Oda Arkadaşım
Bölüm 28~
Otele geldiklerinde babası konuşmak istedi ama reddetti. Kimseyle konuşmak istemiyordu. Sadece annesinin şefkatine ihtiyacı vardı. Şimdi ona iyi gelecek tek kişi sadece rüyalarda gördüğü annesiydi. Odasına geçip yatağın üzerine oturdu, çekmecesinin üstünde duran annesinin resmini alıp konuşmaya başladı. Anneler ölmezdi şu an yanında olduğuna ve kendisini duyduğuna emindi İlgar.
"Olmadı annem cennetten gönderdiğin melek bana sahip çıkmadı. Hep bekledim anne beni seveceği, bana güveneceği günü bekledim. Umutla bekledim onu anne. Ama yine olmadı. Hayallerimin sonu hep su oldu, hep duvara tosladım anne. Kalbim sahipsiz kaldı şimdi o da benim gibi yetim mi oldu anne?"
Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. Yüreğindeki ağrı ne yaparsa yapsın hafiflemiyordu. Gözlerinden fütursuzca firar eden iki damla yaşı hızla sildi. Annesi onu böyle görmemeliydi. Gözyaşlarını ne kadar saklamaya çalışsa da kalbindeki acı yüzünden okunuyordu. Parmaklarını gözlerine bastırıp yaşların akmasına engel olmaya çalışıyordu ki yanağında küçük bir temas hissetti. Birine anlatsa kafayı yedin diyeceğine emindi. Annesi gelmişti, hayali de olsa buradaydı işte. Odasını bir anda gül kokusu doldurunca daha fazla tutamayıp serbest bıraktı hıçkırıklarını. Gözlerini açıp bakışlarını yan tarafa çevirdi görmüyordu ama annesinin yanında oturduğunu hissediyordu.
"Gerçek diyor sürekli gerçeklerden bahsediyor. Neden anne yoksa hayellerde mi öldü? Hayır bu defa yalan söylemeyeceğim hiç iyi değilim anne. En son ne zaman güldüğümü unuttum. Ben böyle bir hayatı kabul etmiyorum! Sevemeyeceksek neden atıyor kalbimiz? Sarılamayacaksak neden kolllarımız var? Sarılmayı özledim anne... En çokta sana sarılmayı."
••••••
Menesse karanlık odada yatağında tek başına otururken Güneş ve Demir girdi içeri hiçbir şey söylemeden yanına gidip sıkıca sarıldılar.
"Keşke uzaklara gidebilsem. Özgürce nefes aldığımı hissedebilsem bir kez. Kimse dur demese bana arkama bakmadan koşabilsem, bağırabilsem... İçimden gelen kelimeler boğazıma takılmasa. Kimseyi değil bir defalık bile olsa kendimi düşünebilsem."
Boğazındaki düğümü yutkunup derin bir nefes aldı. Canının yanacağını tahmin etmişti ama bu denli bir acı hayal bile edemezdi. İlgar'ı tamamen kaybetmiş olma düşüncesi aklına geldikçe beyninden vurulmuş gibi sarsılıyordu vücudu. Demir ve Güneş sözünü kesmeden dinliyordu kendisini.
"Korkmadan... Yarın ne olacak diye korkmadan uyuyabilsem bir gece de. Biliyorum kolay değil mutlu yaşamak ama en azından imkansız olmasa. Hayatım boyunca hep başkaları üzülmesin dedim. Annem üzülmesin, babam üzülmesin, İlgar üzülmesin ama günün sonunda yine suçlu ben oldum yine üzülen ben oldum." Çaresizlik dolu bakışlarla baktı dostlarına Menesse. Yıkıldığı, büyük bir yükün altında ezildiği belliydi.
"Babana kızıyorsun ama sen de onların yerine karar veriyorsun Menesse. İlgar ben yanındayım derdine de sevdana da varım diyor ama sen onu itiyorsun." Ses tonunu sakin tutmaya gayret ederek konuştu Güneş.
"Menesse çok az bir zaman tanıyorum İlgar'ı fakat... o seviyor seni. Ve sen derdin hep... Sevgi ilaçtır her acı da kullanabilirsin diye."
"Ameliyat olacağım belki de felçli kalacağım. Bunu ona yapamam."
İçinde hissettiği duygular pek de sağlıklı değildi. Büyük bir his şu an İlgar'ı arayıp 'Pişmanım boşanmak istemiyorum.' de diye baskı yapıyordu. İmkansızlıklarını hatırlamalı bir an önce bu duygudan kurtulmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ODA ARKADAŞIM
Romance✨Wattpad RomanceTR okuma listesinde. Biraz kendi hayatımı kattım. Biraz yaşayamadıklarımı biraz da yaşamak istediklerimi... Zor bir hayat yaşayan Menesse ve İlgar'ın hikayesi bu. Tüm zorluklara rağmen ayakta kalanların hikayesi. Serabral Palsi ha...