sixteen

28 1 0
                                    

Medya Shawn ve Maya'nın evleri.

İyi okumlarr

-

Sabah kahvaltıya gitmek için Shawn ile sözleştik. Sonrasında da işlerimiz vardı. Ben zor zor kendimi yataktan kaldırdım. Üstümü giyindim. Annem bana Shawn'ın geleceğini hatırlattı ve makyaj malzemelerini verdi. "Beni her halimle beğeniyor." dedim ve almadım. "İzin ver, Maya. Ben yaparım." oflayarak odadan çıktım ve banyoya ilerledim. "Al bak yaptım." maskara ve ruj sürdüm. Küçük bir kutudan allık alıp onu bana sürmeye çalıştı. "Tamam, bu zordu ama oldu." dedi. O sırada kapı çalınca gülümseyerek aşağı koştum.  "Shawn." kapıyı açıp kucağına atladım. Elindeki çiçek düşmüş oldu ama umrumda değil. "Hey, bende seni özledim." dedi. Onu bıraktım. "Ama bu çiçeğede yazık olmasın." eğilip çiçeği aldı. Bana uzattı. "Teşekkür ederim. Çok güzeller."  dedim.

"Ah, merhaba Shawn." annem. Tam zamanında. Çiçekleri içerideki masaya koydum. "Merhaba efendim." dedi ve selam verdi.

"Anne bunları lütfen vazoya koyar mısın? Biz çok geç kaldık. Hadi hadi." dedim. Shawn daha fazla konuşmadan onu itekledim. "O kadar acele etmeyin çocuklar. Okul yeni kapandı. Ev sonra da bakarsınız." Ne?

"Şey, bu sürpriz olacaktı ona. Ama.." Ev mi bakacaktık? "Ah, üzgünüm. Ben biliyor sandım." Ama bilmiyordum. "Shawn çok tatlısın."  onu yanağından öptüm ve geri çekildim.  "Önemli değil." dedim. "Öhöm, bende buradayım." dedi annem sahte bir öksürükle. Ben gülümseyip ona döndüm. "Görüşürüz."  

Bizi geçirdi ve arabaya geçtik. "Çok heyecanlandım. Ayrı eve çıkıyoruz ya resmen." bunu küçükken fazlasıyla istiyorduk. Hatta bir çok da hayalimiz vardı. "Senin istediğin tarz bir evde buldum. Beğeneceğine o kadar emin ki." dedi. Yani beni biliyordu zaten. "Küçükken istediğimiz gibi. Gerçi o zaman ki şaçma hayallerim şimdi yok ama." 

"Evet, o zaman da dediklerine sinir olurdum. Ve seninle bu yüzden hep tartışırdık." dedi. Evet. "Sen fazla abartırdın." dedim

"Hey, bensiz başkalarıyla hayal kurardın. Bu beni sinirlendirirdi. Haklıyım. Çünkü seni çok seviyordum." gülerek tekrar başımı salladım. Bu beni utandırmıştı. "Ah, Shawn." böyle düşünmesi tatlıyı ama  o zaman o kadar düşünmeye bile sahip değildim. Düşünemiyordum hatta. " Çocuktuk, Shawn. Her neyse. Köpek ve bir arkadaşımla evim olsun istemiştim." devam ettim. "O da sen oluyorsun." 

"Farklı bir konumda olsam da bunu seninle yapıyor olmak ayrı bir mutluluk. Ailemiz de sıkıntı yaratabilirdi. Ama öyle insanlar değiller. " Şey, Shawn belki biraz alıngandı. Garip bir şekilde ona baktım. "Tanrım."  ben bir şey demeden tekrar konuştu. "Ne?" 

"Sadece çok tatlısın." dedi. Tebessüm edip önüme döndüm. "Yoluna bak bana bakma." dedim. "Gözlerimi senden alamıyorum." Yol uzundu ve bizim eğlenecek vaktimiz vardı. "Hadi." 

-

Eve gerçekten zor gelmiştik. Yolun uzun olduğunu biliyordum. Ama bura gidince tekrar geri dönmek istemedim. Bu arada eve gelecek olursak. -Medya- Gerçekten benim tam istediğim gibi. İçerisinde eşya vardı ve küçük bir bahçesi de olması hoşuma gitmişti. "Shawn, burayı tutalım. Hemen. Çok tatlı bir ev. Bize fazla fazla yeter." dedim. 

"Bir bakalım. Anneme zaten söyledim burayı. Seninkilere de tabii. Onlar da beğendi ama büyük dediler. Maya temizlikten anlamaz dediler hatta. Ama ben dedim ki 'Hayır, benim sevgilim yapar.' dedim ya. Değerimi bil."  arkamdan sarılıp boynumdan öptü. "Tamam bunlara inanacağım." dedim. Ama yemek yaparım. Temizlikle de başkası ilgilensin.  Shawn yapsın.

"Buradaki eşyaları ne ara getirdin?" diye sordum. Kaç gün geçmişti ki? Daha bir kaç gün olmuştu. "Bunlar seninle ikeaya gittiğimizde daha doğrusu odanı dekora ederken beğendiğin şeylerdi." bu kadar düşünüyor olması.. bana fazlaydı. "Shawn, sen.. sen çok tatlısın." dedim. Kolunu tuttum ve kendime çevirdim. "İyiki hayat arkadaşımsın." Onu sarıldım. Parmak uçlarıma çıkınca o eğildi. Ama istediğim samimiyet değildi bu. "Ne oldu? Neden sarılmadın?" dedim. 

friends / s.m.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin