Lady Gaga - BadRomance ile okumanızı tavsiye ederim. Hele ki bir de sözlerine bakın bence jdjdj
"Kapıyı açıp beni büyük bir zahmetten kurtardığın için teşekkür ederim beyaz sütlü çikolatam." Jungkook büyük bir zevkle önünden oturma odasına ilerleyen bedenin kalçalarını izlerken mırıldanmıştı.
"Pekala düşündüm de seni bir dinlemeliyim değil mi?" Jungkook'a kafasını çevirip onun baktığı yeri fark edince göz devirdi.
"Ya da vaz mı geçmeliyim." sesini bir tık yükselttiğinde Jungkook bakışlarını onun yüzüne çıkarttı ve tebessüm etti. "Vazgeçme birtanem." yanına gelip kolunu omzuna attı ve yan bir gülüş sundu.
Yoongi sabır dilercesine iç çekti ve oturma odasının kapısını iteleyip tekli koltuğa bıraktı bedenini. Sırf yanına oturmasın, sırnaşmasın diye bunu yapmıştı.
Ama Jungkook onu her daim şaşırtıyordu. Oturduğu koltuğun koluna oturmuş kocaman gülümsemesi ile kendisine bakarken iç çekti.
Ne değişik çocuktu ama. Birdenbire nereden çıkıp gelmişti. Uğraşmak istemiyordu bir velet ile.
Karşıdaki L koltuğu gösterdi. "Oraya geçsene." mırıldandığında Jungkook omuz silkti. "Kalkta seni kucağıma oturtayım!" kıkırdanmaya başladığında Yoongi bunu hiçte komik bulmamıştı.
Yakışıklı çocuktu evet ama insana güven vermiyordu. Böyle gevşek tavırları bir insanda nasıl güven uyandırabilirdi ki?
"Keser misin bu durum hoşuma gitmiyor." Jungkook umursamazca elini onun yumuşacık gözüken tutamlarına daldırdı ve okşamaya başladı. "Benim hoşuma gidiyor ama." içinden 'bencil' diye geçirdi ve dayanamayıp ayaklandı.
Jungkook kafasını kaldırıp ayaktaki bedene baktı. "Rahat bir tip olduğum için sevgimin basit ve kısa sürede bitecek türden olduğunu düşünüyorsun. Sana güven vermiyorum ve benden gram hoşlanmıyorsun. Ama her şeyden öte aklında başkası var değil mi?" Yoongi kaşlarını çattı. Bu da nereden çıkmıştı? Öyle bir şey yoktu ve neden Jungkook'un son cümleyi söylerken ki ses tonu fazlaca kırık çıkmıştı?
"Hoşlandığım biri mi varmış? Benim bile yeni haberim oldu." pervasızca omuz silkip ondan uzaklaşmak adına L koltuğa geçti ve uzandı.
Jungkook heyecanla gülümsedi. "Ee bir engel de yok. Hislerimin ciddiyetini de biz sevgiliyken anlarsın. Hadi sevgilim ol." bir çocuk gibi masum tavırlarının altında bir şeytan saklıydı Jungkook'un. Bunu anlamamak imkansızdı.
Jungkook dizleri üzerinde yere çöktü ve uzanan bedenin yanağına elini yasladı. Yoongi doğrulmak adına hamle yapınca durdurdu. "Ben aptal değilim. Ama sen körsün. Seninle konuşmak adına nasıl hevesliyim. Ne var bir şans versen?" inatla devam ediyordu ve buna rağmen Yoongi'nin fikri değişmeyecekti.
Yanağındaki eli ittirdi ve doğruldu. "Görüyorum da boşa eve davet etmişim. Git artık. Cidden kendine başka eğlence bul çocuk. Ben eğlenebileceğin biri değilim!"
Jungkook bu laflara rağmen asla surat asmıyor aksine bir kelimeyi cımbızla seçip yine istediği yere konuyu getirmeyi başarıyordu. "Eğlenmeyiz o zaman evleniriz!" Yoongi ayaklandı ve yerdeki bedenin kolundan tutup ayağa kaldırdı.
"YAH YOONGİ GİTMEM." Kendisini odadan dışarıya itelemeye çalışan bedenin kolunu bir anda tuttu ve sırtını duvara yapıştırdı. "Zeki birisin Yoongi." fısıldadı. "Ve ben zeki insanlara bayılırım."
Yoongi bakışlarını hızla kaçırdı ve bedeni dibindeki bedenin varlığını reddetmeye çalıştı aklınca. "Ben aptalın tekiyim. İnan bana." Jungkook omuz silkti. "O zaman bir aptalı seviyorum artık." Yoongi kafasını kaldırıp kendisinden uzun ve iri olan bedenin gözlerine baktı.
"Boşa uğraşıyorsun. İnan bana gay bile değilim." buna asla inanmazdı. Peşinde o kadar koştururken de diyebilirdi bunu değil mi?
"Yalan söylemene gerek yok canım. Hem gay değilsen mesela, ben Yoongiseksüelim sende Jungkookseksüel olursun nasıl fikir?" sırıtırken gözlerindeki parıltılarla Yoongi'nin yüzünü izliyordu.
Yoongi'nin deliye dönmeyeceğini bilse şuan dudağına yapışır bir öpücük çalardı. Aslında iyi fikirdi. Çocuk nefes alsa bile kızacak kıvamdaydı zaten.
"Yoongi bak kuş geçiyor!" Jungkook heyecanla sağ duvarı işaret parmağı ile gösterince Yoongi oraya bakmıştı ve Jungkook bunu fırsat bulup dudaklarını dudaklarına bastırdı ve geri çekildi.
Yoongi kan beynine sıçramışçasına dizini bacaklarının arasına geçirince acıyla inledi ve elini oraya götürüp tutarken kahkaha attı. "Sen cidden aptalmışsın!" acıyla kıvranırken bile kahkaha atıp durumla eğlenebiliyordu. Ne tür bir deliydi.
Yoongi iki büklüm olmuş bedeni kapı dışarı ederken Jungkook bağırdı.
"MİN YOONGİ HADİ SENİNLE KÖTÜ BİR ROMANTİZM YAZALIM!" Kahkaha attı ve bacakları arasındaki acı azalınca doğrulup daha sesli bağırdı. "MİN YOONGİ'Yİ ÖPTÜM!" Yoongi kapıyı yüzüne çarpmış ve komşuların duyup duymamasını umursamadan kapıya yaslanarak bağıran bedeni dinlemişti.
"Akli dengesi bozuk bunun." yüzünde istemsiz bir gülümseme belirdi. Delinin tekiydi ama cidden zekiydi. Ya da belki... Yoongi fazla aptaldı.
Dışarıdaki bedenin seslerini hala duyarken mutfağa gidip pencereyi açtı. "Defol artık. Tüm mahalleye yeterince ilan ettin. Biraz daha burada durursan o zaman çükün sönene dek basarım!" Jungkook yere çok yakın olan pencereye koşarak yaklaştı ve dediklerini duymamışçasına konuştu.
"Bir daha öpebilir miyim?" parmak uçlarında yükselip bir nebze yüksekte kalan bedenin dudaklarına doğru ilerlerken yüzüne pencere sertçe kapatılmıştı. Burnunun acısıyla kıvranmaya başladığında fısıldadı. "Aşk uğruna öleceğim."
I-ıııııJungkook daha çooook engel yemeli değil mi jdjdjdjdsmuttancaydımsoriiiğ
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
