Hoseok tavanı izliyor ve düşüncelerini geri plana atmak adına büyük bir çaba sarf ediyordu.
Başarısızdı...
Bugün o bir anlık cesaretle yaptıkları, kendine en sonunda itiraf ettiği hisleri... Öyle ani ve yoğun bir şekilde doluşmuşlardı ki içerisindeki bu bir ağırlık onu rahatsız ediyordu ve uykusuna engel olan şeyde bu ağırlıktı ya zaten.
Taehyung hakkında kafasında çok fazla soru işareti vardı. İlk tanıdığı o tatlı çocuk ve şimdi ki bu arsız tavırları olan kişi öyle zıttı ki. Bir şeyler farklıydı. Hoşlandığı çocuk hakkında bir şeyler içini kemiriyordu ve Hoseok'un tereddütler yaşamasına sebep oluyordu.
Taehyung'taki bu farklılıklardan öte Hoseok kendi içindeki bu yeni yeni oluşan hislere de anlam veremiyordu. Aşkı hep geri planda bırakmayı seçen kendisi şimdi bu denli kısa bir sürede resmen 2 yıldır sıra arkadaşı olan insanın kıskacına kapılmıştı.
Bu denli hızlı gelişen olaylarda kendisi bile öyle acemice ve ne yapacağını bilemez haldeydi ki. Onun aksine Taehyung'un bu rahat tavırları...
Cidden Taehyung ile alakalı aklını karıştıran bu fikirleri öğrenmeliydi. Ama hayır ona sorarak değil, kendisi araştırarak ve görerek.
***
"Günaydın." Taehyung yanına oturan bedenin gözlerinden uyku aktığını fark etmişti. Anlaşılan gece boyunca uyuyamayan bir kendisi değildi.
Bara gitmek yerine tüm gece boyunca içkisini odasında içmiş ve bir paket sigara bitirecek kadar da ileriye gitmişti. Sabah bir duş alıp buraya gelmek fazlaca zor gelse de Hoseok'u görmek isteyen tarafı o denli ağır basınca haliyle buraya gelmişti işte.
"Günaydın." Hoseok ona baktığında donuk bakışlarına pırıltılar doluşmuştu. Saçları gözlük camlarına uzanacak şekilde uzamış ve dudakları dikdörtgen şeklini almıştı kocaman gülümsemesi sayesinde. Bu Hoseok'u da gülümsetti.
Dün gece ki Taehyung hakkındaki tereddütleri de, korkuları ve hisleri hakkındaki endişeleri de uçup gitti.
Taehyung ise ona yanaştı. Hoseok'un hisleri konusunda emindi ve dün ona karşılık vererek kendisi de boş olmadığını belli etmişti. Şimdi sınıftakileri umursamadan onu öpse?
Hoseok ise aklından geçeni anlamış gibi elini Taehyung'un yüzüne kapatıp kafasını geriye iteledi. Bu Taehyung'un homurdanmasına sebep olmuştu.
"Cidden mi? Şimdi de köşe bucak kaçarak bir ilişki mi yaşayacağız?" bu söz Hoseok'un kahkaha atmasını sağladı.
"İlişki? Birbirimize hislerimizi açmamışken mi? Hem sen... Nasıl oluyor da bu denli çabuk kabullenip bir ilişkiden söz edebiliyorsun?" Taehyung'un bu hızlı kabullenişi çok garip değil miydi?
"Senin ne kadar süredir hislerin var ki?" kaşları havalandı Taehyung'a yan yan bakarken. Taehyung ise dudaklarını birbirine bastırıp sadece omuz silkmekle yetindi.
Ofladı ve önüne döndü. "Havalarda iyice soğuyor ha. Mart ayı geldi sayılır." Hoseok atkısını çıkartıp sıranın altına tıkıştırırken konuştu.
"Aynen öyle." Taehyung dışarıya baktı. Karlar erimişti ama o keskin soğuk hala devam ediyordu. Kollarını göğsünde kavuşturdu ve mırıldandı. "Uzun zamandır bir şeyler yapmıyoruz. Okul sonrası gezsek mi?" Taehyung'tan gelen bu teklif onu epey bir şaşırtmıştı.
Önce onun önünde bitmeye yakın olan test kitabına sonra da Taehyung'un gözlerine baktı. "Olur tabii." şaşkınlıkla mırıldandı ve sonra tebessüm etti. Onun hakkında biraz daha bilgi edinmek adına baş baş vakit geçirmek daha iyi olacaktı.
Sevgili değillerdi ve böyle basit bir hoşlantıdan dolayı da onunla sevgili olmazdı. Henüz... Hem Taehyung hakkında kafasını kurcalayan bunca şey varken asla.
"Ne yapacağız peki, aklında bir plan vardır herhalde?" Taehyung kollarını sıraya yaslayıp alt dudağını aşağıya sarkıttı. Bu hareketi Hoseok'un bakışlarının dudaklarına doğru inmesine sebep olurken kendisini yutkunurken buldu.
"Planım yok ama sen beni her an yiyecekmiş gibisin bu konuda eminim!" Taehyung'un gür kahkahası derse 1 dakika varken iyice kalabalıklaşmış sınıftaki herkesin onlara bakmasına sebep olurken sadece sınıftakileri değil kapının yanından geçenlerin de dönüp bakmasını sağlamıştı.
Hoseok insanlara bakarken bakışları dışarıdaki bir beden ile bir süre kesişti ve giden beden yan bir gülüş sunup oradan uzaklaştı. O da kimdi?
Üzerinde fazla durmayıp Taehyung'un omzuna vurdu. "Salak mısın megafon vereyim bir de istersen?" azarlamasına rağmen o da gülüyordu.
"Neyse buluruz bir yer. Ama bil ki hislerimden emin olana dek ve senin hislerini anlayana dek arkadaşız. Sırnaşmak yok Taehyung!" Taehyung elini onun omzuna koydu. Bu teklif hiç hoşuna gitmemiş olsa bile onu zora sokacak bir şey yapmayacaktı. Bu yüzden kabullenmekle yetindi.
Bu esnada telefonu sıranın altında titremişti.
Telefonu almak adına Hoseok'un omzundaki elini istemeye istemeye çekti ve sıranın altına götürdü.
Tanımadığı bir numaradan gelmiş olan mesaj kaşlarının çatılmasına sebep oldu.
+082**** : Yanındaki kişi seni ne kadar iyi tanıyor, Kim Taehyung? (08.31)
Acaba Hoseok'un bir süre göz temasında bulunduğu kişi kim? Kurgu için önemli birisi mi, öylesine biri mi?
Ya da o mesajı atan kişi?
O kişi ya da kişiler Bts üyesi mi olmalı? Bunun hakkında cevap yazarsanız ona göre yol izleyeceğim. Şimdiden teşkürlerr
Entrika is coming jjdjdjd
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wild & Dope :: VHope - YoonKook ✔
Fanfiction'Okulumuzun inek öğrencisinin, barlarda sabahladığını asla tahmin edemezdim.' [Bir Dope ve Wild Serisi harmanlanmasıdır.] ||25.08.2018||