┇11┇

2.5K 209 265
                                    

Bölüm 11 : Ateşle Dans

"Beyni bile metalden , aptal Stark."

Üzerindeki kabana sarınmış , elleri ceplerinde ve seri adımlarla Rose Hill'in sokaklarında söylenerek yürüyordu. Nereye gittiğini bile bilmiyordu. Yalnızca kulübeden , yani Tony'den uzak kalmanın iyi olacağını düşünmüştü.

Tony'nin böyle bir tepki vereceğini biliyordu , hatta emindi. Onu durdurmamıştı , kaostan beslenen bir yanı vardı , bunu inkar edemezdi. Pepper'la aralarında yaşanan sorunları uzaktan izleyip zevkle atacağı kahkahaları düşünürken bile gülümsemesine engel olamıyordu. Hem kendini biraz tatmin etmek istemişti , ne var sarhoş bir Tony'den faydalandıysa?

Ama canını bu kadar yakan şeyin ne olduğunu anlayamıyordu. Tony'nin söyledikleri..bunların hepsini kendi de biliyordu. Bir canavar olduğunu , aklının yalnızca kurnazlığa çalıştığını -ki bununla bir derdi yoktu. Bunların hepsini Tony'den duymak mı ağır gelmişti? "Saçmalık." diye sinirlenip söylendi kendi kendine. Kaşları bu düşünceyi reddeder gibi çatılmıştı. Birine bağlanmayı uzun süre önce bırakmıştı ve bu kişi kesinlikle Tony Stark değildi.

Olamazdı.

Düşüncelerinin arasında boğulurken omzuna çarpan diğer bir omuz bütün dikkatini dağıtmıştı. Sinirle kendine çarpan kişiyi görebilmek için arkasını döndüğünde çarpan adamın da dönüp ona baktığını gördü.

"Önüne baksana." dedi iri kıyım adam tehditkar bir sesle. Loki gözlerini kısıp bir süre adamı süzdü , ardından sinirlerine hakim olmaya çalışarak yoluna devam etmek için hamle yaptı. Ama koluna sarınan ellerle geriye doğru çekilmesi uzun sürmedi.

"Sana bir şey dedim." dedi yine adam. Loki sabrının son demlerinde olduğunu belirtircesine dişlerinin arasından tısladı. "Kolumu.hemen.bırak."

Adam bir kaç saniye daha Loki'yi süzdükten sonra kolunu daha sıkı kavradı ve kendine çekti. "Sen oğluma saldıran şu puşt değil misin?"

Loki hatırlamaya çalışır gibi yüzünü ekşitti , ardından da hin bir sırıtışla Davin'e baktı. "Önce o başlattı."

"Seni piç kur-" Davin yumruğunu Loki'ye vurmak için kaldırınca Loki kolunu havada yakaladı ve ters çevirerek onu duvara itekledi. Yüzü duvarla buluşan Davin'in kulağına eğildi ve "Babasının oğlu işte." deyip saçlarını kavrayarak yüzünü yeniden duvara yapıştırdı. Davin inleyip bir kaç küfür savurduktan sonra Loki'nin elleri arasından kurtuldu ve burnundan akan kanı elinin tersiyle sildi.

"Öldün sen!" diye kükreyen Davin , aynı anda üzerine doğru gelmeye başlayınca ellerini kaldırdı Kurnazlık Tanrısı. Yeşil ışıklar saçan elleri Davin'in olduğu yerde kalmasına ve hareket edememesine neden olunca sırıtışı daha da belirginleşti.

"Jotunheim Kralını tehdit demek?" dedi Loki hafif düşünür bir şekilde. Ardından kendine taktığı bu sıfata bir deli gibi kahkaha atınca Davin neye bulaştırıldığını sorgulamaya başladı. Loki ise kendini Jotunheim'da düşünüp gülmeye devam etti.

"Kralların önünde diz çökülür." diyerek Davin'in dizlerinin üzerine çökmesini sağlarken , adamın direnen bacakları Loki'ye daha fazla güç yetirememiş ve bükülmüşlerdi. Loki , yüzündeki gülümsemeyi silip bir kaç adımda ona yaklaştı ve bir süre korkudan titreyen adamı süzdü. Eş zamanlı olarak kürek kemiklerinden başlayıp boynuna ve oradan da tüm yüzünü yavaşça ele geçirmeye başlayan mavilik Davin'in yutkunmasına ve çaresizce debelenmesine neden olmuştu.

"Beni ne hale getirdiğine bir bak." dedi Loki , son olarak gözü de kırmızıya bürünürken.

"B-ben istemedim." diye sayıkladı adam titrek sesiyle. Loki kaşlarını çatıp ne demek istediğini anlamaya çalıştı. "Ne?"

Prisoner | IronfrostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin