Uyandığımda karşımda babam vardı. Yatağıma oturmuş bana bakıyordu.
÷ Günaydın Meleğim.
- Günaydın baba.
÷ Sen iyi misin?
- Evet.
÷ Ama Jarvis bana hiç öyle demedi. Ağlayarak odana çıktığını ve bir daha odandan çıkmadığını söyledi.
- Jarvis'i öldürebilir miyim?
Tebessüm etti.
÷ Hadi neler oldu anlat.
- Peter ile ayrıldık.
÷ Gerçekten mi? Peki neden?
- Beni kıskandı.
÷ Kıskandığı için mi ayrıldı yani?
- Evet çok saçma değil mi?
÷ Peterdan bunu hiç beklemezdim. Ayıp etmiş.
- Hemde nasıl. Neyse daha fazla konuşup moralimi bozmak istemiyorum.
÷ Tamam ben aşağıdayım.
Babam gittikten sonra yatağımı yaptım ve telefon çaldı. Arayan Liz'di. Ne alaka olduğunu anlamamıştım. Onunla hiç telefonda konuşmamıştık. Normal hayatta da konuşmuyorduk. Yavaşça telefonu açtım.
Li: Alo merhaba Daphne naber?
- İyiyim sen?
Li: Güzel. Neyse ben parti düzenliyorum da gelmek ister misin diye aradım. Yani senin partileri sevmediğini biliyorum. Büyük ihtimal gelmezsin diye seni aramayacaktım ama belki o ezikliğin gitmiştir diye arayayım dedim. Herneyse gelecek misin?
- Eee ... GELECEĞİM. Emin ol orada olacağım. Bu arada ben de senin partileri, erkeklerle flörtleşmeyi, insanları ezmeyi ve tembel olmayı ne kadar sevdiğini biliyorum. Yani o yüzden beni pek ister misin bilemiyorum.
Li: Bu ne cürret!
- Senin söylediklerinin tam tersini söyledim anlamamış olman çok normal kafan yetmiyor olabilir seni anlamaya çalışırım. Ama anlayamıyorum çünkü ben hiç beyinsizlik durumu yaşamadım.
Li: Tamam bu kadar yeter.
- Sen bana detaylı olarak mesaj atarsın ama kesin geleceğim.
Li: Tamam canım b-
Yüzüne kapamıştım. Bu beni bayağı rahatlatmıştı. Peter'a olan öfkemin bir kısmını Lizden çıkarmıştım. Hemen Laylayı aradım.
- Layla Liz seni partiye davet etti mi?
L: Evet sen geliyor musun?
- Evet.
L: İnanmıyorum gerçekten mi?
- Evet ben de inanmıyorum nasıl evet dediğime ama Liz'e çok sinirlendim. Neyse kesin gidiyoruz ve orayı dağıtıyoruz tamam mı?
L: Tamam ama sen iyi misin?
- Evet neden sordun ki?
L: Senden bunları duymak bir garip.
- Farkındayım ama Peterdan ayrıldıktan sonra gaza geldim. Artık hiçbir şey umrumda değil.
L: İşte benim kızım!
Güldük ve telefonu kapatıp alışverişe çıktım.🕷🕷🕷🕷🕷🕷
Her şeyim hazırdı.👇_Balo Günü_
Happy beni bıraktıktan sonra içeri girdim. Çok kalabalıktı. En
sonunda Layla ve Cameron'ı gördüm ve yanlarına gittim.
- Merhaba. Yine yakıyorsunuz. Favori çiftimsiniz.
Layla güldü.
L: Ayyy çok teşekkür ederiz.
C: Senin moralin düzelmiş.
Cameron konuştuğunda Layla ona dirsek attı.
- Evet Cameron. Sen de o arkadaşına söyle umrumda bile değil.
Ca: Senin adına sevindim.
Biz konuşurken yanımıza Liz geldi.
Li: İçki ister misiniz?
- Yok teşekkürler.
Li: Hadi ama Daphne sadece bir kerelik hayatında dene işte. Zaten partilere de gelmiyorsun. İç işte.
Haklıydı hayatımda hiç içmemiştim.
- Peki.
Aldım ve tekrar aldım. Tekrar ve tekrar. Etraf bulanıklaşmaya başladı.
L: Daphne beni duyuyor musun?
Ayaklarım beni tutmuyordu.
+ Layla bekle bir dakika.
Biri beni tutmuştu.
+ Daphne iyi misin?
+ Daphne!