Cemal ,Erva'nın tir tir titrediğini hissedebiliyordu.Amacı da Erva'yı korkutmaktı.Cemal'in, Erva'yı öldürmeye niyeti yoktu.Ama Atakan'ı öldürmeyi kafasına koymuştu.Bu talimat Patronu olan ve aynı zamanda Atakan'ın babasının sağ kolu olan Buğra'ydı.Cemal tabi yandan da Erva'ya yapacağı planları düşündü.Atakan'la hesaplaşmasından sonra onu öldürecek, böylelikle hem intikamını almış olacak hem de Buğra'nın gözüne girmiş olacaktı.Cemal iyice yaklaştığında yüzü iyice gözükmeye başladı.
"Buradayım Atakan!" Cemal,Atakan'a yaklaştı ve telefonunu uzattı.O sırada ise Erva'nın gözleri kapalıydı ve için için dua ediyordu.Atakan telefonun ekranına baktı ve gördüğü manzara karşısında kaskatı oldu.Cemal ,Atakan'ın canını,kanını ,çocukluk dostu olan Eren'i kaçırmış ve işkence yapıp kayıt altına almışlardı.Atakan bu sefer normalinden daha çok sinirlenmişti.
"Lan... lan sen bunu nasıl..." Erva konuşunca sözleri yarıda kesildi Atakan'ın.
"Atakan , yani Atakan Bey , lütfen çıkalım.Kim bu adam?Siz bu adamı nereden tanıyorsunuz?" dedi.Erva tam o sırada gozlerini açtı ve karşında Cemal'i görünce gerçekten çok şaşırdı.
"Cemal amca? Sen ... Sen mi bu hale soktun bizi ? Neden yaptın böyle bir şey? Atakan Beyle senin alakan nedir? Hiçbir şey anlayamıyorum." Atakan konuşmuştu o sırada.
"Hiçbir şey sandığın gibi değil Erva"
"Nasıl sandığım gibi değil? Ne sanmışım ben? Siz ne işler çevirdiniz de biz bu hallere düştük?"
"Bunu sevgilin olacak Atakan itine sor Erva" dedi Cemal.
"Bu işe Erva'yı karıştırma ,onun hiçbir suçu yok . Onu bırak işimiz seninle ." dedi Atakan.
"Çevrende kim varsa hepsini yok edeceğim Atakan.Bu yaptıkların yanına kâr kalmayacak! " dedi ve Atakan'ın kulağına eğilip sessiz bir tonda ;
"Ve ilk olarak Erva'yla başlamaya ne dersin ?" dedi.Cemal'in sozleriyle ,Atakan onu öldürmeye and içmişti adeta.
Atakan'ın canına tak etmişti artık.Gizliden gizliye çözdüğü elinde ki ipleri çıkardı Cemal görmeden.Erva'ya baktığında şaşkın şaşkın bulunduğu durumu kavramaya çalışıyor gibi duruyordu.Atakan yavaş yavaş ayağıya kalmaya başladı.Cemal ise kapının önüne telefon konuşmaya gitmişti.Atakan ise bu firsattan yararlandı ve Erva'nın elinde ki ipide çözdü.Erva böylelikle ayağıya kalktı.Atakan o sırada Cemal'in telefonunu kapatmaya yakın olduğunu sesinden anladı.Erva 'ya ;
"Erva, Cemal geliyor.Buradan hemen çıkmamız lazım."
"Buradan çıkamayız."dedi Erva camı işaret ederek .Atakan, Erva'nın olduğu yere geldi ve gerçekten de çıkış yoktu.Cemal'in adamları vardı.Her yere adam dikmişti o pislik.Atakan ne yapıp ne edip bir çıkış yolu bulmalıydı.Yoksa Cemal Erva'ya kötü şeyler yapabilirdi.Düşüncesi bile kötüydü.Gerçi Atakan buradayken hiç birşey yapamazdı.Erva tekrardan yere çökmüş
"Nasıl çıkacağız?Bizi öldürecekler Atakan bey ." dedi .Atakan Erva'nın söyledikleri duyunca yanına vardı ve Erva'nın önüne çömeldi.
"Hayır Erva öyle bir şey olmayacak .Buradan çıkacağız." dedi ve telefonunu eline aldı.Adamlarından birini aradı.Telefonu şükürler olsun ki çekiyordu.
"Salih diğerlerini de topla sana atacağım konuma gel.Ama dikkat et Cemal'in adamları burada.Çıt çıkarmayın.Buranın arka çıkış kapısı sanırım.Biz buradan çıkacağız.Ben Erva'yı evine götüreceğim.Siz gerisi halledersiniz."
"Tamam reis."dedi ve telefonu kapattı.
Atakan ,Erva'yı kolundan çekiştirerek çıkarmaya çalıştı.Erva'nın bu kadar sık tutmadan canı yanmış olacak ki yüzünü buruşturdu.Kolunu Atakan'ın elinden çekmek için debeleniyordu, ama nafile.Kas yığını olan Atakan'dan kolunu çekmek imkansızdı.Erva,Atakan'a 'bırak kolumu' dercesine bakış attı.Ama Atakan umursamadı ve çıkış kapısına vardılar.Atakan adam var mı diye bakmak için kapıyı açtı.Erva'ya döndü.
"Sen burada kal .Ben birileri var mı diye bakacağım.Hiçbir yere ayrılmıyorsun ."
"Bende geleceğim."
"Erva!Sen burada bekle dedim.Birşeyi de ikiletme "
"Korkuyorum."
"Hemen geleceğim."
"Peki tamam." Atakan, Erva'nın söylediği cümleyle dışarı çıktı.Erva'da kimseye görünmemek için gizli bir yer buldu ve oraya çömeldi.Artık yorgunluktan bitap düşmüştü.Oracıkta kendini karanlığa teslim etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kum Tanesi
RomansaAllah der ki kimi benden çok seversen onu senden alırım. Ve ekler onsuz yaşayamam deme seni onsuz da yaşatırım. Ve mevsimler geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, sabrın taşar, canından çok saydığın yar bile bir gün el olur. Aklın şaşar, dostu...