(Medyada Julian var)
Dolabımdan kitabımı aldıktan sonra kapağını kapadım ve kapağını kapattığımda yanımda Julian duruyordu. Julian okulun en popüler kötü çocuğuydu. Bütün kızlar onunla sevgili olmak istiyordu fakat o her zaman onun gibi popüler kişilerle birlikte oluyordu. Benimle pek konuşmadığı için yanımda olmasına pek bir anlam verememiştim. Okulda tabii ki 'Stark' olduğum için aşırı popülerdim ama bunu herkesin gözüne sokmaya çalışmıyordum. Bu yüzden şaçma sapan popüler tavırlarına girenlerden nefret ediyordum.
- Ne işin var burada Julian? Dedim sertçe.
J: Niye bu kadar gerginsin? Rahatla biraz. Dedi omuzlarıma dokunarak.
Hızla ellerine vurdum.
- Bir Stark ve Yenilmez birine bu kadar rahat bir şekilde dokunmamanı tavsiye ederim. Ayrıca gergin değilim. Seni yanımda görmek istemiyorum. Dedim ukalaca.
J: Biliyorum seninle çok iyi bir başlangıç yapmamıştık ama seninle arkadaş olmak istiyorum. Kendimi affettirmek istiyorum. Kaç seneden beri aynı okuldayız ve neredeyse hiç konuşmuyoruz. Bir Stark ile arkadaş olmak isterim.
Julian ile anaokulunda tanışmıştık. Daha ilk gün beni tuvalete kilitleyip ışığı kapatmıştı. Okul bitene kadar orada kalmıştım. Ertesi gün ise onun üzerine bir sürü örümcek koymuştum. İntikamım harikaydı.- İlk tanışmamızı asla unutamam. Senden intikam aldığım gün hayatımın en güzel günlerinden biriydi.
J: Çok acımasızdın! Dedi ve ikimiz de gülmeye başladık. Aslında Julian cidden komik biriydi ama aynı zamanda kötüydü.
J: Neyse, kendimi affettirmek için seni partiye davet ediyorum. Bugün benim evimde saat 7'de. Seni bekliyor olacağım.
- Peter da gelebilir mi?
J: Peter?
- Sevgilim. Dedim gözlerimi döndürerek. Julian'ın Peter'ı tanımaması imkansızdı.
J: Hee evet hatırladım. Kısa boylu sessiz çocuk. Bence getirme. Eğer getirirsen senin çocuğun gibi yanından ayrılmayacak. Boşuna yük olacak. Seninle arkadaşça vakit geçirmek istiyorum. Neyse akşam görüşürüz! Dedi ve koşarak yanımdan gitti.
Peter'a söyledikleri cidden kötüydü ama aynı zamanda haklıydı. Her gün birlikteydik. Bir gün ondan farklı kişilerle takılsam bir şey olmaz diye düşündüm. Yüzüme saçma bir sırıtma yerleşti. Sonra hemen kendime gelip yüzümü eski haline getirip sınıfa geçtim.Sınıfa geldiğimde hemen ders başladı. Peter'ın yanına oturup gülümsedim. Ondan da karşılık alınca bütün dikkatimi derse verdim. Birkaç dakika sonra Peter masama yazı yazınca dikkatim dağıldı.
"Ne seni bu kadar mutlu etti?"
Okuduğumda dışarıdan gerçekten mutlu gözüktüğümü bilmediğimi fark ettim. Kendimi bir anda kötü hissettim. Ama sadece birbirimizle görüşürsek çok sıkıcı olurdu. O yüzden Peter'ın çok büyük tepki vermeyeceğini düşünerek yazdım.
"Bilmem sen yanımda olduğun için olabilir. Bu arada Julian beni bugün partiye çağırdı. Sorun olmaz değil mi?"
Peter bana ters ters bakmaya başladı. Bu sefer yazmayı bırakıp ona anlatmaya başladım. Galiba biraz fazla sinirlendiğim için sesim çok yüksek çıkmıştı o yüzden bütün sınıf bize döndü.
D: Bayan Stark lütfen sınıftan çıkın!
Dedi okulun en gıcık öğretmeni Darla.
- Özür dilerim. Bir daha konuşmayacağım.
D: Şu an senin yüzünden dersten gidiyor. Lütfen hemen çıkın Bayan Stark.
Sıramın üzerindeki kitapları hızla toplayıp kapıyı çarparak çıktım. Sırf Peter yüzünden sınıftan kovulmuştum ve eminim cezaya kalacaktım. Bu hoca, dersinde öksürsen bile hoca seni dışarı atıyordu. Ve Peter yüzünden dışarıdaydım. Kapının yanında dururken sınıfın kapısı açıldı. Peter'ın olmasını beklerken Bayan Darla'yı görünce moralim eksilere düştü.D: Hemen müdürün odasına gidin Bayan Stark. Ayrıca bu akşam cezadasınız." Dedi ve kapıyı sertçe kapatıp sıkıcı bir şekilde ders anlatmaya geri döndü. Sinirden patlamak üzereydim. Peter yüzünden sınıftan kovulmuştum, ceza almıştım, partiye gidemeyecektim ve bunların hepsini babam öğrenecekti. Derin bir nefes alıp müdürün odasına gittim.
F: Merhaba Bayan Stark. Neden derste değilsiniz? Dedi Bay Fred.
- Bayan Darla beni sınıftan attı.
F: Umarım geçerli bir açıklamanız vardır Bayan Stark. Ayrıca babanızı arıyorum.
Babam ceza aldığım için okula gelmekten nefret ederdi ve bu yüzden hep tartışırdık.
- Yok, arayamazsınız. Göreve gitti.
F: Başka arayabileceğim biri söylemelisiniz. Birini aramak zorundayım yoksa ceza süreniz daha da fazla uzayacak.
Sinirle iç çektim.
- Peki o zaman Steve'i arayabilirsiniz.
Müdür, Steve'i aradı. Ben de müdürün karşısına oturdum ve Steve'i gelmesini bekledik. Kısa bir süre sonra geldi.
S: Merhaba Müdür Bey. Dedi Steve ve el sıkıştılar.
F: Merhaba Bay Rogers. Bayan Stark Bayan Darla'nın dersinde konuştuğu için ceza aldı. Sizi bilgilendirmek için çağırdım.
S: Sadece bunu söylemek için mi çağırdınız? O kadar yol geldim bari cezaya kalmasın! Dedi Steve sinirle.
F: Üzgünüm Bay Rogers ama kurallar böyle. Yapabileceğim hiçbir şey yok. Eğer gelmeseydiniz Bayan Stark'ın cezası daha çok uzayacaktı.
S: Farkında mısınız bilmiyorum Müdür Bey ama ben bir Yenilmezim! Dünya'yı kurtarıyorum! Ve her an önemli bir şey olabilir. O yüzden Daphne'yi bırakın!
Steve' i ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Kesinlikle bir şey olmuştu.
F: Yapabileceğim bir şey yok Bay Rogers.