Selamlar herkese!
Normalde geçen hafta yayınlamam gereken bölümü bu hafta yayınlayabiliyorum ve bu bölüm normalden çok daha kısa, farkındayım. Özel hayatımda yaşadığım çeşitli olaylar yüzünden ne yazık ki devamında planladığım olayları henüz kağıda aktaramadım. Buna rağmen hala okuyarak bana eşlik edenler, bir haftalık gecikmeye rağmen burada olduğunuz için teşekkürler.
İyi okumalar 💙
-----------------
Davetlilerin doldurduğu mekan Boğaz kenarında, çiçeklerle döşenmişti. Rengarenk çiçekler, Boğaz'dan gökyüzünün maviliğine bir köprüydü sanki. Davetliler yuvarlak masalara oturmuş, gelin ve damadı bekliyordu. Ortam masadaki ve çevredekileri mumların etkisiyle loştu. Sarmaşık halkı en şık kıyafetleri ile katılmıştı yılın nikahına. Denizin hemen kıyısında, ortada ise çiçeklerin arasında nikahın kıyılması için bir alan yaratılmıştı. Müzik başladığında herkes bakışlarını mekanın girişine, Merve ve Kerim'e çevirmişti. Herkes salona giren çifti alkışlıyordu. Bazıları hala şaşkındı Merve ve Kerim'in birlikte olmasına, evleniyor olmalarına. Merve, Kerim'in kolunda, çiçeklerden yapılmış minik bir koridorun içerisinden geçerek dans pistinin ortasına geldiler. Herkes gülümseyerek ilk dansını yapan çifti izliyordu.
"İnsanların şaşkınlığı hala geçmemiş." dedi Kerim gülerek.
"Benimki bile geçmedi. Seninle, burada..." dedikten sonra alnını Kerim'in alnına yasladı Merve gözlerini kapatarak. Kerim de gözlerini kapattı ve kendilerini müziğin ritmine bıraktılar.
Hava kararmak üzereyken nikah merasimi için Merve, Kerim ve nikah memuru hazırdı. Merve ve Kerim fazlasıyla heyecanlı görünüyorlardı.
"Sevgili davetliler, Merve Benal ve Kerim Adil Sağlam'ın nikah merasimine hoş geldiniz." dedi nikah memuru. Bütün davetliler alkışladı nikah memurunu.
"İzninizle şahitleri davet etmek istiyorum." dedikten sonra önündeki deftere hızlıca göz attı nikah memuru.
"Merve Hanım'ın şahitleri sayın Arzu Kaymaz hanımefendi ve sayın Pelin Tarhan hanımefendiyi, Kerim Bey'in şahidi sayın Emre Çelen beyefendiyi sahneye davet ediyorum."
Pelin, Arzu ve Emre sahneye ilerlerken kalabalık onları da alkışladı. Merve, Pelin ve Arzu ile bakıştı gülümseyerek.
"Nikah merasimine geçebiliriz. Kendileri bize evlenmek üzere başvuruda bulundular. Biz de gerekli değerlendirmeleri yaptık ve evlenmelerinde bir mahsur görmedik. Şimdi bir de sizlerin huzurunda sormak istiyoruz."
Nikah memuru konuşurken Kerim Merve'ye baktı. Merve'nin heyecanlı, mutlu olduğu belliydi. Kerim'in de öyle.
"Sayın Merve Benal. Hiç kimsenin etkisi ve baskısı altında kalmadan, kendi hür iradenizle, sayın Kerim Adil Sağlam beyefendiyi eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"
Merve soruyu duyduğunda ilk olarak kızına baktı. Mila heyecanla annesinin vereceği cevabı bekliyordu. Bakışlarını Kerim'e çevirdiğinde Kerim'in de en az Mila kadar heyecanla beklediğini gördü.
"Evet!" dedi Merve kocaman gülümseyerek. Sarmaşık halkı kraliçelerinin cevabını coşkuyla alkışlıyordu. Pelin ve Arzu da en az Merve kadar mutluydu.
"Sayın Kerim Adil Sağlam. Hiç kimsenin etkisi ve baskısı altında kalmadan, kendi hür iradenizle sayın Merve Benal hanımefendiyi eş olarak kabul ediyor musunuz?"
Kerim de aynı Merve gibi Mila'ya baktı önce. Mila hafifçe başını sallamıştı Kerim'e. Kerim de Mila'ya gülümseyip göz kırptı. Merve'ye baktığında ise Merve'nin bakışlarında kaybolacağını sandı bir an.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Scarlett&Rhett
FanfictionUfak Tefek Cinayetler'e Kerim'in Merve'yi Fransa'da bulmasıyla devam ediyoruz. Asıl hikayeden birkaç farklı, olmasını hep istediğimiz şeyler bekliyor sizi içeride. Dizide cevap bulmayan soruların cevabını bu hikayede bulacaksınız. Merve ve Kerim b...