
"Görüşme saatine daha 2 saat var"
"Aahhh hadi ama bana 2 dakika verin"
"Bayım,bizi zor durumda bırakmayın"diyerek beni kapıdan uzaklaştırdı.Ne yapacağım ben iki saat burda?
Min Hee'nin ağızından
Jungkook'tan ayrılınca delirdiğimi falan düşünmüştüm.Sürekli kendi kendime kahkaha atıyor,her fırsatta elimi dudağıma götürüyordum.Onu gerçekten özlemiştim.Mektuplarımın hepsi elindeydi.Okumuştu.O da beni seviyordu.Her ne kadar 5 yıl ayrı kalacak olsakta onun beni sevmesini bilmek bile beni dünyanın en özgür insanı yapıyordu.Ben yatakta yatarken yanıma Eun Ji geldi.
"Eehhh söyle bakalım nasıl geçti görüşmen?"
Allahım!Bu kız ne kadar da vıcık!
"Güzeldi,özlemişim onu"
Hmm gibi sesler çıkararak koğuştan çıktı.Ben ise hala olayın etkisindeydim.Bende koridora çıkarak sohbet eden kızlara bakmaya başladım.Eun Ji arkadaşlarıyla konuşuyordu.Ben kimseyi tanımıyordum.
"MIN HEE!"Adımın sisini duymamla sesin geldiği yöne döndüm.Soo Min bana sesleniyordu.Göz devirdim.
Yanına gittim.
"Ne var?"dedim nefes vererek.
"Seninle konuşmalıyız"
Gözlerimi büyüttüm.
"Seninle ne konuşabiliriz ki?""Seni de yanıma almak istiyorum,
Sen güçlü ve bizim dangalakların aksine cesur ve zekisin"Şaşırdım.Daha geleli 2 hafta olmuşken nasil tanımıştı?Hemde zekama kadar!
"Yanlız ben kimsenin köpeği olmam"
"Köpeğim ol demiyorum sana.Sadece yanlız kalma ve benim yanımda ol"
"Neden?"
"Çünkü seni istemeyip fazla olduğunu düşünenler var"diyerek arkama bakmaya başladı.Arkamı döndüm ve lavaboda ki kızı görüdüm.Bana kötü kötü bakıyordu.Güldüm.
"Merak etme,ben fazlaysan onlara fazlamdan verir eksiklerini tamamlarım"
Diyerek Soo Min'e döndüm.
"Fazladan beyin bulabileeğini zannetmiyorum"diyine ikimizde kıkırdadık.Soo Min'le konuşup kaynaştık.O da benim gibiydi.
25 yaşında sevgilisi onu aldatmış ve aldattığı kızı öldürdüğü için o da 4 yıllığına ceza evine girmiş.
Ama biraz ceva evinde sorunlar çıkardığı için yılları uzamış.
En sonunda gardiyanın beni seslemesiyle içimi heyecan kapladı.
"PARK MİN HER ZİYARETÇİN VAR
DİĞERLERİ DE GÖRÜŞME ODALARINA GİDEBİLİR"
Heceyanla ayağa kalktım ve gardiyanı takip etmeye başladım.Evet arkadaslar baya yorum geldi.Sizi gercekten çok seviyorum oy vermeyi unutmayın.Diğer bölüme tahminlerinizi yazın.Yb ne zaman gelsin?Ne zaman isterseniz o zaman gelir.
Allaha emanet olun 사랑해요
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE MAZE TEACHER JJK(Tamamlandı)
RomanceBiz bir labirente düştük Bu labirentin bir lakabı var 'Aşk labirenti'diye. O labirentin başı da biziz sonu da biziz öğretmenim.... LOVE MAZE TEACHER JJK Teacher etiketinde 1#