Doğaüstü Oda Arkadaşlarım

"Yok edilmen gerek!"

Savaş henüz ateşlenmeye başlamıştı ki Lea ancak kaçabiliyordu. Isaac etrafı yakıp yıkmaya devam ederken karşı koymak için zaman bile bulamıyordu genç peri.

Ona bağırmak istedi fakat illüzyonun kraliçe tarafından kontrol edildiğini hesaba katarsa pek işe yarayacağını düşünmedi. Güçlerinin tamamını kullanmak geçti aklından fakat sonuçta hala labirentin içindeydi. Etrafındaki kişiler zarar görebilirdi. 

İllüzyonu yok edemiyorsa ondan kaçmanın bir yolunu bulmalıydı. Etrafta koşuşturmaya devam ederken malikanenin arka bahçesine yönelmişti. Labirentten buraya ilk geldiğinde kendi odasında bulmuştu kendini. Eğer oraya dönebilirse belki bir yol bulabilirdi. Fakat zamana ihtiyacı vardı. 

Leonard'ın ona son günlerde öğrettiği garip bir sihir geldi aklına, eğer kendisinin bir illüzyonunu yaparsa ve çoğalma sihrini kullanırsa, onları kontrol edemese bile kafasına buyruk ortalıkta koşan yüzlerce Lea olacaktı. Isaac'in ve diğerlerinin kafasını karıştırmaya bir süre yeterdi.

İllüzyonlarını ortalığa saldıktan sonra hızla yukarıya çıktı. Bahçeden gelen patlama sesleri küçük sarsıntıları takip ediyordu. Isaac'in acı içindeki yakarışlarını duymak gittikçe dayanılmaz hale geliyordu. 

Odasına vardığında her ihtimale karşı odaya bir koruma sihri yaptı. Derin bir nefes aldı. 

"Peki, sakin olmam lazım" Odanın içinde volta atmaya başladı, odasındaki her şeyi inceliyordu fakat hepsi normaldi, eskiden bıraktığı gibi duruyorlardı. 

Bir bilmece, bir bulmaca olmalı, diye geçirdi içinden, periler akıl oyunlarını severdi.

Şu an Leonard'ın gücü olsaydı, gerçeklerin arkasını görerek illüzyondan çıkmayı başarabilirdi. Normalde yapması bu denli güç bir şeyin bir zamanlar kardeşine altın tepsiyle sunulması onu biraz sinirlendirdi. 

Tabi ki bunu yapmak için bir sihir vardı fakat oldukça karmaşıktı, Lea ise peri akademisinde pek başarılı olamamıştı. 

"Buldum!" diye bağırdı odanın içinde dört dönerek. Eğer burası malikanelerinin birebir aynısıysa, Leonard'ın odasında peri akademisinden kalma kitaplar olmalıydı. O kitapların birinde mutlaka bir illüzyonun nasıl yok edileceği ile ilgili bir şeyler yazıyor olmalıydı. 

İki elini havaya kaldırdı ve aklında Leonard'ın odasını canlandırdı, ellerini bedeninin üzerinden geçirip havaya savurduğunda kendisini kardeşinin odasında buldu. Normalden daha az dağınık görünen odada zaman kaybedemeyeceğinin farkındaydı, 

"Bilgi ruhlar ve antik güçler, bana bulmam gerekeni ışıkla gösterirler!" dedi parmaklarını şıklatarak, bir kaç saniye bir şey olmadı fakat Leonard'ın kitaplığındaki bir kaç kitap hafifçe parıldamaya başlamıştı. 

Kitapları hızlıca gözden geçirdikten sonra aradığı şeyi buldu, Giriş Seviyesi için Işık Oyunları.

Kitapta hızlıca gezinmeye çalışırken birden ortamdaki sessizlik bozuldu ve odanın kapısı parçalanıp içeriye bir kaç tane sahte Lea savruldu. Zavallı illüzyonlar birer birer yok olurken içeriye siniri bir gram bile geçmemiz olan Isaac girdi, bu sefer yanında arkadaşları da vardı ve Lea'yı kucaklamak için burada olmadıkları oldukça açıktı. 

Bu sefer Lea önce davranıp ışık bağı ile hepsini bağlamıştı, nitekim bu sihir Isaac için fazla zayıftı. Diğerleri oldukları yere saplanırken Isaac kolayca ışık bağlarını yakıp Lea'nın üzerine atladı. Oğlana karşı koymaya çalışırken kitabı elinden düşürdü. Isaac Lea'yı bileklerinden tutarak duvara yasladı ve bu süreçte bir kaç aile fotoğrafı yere düşerek parçalandı.