7 🖤 Detaylar

24.3K 739 205
                                    


Belki de ilk defa kabus görmediğim bir güne açtım gözlerimi.

Birbirine giren kirpiklerim yüzünden odağını bulamayan gözlerimi avuşturdum avucumun içiyle.

Sırtımda hissettiğim sıcaklığın aksine kolumun biraz üşüdüğünü hissettim.

Sanki kendime gelmeye başlamamla sırtımdaki sıcaklık daha da artmıştı.

Gözlerimi tamamen açtığımda ensemde hissettiğim nefes dün gecenin anılarını zihnime doldururken alt dudağımı dişledim.

Sanki uyandığımı farketmişcesine belimdeki elini daha da sıklaştıran Kamer burnunun ucunu enseme hafifçe sürterek vücudumun adeta elektriklenmesine sebep oldu.

Sırtımı yasladığım çıplak göğsü düzenli nefes alış verişleriyle tenime her çarptığında açık tutmaya çalıştığım gözlerim bana karşı gelerek kapanmaya çalışıyordu.

Ve savaşı onlar kazandığında kendimi huzurla tekrar uykunun kollarına bıraktım...

Burnuma gelen ağır orman kokusunu içime çektiğimde dudaklarımın önündeki boynu hareket etti.

Gözlerim uykusunu almış bir şekilde açılırken ilk gördüğüm Kamer'in yanık teni oldu.

Tekrar uyumadan önce sırtım ona dönüktü fakat şimdi kedi gibi kucağına girmiştim.

Kolları hala beni sıkıca sarmalamış haldeydi.

Yavaşça inip kalkan çıplak göğsüne ufak bir öpücük kondurdum. Vücudu sıcacıktı.

Onu uyandırmamaya dikkat ederek yavaşça kafamı kaldırıp keskin hatlı güzel yüzüne baktım.

Parmak uçlarım benden habersiz kirli sakalına uzanıp yanağını okşamaya başladı.

Baş parmağımla dudağına dokunduktan sonra uyanacak olmasını göz ardı edip dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

Uzun kirpikleri kıpırdandıktan sonra gözlerini açınca geri çekildim.

" Günaydın." dedim suratımdaki kocaman bir gülümsemeyle.

Uyku sersemi haliyle bir gözlerime bir dudaklarıma baktıktan sonra bana doğru yaklaşarak dudaklarıma sıcacık bir öpücük kondurdu.

" Aydı..." dedi boğuk sesiyle tıpkı ilk sabahımızda olduğu gibi. Ama daha sıcak, daha içten, daha güzel bakarak...

Sanki kalbim yerinden çıkacakmışcasına atıyordu.

Biz ne ara bu hale gelmiştik sahi?

" İşe gitmeyeceksin umarım." diye devam etti kinayeli bir sesle.

Gözlerimi kapatıp kafamı sallayarak güldüm.

O gün arabadayken işe gitmem gerektiğini söyleyip kucağından kalktığımı hatırlatıyordu.

" Hayır gitmeyeceğim. Harika bir patronum olduğu için haftada iki gün iznim var." dedim kıkırdayarak.

" Yaa öyle mi? Bu devirde kaldı mı öyle patronlar? " dedi böbürlenerek sahte bir şaşkınlıkla.

" Eh bir tane kalmış işte... Ama onun da herkes gibi bir kusuru var." dedim oyuna devam edip sahte bir iç çektim.

"  Yoktur kusuru sen yanlış tanımışsın patronunu... " dedi kaşlarını çatarak.

" Yok yok var bir kusuru. " dedim ısrarla başımı sallayarak.

" Neymiş o? " dedi gözlerini kısıp söyleyeceklerimi merakla bekleyerek.

Siyah İnciHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin