Dakikalar geçiyor,geçiyor,geçiyor…Komutan idamın şartlarını okurken ayağımın altındaki karolara odaklanıyorum.Ayaklarım istem dışı çarpıyor onlara;taak tak tak tak tak taaak tak tak….Kill Bill in ayaklarımda canlanan soundtrack’i donmuş kafamı biraz eritmeme yardımcı oluyor.Komutan ise hala,hala konuşuyor.
‘’Mahkumun idamının elektrikli sandalye veya iple olmasına karar verilmiştir.Seçim şansı mahkuma bırakılacaktır’’
Ne büyük incelik.
Elektrikli sandalye seçersem belki Prison Break’teki gibi bir şansım olur diye düşünüyorum.Ama trafoya fare değil,bir kedi sokmalı ancak inandırırız bunları di mi pisicik?Belki bir kedi alırım bu iş için yetiştirmek için Antalya’daki eski evde ilgilenebilirim onla.Birde köpek getiririm yanına.Ara sıra kavga etseler de beraber yaşamay-
Allah kahretsin.
Cidden kahretsin.
Ölmek istemiyordum.
Ben Vera Eronat ilk defa bir şeyden korkuyorum.Hazır bile değilim ki ben buna.Daha yaşayacağım hayatlarım,sonunu getireceğim yaşamlarım var.Ölümün kıyısında yürüyor olabilirim ama peşimden götürmem gerekenleri hala unutmadım.
Belki şu an acımasız gelebilirim size;ama insanların gerçek yüzlerini görmeden bu yaşadıklarımı asla anlayamazsınız. Bu her gün karşılaştığınız reklamlar,sloganlar hatta hayatlar hepsi koca birer yalan.
Her şeyin iyi gittiği iyi bir yer bile yokken siz tüm dünyayı iyi göstermeye çalışıyorsunuz.Ama asıl dünya bu değil.Asıl dünyada masumlar ölür,iyi insanlar sürünür.İşte bu yüzden hak etmiyorum ya ölümü.Ben masum değilim.. Hiçbir zaman da olmadım.
Ama hayatın şaka anlayışı burada devreye giriyor herhalde .Tam ortaya hayatımı attığım bahsi kaybetmiş,kuponumu yırtıp çıkacakken son kapıdan,hayat bana bir oyun oynuyor.
İçeri Ahmet Erşah giriyor…
Ahmet Tomsoyan ve adamlarının içeri dalmasıyla komutanın tavrı bir anda değişiyor,önünü ilikleyip asker selamına geçiyor.Aptal herif,bu boktan yağcılık klasiklerinin hala işe yaradığını sanıyor.Yaratıcılığının 80’lerde öldüğü bilinse de ,nasıl bu kadar klişe ve berbat olduğu ilginç bir merak konusu.
Sıkkınlıkla gözlerimi komutandan ayırıp başka yere bakmaya çalışırken Ahmet beyin gözlerini denk geliyorum.Bingo.O da en az benim kadar bıkkın,benim kadar rezil buluyor bu yağcılık vesvesesini .Yine de istem dışı olarak duruşumu dikleştiriyorum,benden daha yaşlı ve daha kıdemli bir adama karşı yapılması gereken buydu,en azından ben böyle öğrenmiştim.
Ahmet bey yavaşça arkasındaki duvara yaslanıyor.Önce bana sonra komutana bakıyor.
‘’İdam olmayacak’’ Gözlerim şaşkınlıkla büyürken komutanın itirazları odaya doluşuyor.
Yaşayabilirim.Ben yaşamaya devam edebilirim .Ciğerlerime gelen oksijene şükredebilir,uzun uzun koşabilirim sağanak yağmurun altında,son ses müzik dinleyebilirim , otobüste yanımda oturan yaşlı teyze bana bağırana dek.
Oldu canım.Diyor içimdeki alacakaranlık.Seni salıverirler mi sanıyorsun? En iyi ihtimal müebbet yersin.Ölsen daha iyiydi be kızım.
Gözlerimi yerden kaldırıp Ahmet beye bakıyorum.
‘’istemiyorum.’’ Diyorum yavaşça.Muzip ifadesi yüzünde küçük bir salsa yapıyor.
‘’Önce bir teklifimi duy istersen .’’ Başımı inatla iki yana sallıyorum.
‘’Duyacak bir şey yok.Köstebeklik yapmam ,müebbette istesem de yapamam.İdam kabülümdür.İple bitirirsiniz işimi.’’
‘’peki ben sana bir seçenek daha olduğunu söylesem ?
Özgürlük gibi?’’
Saniyenin onda birinde yerimden doğrulup Ahmet beyin karşısına dikiliyorum.Yardımcıları beni geri çekmeye çalışıyor ama nafile.Beni kim durdurmuş ki onlar durdursun be!
‘’teklifiniz nedir Ahmet bey?Ama sizi uyarmak zorundayım BANA bir söz verip de bu sözü tutmazsanız sonuç ikimiz içinde kötü olur.Benim cehennemde tek başıma yanmaya hiç niyetim yok.’’diyerek kravatını biraz sıkıyorum.
Sözlerimden etkilendiğini gözlerinden anlasam da Tomsoyan rolünü iyi oynuyor.Yüzünde tek bir kas bile kıpırdamadan gözlerime bakmaya devam ediyor.
‘’Son şans.Sana son bir şans daha vereceğim Amazon.Yeni bir hayat,yeni bir kimlik,yeni bir okul.Ama karşılığında tek sadece tek bir şart var Amazon; Suç yok.Tertemiz başlayacaksın yeni hayatına ve öyle de devam edeceksin.’’
Şüpheyle kaşlarımı kaldırıyorum.
‘’peki sizin karınız ne olacak?’’ Gülümseyerek cevaplıyor sorumu.
‘’bir star olacaksın Vera .Rehabilitasyon inancının yüzü olacaksın. İDAM YERİNE UZLAŞMA.Şimdi söyle’’ diyor elini öne uzatıp
‘’Var mısın?’’
Delici mavi gözlerimi bir alev kaplıyor sanki.Bunu hissediyorum.Bunu biliyorum.Sağımdaki melek bana gülümseyerek bakıyor ‘’ hadi yepyeni bir hayata başla vera diyor,tertemiz sakin bir hayata.Kötülük olmadan ,tehlike olmadan normal bir kız ol ilk defa.’’
Elim yola çıkarak Ahmet beyin eliyle kavuşuyor.Ona masumca gülümseyip;
-Bu kez varım’’ diyorum.Etrafımdaki herkes tasdikleyen gözlerle bakıyor.Hepsi meleğimi seçtiğim içn mutlu.
Ama bilmedikleri bir şey var.Ben sağımdaki meleğimi hayatım boyunca ne gördüm ne de duydum.Gördüğüm tek melek Nemesis oldu;intikam meleği.
Ve kabullenmemin tek sebebi oydu yine,tekrar fısıldamıştı kulağıma;
‘’2. Round başlıyor Vera ,hazır mısın’’ diye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TOPUK SESLERİ
RomantizmKanın ellerime damladığında bana ait olacaksın.Ama o zaman da her şey için çok geç olacak. Evrenin ilk parçacığı oluşmadan yazılmış bütün insanlığın kaderi.Kaderlerine uysunlar diye iki melek gönderilmiş yanlarına.Her şeyin bir amacı var bu dünyada...