Bölüm 22 : Mektup
━
Projeksiyondan duvara yansıyan görüntüyü izlerken koltuğa yayılmış , bir elinde tuttuğu bardağındaki içkisi bittikçe diğer elindeki şişeyle sürekli olarak dolduruyordu. Bardağın sınırlayıcı görevi görmesi gerekiyordu ancak yere yığılmış boş şişeler bunun bir işe yaramadığının kanıtıydı.
"Dilek tutmalısın!"
Gözlerini , doldurduğu bardaktan çevirip yeniden önünde oynayan görüntüye çevirdi. Kamera sevdiği siyah saçlara yakınlaşınca bardağını dudaklarına götürüp koca bir yudum aldı. Loki yüzünü ekşitip kameranın üzerine yani Tony'e baktı.
"Ne tuhaf gelenekleriniz var."
Omuzları sarsılarak güldü. Gülüşleri küçük iç çekişlere dönerken bardağını yeniden harekete geçirdi. Fondip yaparak şarabını içti ve hemen sonra yüzündeki ifade daha acınası bir hal aldı. Yanı başındaki kumandaya uzandı , oynatma listesinden yeni bir video seçti. Ardından bardağını yeniden doldurmaya karar verdi.
"Söyle hadi Bambi!" Kamerayı verandadaki koltukların birine oturmuş kitap okuyan Loki'ye yaklaştırdı. Loki ellerini sallayarak burnunun dibine giren kameradan kurtulmaya çalıştı. "Git başımdan!"
"Ne okuyorsun bakayım." Kitabın kapağını kapatarak üzerinde yazanları okurken Loki'yi iyice sinirlendirmişti. "Hamlet mi? Spoiler vermemi ister misin?" Loki kamerayı itip kendinden uzaklaştırdı. "Aklından bile geçirme!"
"Söyle o zaman!" Kendini aniden Loki'nin yanına attı ve sırtını ona dayayıp kameranın objektifini çevirerek kadraja kendini de aldı.
"Söylemeyeceğim."
"Peki öyle olsun." dedi Tony sinsi bir sırıtışla. Ardından munzur bir şekilde Loki'nin dizlerine yattı ve her şey yolundaymış izlenimi verip Loki'nin kitaba geri dönmesini sağladı.
"Claudius aslında-"
"Anthony!" diye bağırdı Loki , ardından kitabı tek eline alıp diğerini Tony'nin ağzına bastırdı.
"Tamam söyleyeceğim!-"
Kapının çalmasıyla irkilen Tony , kumandayı alıp oynayan görüntüyü durdurduktan sonra evin içine doğru seslendi. "Jarvis?"
Ancak geri dönüt alamadı. Bir anlığına Jarvis'i devre dışı bıraktığını unutmuştu. Eğilerek bezgince elindeki şişeyle bardağı parkeye bıraktı ve koltuktan destek alarak ayağa kalkmayı denedi. Başı çok fazla dönüyordu , kapının çaldığını bile aslında kafasından uyduruyor olabilirdi. Tökezleyerek ayağa kalktı ve sağa sola çarparak adımlarını aralıklarla çalan dış kapıya çevirdi. Duvarın hemen önünde duran şifonyere gürültülü bir şekilde çarptı ve üzerindeki bir kaç şey yere düştü. Yarı uyur bir halde kapı kolunu aşağı indirdi ve bıraktığı küçük aralıktan başını kimin geldiğini görmek için uzattı.
"Bakın kim gelmiş!" dedi Tony bağırarak sevinçle. Ardından bunun tam tersi bir şekilde açtığı kapıyı sertçe geri kapattı.
"Tony aç şu kapıyı!" diyerek tiz çığlığı eşliğinde kapıyı yumruklamaya başlayan kadın biraz sonra kapının aniden açılmasıyla havada kalan elini indirip kapı eşiğine ayağını koydu.
"Kimseyi istemiyorum Nat." dedi Tony harfleri yuvarlayarak. Ardından kapıyı tekrar kapatmayı denedi ancak Natasha'nın ayağı buna engel oldu.
"Gitsene Bay Ben Çok Bilirim Amerika'nın yanına sen!"
Natasha bezgince ofladı. "Taraf tutmuyorum Tony."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Prisoner | Ironfrost
Fanfiction"Oh , Tanrım yardım et bana!" "Yardım edeceğim en son kişi sensin Stark." ⚠️İlk Türkçe Ironfrost (TonyxLoki) kurgusudur.