BİR UMUT

129 31 9
                                    


Sabah uyandığımda yorgunluğum üstümdeydi.Banyoda rutin işlerimi hal etikten  sonra giyinip 

aşağıya indim Ediz uyanmış kahvaltı hazırlıyordu onu görmezlikten gelerek bardağa doldurduğum suyumu içtim salona yönelip pencereden dışarıya baktım Edizin adamları yine bütün evin etrafını sarmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

aşağıya indim Ediz uyanmış kahvaltı hazırlıyordu onu görmezlikten gelerek bardağa doldurduğum suyumu içtim salona yönelip pencereden dışarıya baktım Edizin adamları yine bütün evin etrafını sarmıştı.Nasıl kaçacaktım ben buradan!

Edizin sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.

'Gel de kahvaltı et'

'istemiyorum' diye karşılık verdim.

'sana fikrini soran olmadı gel ve kahvaltı et' diyen edize şaşırmadan edemedim.

sessiz geçen kahvaltının ardından Ediz hazırlanmış işinin olduğunu söyleyerek gitmişti.


Edizin evden çıkmasının üstüne iki saat geçmişti.

Hemen lavaboya yöneldim lavaboda bulunan pencere sayesinde dışarı çıkabilirdim.

Hemen pencereye tırmanıp kendimi dışarıya attım ev çok yüksek değildi ama düşersem bir yerlerimin kırılması kaçınılmazdı. Edizin  adamı olan Onura gelen telefonla olduğum yerden uzaklaşıp başka bir yere gitti.Bunu fırsat bilip çatının en uç köşesine geldim.



Evet bir yerlerim kırılabilirdi ama burada kalmaktan iyiydi hemen aşağı atladım ayağımda oluşan tarifsiz acıyla sessiz bir inilti koyverdim. 

incinen ayağımla evden uzaklaşıp ormanlık bir alana doğru ilerledim.

Saatlerdir durmadan koşuyordum güneş gitmiş yerini karanlığa bırakmıştı. Gelen uluma sesiyle bedenimi saran korkuyla daha hızlı koşmaya başladım takılan ayağımla yeri boylamam bir oldu başımda hisetiğim şiddetli ağrıyla gözlerim kapandı...


Edizden...

Eve geldiğimde yorgunluğum üstümdeydi.

Hole baktığımda helen yoktu , bütün eve bakmıştım ama yoktu.

Hemen odasına ilerledim odasında da yoktu.

Onurun yanına gittim

'Helen nerede onur!' sesim yüksek çıkmıştı.

'Evdeydi Ediz Bey' diyen Onurun daha çok üstüne gittim.

'Ne demek evdeydi lan bir kadına bile sahip çıkamıyorsunuz gidin ve Helen'i bulun ha bir ihtimal bulamadınız o zaman kafanıza sıkkın'dedim.

Adamlarım yaklaşık 2 saattir her yerde Heleni arıyordu ama yoktu Allah kahretsin ki yoktu

Ben de hiç durmadan Heleni arıyordum. sabaha kadar her yerde aradık yabancı bir numara beni arıyordu. telefonu açıp kulağıma götürdüm...

'Ediz sen misin' diyen ses tanıdık geliyordu

'kimsin?' diye cevap verdim

'Benim Berk Helen yanımda ama baygın bir halde ne yapacağımı bilmiyorum' diyen berkin sözünü kestim

'konum at hemen' dedim sinirle

Berk konum atmıştı sinirden elim ayağım bir birine dolanmıştı demek bana getirmek yerine evine götürüyordu ona bunun hesabını soracağım....

Berkin evine vardığımda içeriden gülüşme sesleri geliyordu ve bu benim sinirlerimin tavan yapmasına neden oldu.

Hemen zile sabırsızca bastım kapı açıldığında berkin gözüne indirdiğim yumrukla yere düştü.

Helenin korktuğu gözlerinden anlaşılıyordu helenin yanına gidip kolunu sıkkıca kavradım.

'Neredesin sen' dedim sinirle.

'Sana ne Ediz seni ne ilgilendirir' diyen heleni sırtıma alıp arabaya doğru ilerledim.

HELENDEN...

Ediz beni sırtına almıştı ve arabaya doğru ilerliyorduk...

'Ediz bırak beni' dememle Ediz arabanın kapısını açıp bir hışımla beni içeriye attı.

Kapıyı açmaya çalıştım ama nafile kilitlemişti Ediz de arabaya binince sinirle soluyordu ...

'Demek kaçtın helen ve bu ilk değil bunun çok ağır bir cezası var Helen Vural '

Diyen edizden ürkmüştüm çünkü şuan çok korkutucuydu

Eve geldiğimizde Ediz beni kaldığım odaya kilitleyip gitmişti bu sefer bu sefer ev daha dikkatli korunuyordu adamaların sayısı çoğalmıştı.

bastıran uykuya daha fazla direnmedim ve gözlerimi yumdum...

Aşağıdan gelen bağırışma sesiyle uyanmıştım. Kırılan eşya sesleri ürkmeme neden olmuştu ve ardından kesilen sesler Ediz kapıyı kırarcasına açtığında ona şaşkın gözlerle bakıyordum kolumdan tutup sıkıca kavradı.

'Ne yapıyorsun Ediz bırak beni' dedim korkuyla.

'Kes sesini' diye bağıran Ediz beni susturmuştu.

Beni peşinden sürüklercesine evden çıkardı arabaya ulaştığımızda arkamızdan gelen bir kaç adamla evden uzaklaştık.

Ediz sinirle arabayı sürerken ben düşüncelerime dalmıştım.

Nereye gittiği belli olmayan rüzgarda savrulan bir yaprak gibiydim Ediz beni nereye sürüklerse oraya gidiyordum....





Siyahın Esiri (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin