Unutursam Fısılda'nın SEVDİM ŞARKISINI BÖLĞM ŞARKISI İLAN ETTİM İYİ OKUMALAR.
AHLA
Yıldızlar... Yıldızlar ne kadar da güzeldi. O uçurumun kenarında ayaklarımı sarkıtmış oturuyordum. Nefesim düzelmeye başlamıştı ama bilincim yok gibiydi. Burayı sadece Uygar ve Ben biliyorduk. Aslında ben herkesten kurtulmak istediğim zamanlarda buraya gelirdim. Işıklar yok bütün şehir ayaklarının altında en önemlisi yıldızlar. Yıldızlar çok netti. Arkamdan gelen arabanın sesini duydum fakat dönme zahmetine girmedim nasılsa kimin geldiğini biliyordum. Ayak sesleri yaklaştıkça daha da emin olmuştum kimin olduğunda sessizce geldi ve yanıma çöktü. Ne olduğunu az çok tahmin ediyordu. Ah,Uygar. Belki Sarp olmasaydı. O siktiğimin pezevengini hayatımdan o cümleleri söylediği an çıkartmıştım. Bir daha asla ama asla kendisi benim hayatıma burnunu sokma cürretini gösteremeyecekti. Usulca kafamı kaldırdım. Ve Uygar'ın omuzuna başıma koydum ellerini tuttum. Ona ihtiyacım vardı. Bu arada Aymaral çıldırmış olacaktı.
UYGAR
Ahla beni arayıp Uygar Yıldızlar dediği an ne demek istediğini anlamıştım koştuğum gibi evden çıktım. siktiğimin herifi kim bilir ne söylemişti kıza ellerim direksiyonu daha sıkı kavradığında sakin olmam gerektiğini hatırladım ve sakin kalmaya çalıştım. Ahla burayı hayattan bıktığı bir şeylere son vermek istediği için kullanırdı. Burayı sadece o ve ben biliyorduk. Aslında ben onu takip ederek öğrenmiştim. Gece bitmek bilmiyordu. Yol bitmek bilmiyordu. Bir karar aldım ve sonucu ne olursa olsun katlanacaktım. Ahlasız kalmaya bile.
Sarp benim arkadaşımdı. Onu kırmamış kızlara yaklaşmıştım,ancak ahla aklımı başımdan alıyordu. Aymaral'a ders anlatırken birden koltuktan düşmüş ve sırıtmaya başlamıştı,şapşal kız. Birde gelmek ister misin diyor. evden çıktıktan sonra Sarp'ın yanına gitmiştim. Kızdan hoşlandığımı resmen belli etmiştim. bitti dediğimde çekip gideceğimi belirtmiştim. öylede yapmıştım. şimdi bana karşı kullanıyordu,kendi yaptığı şeyi. hatalıydım biliyordum. Hatta bugün Ahla'ya her şeyi anlatacaktım. belki benimle bir daha konuşmayacaktı ama böyle daha fazla yaşayamazdım. geldiğimde belli belirsiz bir karaltının uçurum kenarında oturduğunu gördüm. arabadan inerek yanına gidip oturdum. Hiç bir şey sormadım az çok ne oldugunu tahmin ediyordum. kafasını omuzuma koydu,elimi tuttu. bir vakit sonra belli belirsiz bir sesle
-bitti. dedi o zaman anladım buraya neden geldiğini. cevap vermedim.
Birden doğruldu ve bana döndü. işte o zaman aklım başıma geldi. bu akşam konuşup halledecektim ne var ne yoksa bitecekti.
-Ahla. dedim tereddüt eder gibi.
Ahla...
Sadece bana bakıyordu,suratından bir şeylerin olduğunu anlıyordu. Sarp'ın bize geldiği günü hatırlıyor musun? Dedim birden. Şimdi olmazsa bir daha yapamazdım.
-Uygar lütfen. Onunla ilgili bir şey konuşmak istemiyorum,buraya neden geldiğimi iyi biliyor olman lazım.-onunla ilgili değil Ahla benimle ilgili.
-evet hatırlıyorum o halde.
-sana ne dediğini hatırlıyor değil mi? Yani şey benimle ilgili bilmediğin bir şeyler olduğunu söylemişti.
-Evet hatırlıyorum.
-uzun zamandır bunu söylemek için kendimle savaşıyorum Ahla,ne bok yiyeceğime bir türlü karar veremediğim için hep sustum senin beni bırakıp gitmenden korktuğum için sustum. hep sustum Ahla. ama şimdi beni bölmeden dinlersen sana anlatacağım. belki öyle olmayacak ama şimdi konuşmazsam hiç konuşamam. beni yargılamadan dinlemek için söz vermiştin hatırlıyor musun? Dedim tek nefeste. şöyle bir hafızasını yokladı ve evet anlamında kafasını salladı.
-Ahla ben Sarp'ı tanıyordum. sizin eve aymaral'a ders çalışmaya geldiğim de tanıyordum onu. benden istemişti sizi seni tanımayı benim bir can borcum vardı ve çaresiz kabul etmiştim. O gün sizin evden çıktığımda onun yanına gidip bittiğini söylemiştim,sana,size zarar vermeyeceğimi söylemiştim. bana senden hoşlanıp hoşlanmadığımı sormuştu. bende hoşlandığımı söylemiştim. senden çok hoşlanmıştım. Şuan da seni kaybedeceğimi bile bile bunu sana söylemek durumunda kaldım,dayanamıyorum Ahla sana yalan söylemek seni aldatmak bana göre değil,özür dilerim dedim.
Kafamı kaldırıp Ahla'ya baktığımda bana bakıyordu tereddüt eder gibiydi. elini kaldırdı ve sağ eliyle gözümün altını elinin tersiyle sildi,yok artık cidden mi ağlıyor muydum? Bu kadar mı çok sevmiştim bu kızı.
Ahla hafif bir tebessümle bana bakıyordu ne olduğunu anlamamıştım. Birden şevkatli sesiyle konuşmaya başladı.-bende ne zaman bu zaman gelecek diye bekliyordum açıkcası. bana anlattığına her şeyi biliyorum Uygar,taa ki beni sevdiğine kadar dedi kafasını eğerek.
Şok olmuştum,ne diyordu bu kız böyle.-Sarp? Sen? Nasıl ya?
-hihi beni hiç mi tanımadın şapşal,belki biraz saf olabilirim evet ama bizi götürdüğün bardan,evden ve ailenden hepsinden haberim var.
-Sen şimdi bana kızmadın mı? Diye sordum bir anda.
-kızdım. hemde çok. ilk öğrendiğimde gırtlağına yapışmak ağzını burnunu dağıtmak geldi içimden,sonra ah bu çocukcağız narin o Tatli suratına vurulmaz dedim.
Bu akşam ikinci kez şaşırıyordum. Ama biraz daha zorladım-demek narin ve tatlı suratliyim?
-valla uygar bohta çıkabilir güvenemiyorum.
Deyip kahkaha atmaya başladı o gülünce bende ona eşlik etmeye başladım. Onu böyle gülerken görmek beni mutlu ediyordu.
-Ne zamandır biliyorsun?
-Neyi?
-sana anlattığımı ve şey senden hoşlandığımı?
-biliyorum işte bir önemi yok.
-ahla o zaman neden hiç bana gelmedin? Madem biliyordun. deli cesareti değil mi sordum işte.
Biraz durdu düşündü ve cevap verdi.-Sana emin olmadan gelemezdim,seni kırmak olmazdı. yaptığın onca seye rağmen olmazdı. dayanamazdım ondan gelmedim. madem geçmişe gittin bende gideyim ama doğrumu olur bilmiyorum ki, Bize ders için geldiğinde koltuktan düştüğüm zaman gülmüştün hatırlıyor musun? İşte o zaman aha demiştim çocuğa bak ne tatli gülüyor,sonra o kadar işin içinde bu tarz işlere vakit ayıramayacağıma karar verip, kendimi geri çektim,sonrası malum zaten. belki de iyi olmuştur böyle olması. baksana burada sen ben ve yıldızlar. dedi
Duymak istediklerimi bana veriyordu bu akşam ciddi anlamda bitmeyen geceydi. belki Sarp olmasaydı daha iyi olabilirdi. diye düsündüm bana ihanet etmişti. ondan hoşlandığımı söylediğim halde Ahlaya gitmişti,İnat ve intikam uğruna her şeyi yakmıştı. Ama asıl zaman gelecekti,o zaman.-Ahla peki umut var mı?
-Ben şuan bir şey diyemem...
-Ahla lütfen...
-Uygar,biraz zaman geçsin toparlanayım,o zaman tekrar konuşuruz çok yorgunum ve canım yanmaya başladı,hem Aymaral da merak etmeye başlamıştır. hem saat kaç oldu ki?
-Saat 04.30 a geliyor,hadi kalkalım. ama kalkmadan bir şey diyeceğim Ahla,
Ona doğru döndüm ve Ben seni hep severim hiç üzmem ve hep beklerim dedim.
Ayağa kalktım Ahlayı kucağıma alıp,arabaya götürdüm,hızla geldiğim yolu yavaşça dönmeye başlamıştık,Ahla uyuklamaya başlamıştı, bu akşam söyledikleri bana yeter de artardı beklerdim ben onu,isterse ömrümün sonuna kadar beklerdim.ARKADAŞLAR OKUL NEDENİYLE HİKAYEME ARA VERMİŞTİM ANCAK TEKRAR YAZMAYA BAŞLADIM,KUSURA BAKMAYIN. BUNDAN SONRA DÜZENLİ OLARAK GELECEK BÖLÜMLET ŞİMDİDEN HEPİNİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM UMARIM BEĞENİRSİNİZ.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA AŞK -DÜZENLENİYOR-
Acción"Gidemezsin."Dedi adam."Bu kadar kolay değil öyle arkanı dönüp çekip gitmek.Eğer arkanı döneceksen,her şeyi göze alarak dön ve git!Ama unutma,gitsende bırakmayacağım.Attığın her adımda,aldığın her nefeste,gölgende bile peşinde olacağım." ~ Doğru söy...