(MULTİMEDİA): YİĞİT
Her zaman lanet ederek uyandığım Pazartesi gününe bugün gayet mutlu ve heyecanlı bir şekilde uyandım. Malum bugün iş görüşmem vardı. İş görüşmelerine ya da o tarz ciddi mekanlara gideceğim zaman gereğinden fazla heyecanlı olurdum. Saati kurduğum vakitten daha erken uyandığımı görünce tekrar uyumaya çalıştım ancak bu bir türlü mümkün olmadı, ben de mecbur yavaştan oyalanmaya başladım.Yavaş yavaş ayağa kalktım, terliklerimi ayağıma geçirdim, yatağımı da özenerek topladım. Odama çeki düzen verdikten sonra soluğu banyoda aldım. Duş almanın vermiş olduğu rahatlık ve çikolata kokulu duş jelimin etrafa yaydığı hoş kokuyla mayışmış bir şekilde duştan çıktım. Dün akşamdan seçmiş olduğum kıyafetlerimi giyinerek , makyajımı da yapıp en son aynadaki görüntüme bakarak evden çıktım.
Evden hemen çıktığım için kahvaltı yapmak aklıma gelmemişti. Acıktığımı hissettiğim sırada yolda denk geldiğim bir pastahaneye girerek iki poğaca ve sıcak bir bardak çayı hızlı bir şekilde mideme indirdim. Parayı ödeyerek dışarı çıktım ve yoldaki taksiyi çevirerek bindim. YELİZden almış olduğum adresi not ettiğim kağıdı öne doğru eğilerek şoföre uzattım. Şoför hareket ettiği an arkama yaslanarak yolculuk etmeye başladım. Uzun bir yolculuğun sonunda araba yolun kenarında durdu. Doğrulup kendime çeki düzen verdim ve ücreti ödeyerek arabadan indim. Bir kaç adım sonunda büyük bir holdingin önünde durdum.
Dakikalardır önünde durduğum, neredeyse göğe doğru yükselmekte olan holdinge doğru şaşırmış bir şekilde bakıyordum. Hala inanamıyordum ne yani CVmi yollayıp görüşmesine geldiğim holding Türkiye'nin modada bir numarası olan ONAR Holding miydi? Hani şu önünden dahi geçemeyeceğin , sadece hayallerinde yer edinebilecek yer? 'Sana inanamıyorum YELİZ ya hem burda çalıştığını söylememişsin bide üstüne buraya geleceğimi benden saklamışsın.'
Saatin ilerlemiş olduğunu farkederek otomatik kapıdan içeri giriş yaparak ilerlemeye başladım. Bekleme salonu yazan yerdeki kalabalığı farketmemle soluğu oraya aldım ve bekleme salonunda sıramın gelmesini beklemeye başladım. Zaman geçtikçe heyecanımın üstüne daha da çok heyecan katıyordum. 'Ne kadar da kalabalık burası yahu sanki İstanbul'un yarısını çağırmışlar.' diye düşünürken, 'Sıradaki 4kişi lütfen' diyen kadının sesini duymamla ayaklandım ve görüşme yapılan salona ilerledim. Kapıdan içeri girdiğimizde direk değerlendirme yapan adamların masasıyla karşısındaki sandalyeler göze çarpıyordu. Yavaş adımlar atarak, görüşmeyi yapan adamların karşısına dizilmiş olan 4 tane tekli sandalyelere 3 kadın 1 erkek şeklinde sırayla yerleştik. Ellerindeki dökümanlara göz gezdirerek soruları sormaya başladılar.
- Bay K ?
- Evet
- Sizce iyi bir liderlik nedir?
- Sanırım iyi liderlik ; örneğin kibirli olmamak, alçak gönüllülükle öğrenmeye devam etmek ve başkalarını kendisi kadar önemsemek.
- Siz ne düşünüyosunuz Bayan M?
- Üniversite yıllarımda her zaman zorlukların peşinden koştuğum söylenebilir. Öğrenci toplu hizmetlerinde gönüllü çalıştım. Öğrenci başkan yardımcılığı yaptım. Liderliğin gerçek anlamı hakkında düşünebileceğim pek çok fırsatım oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLİN
RomansSadece başkaları tarafından ona sunalan hayatı yaşamak zorunda kalan bir genç kızın.. Hayattan ümidini kestiği sırada zoraki bir durum sonucu sonunda mutluluğa eriştiği bir hayatın hikayesi... [ - Yaşanmış gerçek bir olaydan esinlenilmiştir. - ] N...