}5{

15.7K 1.3K 434
                                        

Gözlerini Jungkook'un derinlemesine bakan gözlerine dikmişti Taehyung. Bugünkü ilk derste deney laboratuvarına inmişlerdi. İkişerli eşleşip mikroskoptan doku inceleyeceklerdi. Bay Yang'ın eşleşin emrinden sonra gözleri buluşmuştu Taehyung ve Jungkook ikilisinin. Birbirlerini seçmek istiyorlardı lâkin çoktan Jimin ve Yoongi yanlarında bitmişti.

'Ben Taehyung'layım.'

Jungkook'un kendinden emin sesi Taehyung'un duraksamasına neden olmuştu. Fazla cesurdu,fazla aceleciydi. Onu öptüğü gecenin devamı canlandı birden aklında. Bu geceyi yaşanmamış sayıp dostluklarına devam etme kararı almışlardı. Böylesinin daha uygun olacağını söylemişlerdi.

'Bir kaplumbağadan farksızsınız. Size acele edin dedim,yerlerinize geçin!'

Bay Yang'ın emirleri son hız devam ederken Jimin'in şaşkın bakışları arasında Jungkook partnerinin karşısında ayağa kalkmıştı. Taehyung ve Yoongi'nin masasına geldiğinde Yoongi'ye baktı.
Yoongi ne istiyorsun dercesine tek kaşını kaldırmıştı.

'Jimin ile eş ol. Ben Taehyung'layım.'

'Siktir git Jeon.'

Yoongi'nin umursamaz tavırlarına bakılırsa Jungkook'un uğraşması gerekecekti. Lâkin pes etmeye niyeti yoktu Jungkook'un. Ne olursa olsun Taehyung ile eş olmak istiyordu. O geceden beri aralarına giren soğukluğu halletmelilerdi.

'Dostum Jungkook ile eş olacağız işte.'

Taehyung'un sesi karşısında Yoongi kaşlarını çattı.

'Ne hâliniz varsa görün.'

Yoongi ayağa kalkıp Jungkook'un eski yerine oturunca Jimin gerilmişti yine. Galiba bu his asla geçmeyecek diye geçirdi içinden.

Jungkook da Yoongi'nin kalktığı yere oturmuştu. Taehyung ile göz kontağı kurmadan önce Bay Yang'ın incelemeye başlayın demesini bekliyordu. Aksi takdirde konuşurlarsa onları dersten atardı. Deneye başladıklarında ise deney özeti yazmak için mecburen konuşacaklardı.

'Eşler tamamsa başlayın. Unutmayın deney özeti tam 1 sayfa olacak.'

Bay Yang masasına dönüp oturunca herkes işine bakmıştı. Jimin usulca dokuyu merceğin altına koyarken elleri titriyordu. Yine kendisine bir emir vereceğinden çekiniyordu Yoongi'nin;hiçte nazik olmayan o ses tonuyla.

'Sen incele. Ben göstermelik partnerinim sadece.'

Yoongi'nin akıl almaz derecedeki umursamazlığı Jimin'i şaşırtıyordu. Kendisi de umursamaz olmak isterdi ama yapamıyordu.

Eldivenlerini gerdirip mikroskoba gözünü dayadı. Dokuyu enine ve boyuna gözlemlerken fark ettiği noktaları da aklında tutmaya çalışıyordu.

Yoongi gözünü sınıfta gezdirirken Jimin'e geri geldiğinde duraksadı. Yaptığı işe odaklanmıştı. Arada bir kaşlarını çatıyordu ve kendince notlar alıyordu kağıda. Not alması bitince kalemi kulağının arkasına takıp bir kez daha mikroskoba baktı Jimin. Ve o sırada Yoongi istemsizce sırıttığını fark etti. Komik görünüyordu bu hâlleri ve Yoongi'de eğleniyordu.

'Hey Park. Özete yardım etmemi ister misin?'

Jimin yutkundu. Kendisine bir iyi bir kötü davranması aklını bulandırmıştı. Şimdi de yardım mı etmek istiyordu?

Not defterine iki kelime yazıp Yoongi'ye uzattı. Yoongi yazanı okuyup başını salladı.

'Elbette yazım güzel. Sen notları ver bende özete dönüştüreyim.'

Jimin gülümseyip notları ona uzatınca Yoongi çoktan kalemi eline almıştı. Yazmaya başladıktan sonra Jimin yazısına baktı. Gerçekten güzel yazıyordu ve cümleleri düzgün kuruyordu.

Yoongi'nin yazısını bitirmesini beklerken etrafa göz gezdirmeye başlamıştı Jimin. Gözü Taehyung ve Jungkook'un sessizce bir şeyler tartıştıklarını görünce onlarda takılı kalmıştı.

'Taehyung o gün yaşanmamış gibi yapmak çok saçma. Seni öptüm ve pişman değilim.'

Jungkook'un otoriter sesi Taehyung'un sinirlenmesine yol açıyordu. Emir verircesine konuşmalar onun hoşuna gitmezdi.

'Nasıl istersen öyle olsun. Ama bundan bir anlam çıkarma.'

Taehyung sesinin onunkinden daha keskin olduğuna emindi. Çünkü Jungkook duraksamıştı.

'Benimle bir şey olmak istemez misin?'

Taehyung nefes verdi ve alnını kaşıdı. Ne dese bilemiyordu. Bu durum karmakarışıktı.

'Seninle zaten bir şeyiz ve bunu kaybetmek istemiyorum Jungkook.'

Taehyung ses düzeyini olabildiğince kontrollü kullanmıştı. Bunları söylemek çok zordu ama duyması gerekiyordu.

'Korkarım ki aynı fikirde değiliz Taehyung.'

Jungkook ayağa kalktığında Yoongi başını defterden kaldırmıştı. Gözler ona dönerken Jungkook ve Jimin göz göze geldi.

Jungkook gözlerini yavaşça yumdu ve arkasını döndü. Şu an sinirliydi ve bunu kimseye yansıtmak istemezdi.

Sınıftan izin isteyip çıkınca Taehyung yalnız kalmıştı. Derin bir nefes alıp az önce Jungkook'un oturduğu yere baktı.
Yoongi yazıyı bırakıp Taehyung'un karşısına oturunca gözlerini Yoongi'ye çevirdi.

'Neyiniz var sizin?'

'Aynı mesele Yoongi. Okuldan sonra bara gidip kafa dağıtalım olur mu?'

Yoongi başını olumlu anlamda sallayınca zilin sesi de duyulmuştu. Şimdi gidip Jungkook'u bulacak ve Taehyung'u da alıp bara gideceklerdi. Yoongi bugün onları barıştıracaktı. Çocukluktan beri asla tartışmayan iki kişi şimdi buz gibiydiler ve bu Yoongi'yi de rahatsız ediyordu.

Sınıf hızla boşalırken Jimin gözünü hızla sınıfı terk eden Yoongi ve Taehyung'a dikti. Yoongi gidiyorum bile dememişti. Özeti de yarım kalmıştı.

Jimin eline kalemi alıp özetin devamını yazmaya koyuldu. Birkaç cümle sonrasında
aklından geçen düşüncelere engel olamıyordu bir türlü.

Yoongi iyi miydi kötü müydü? Bunu ne zaman anlayacaktı?
Daha doğrusu anlayabilecek miydi?

Merhaba çikolatalarımmm. Umarım çok leziz bir bölüm olmuştur! skcmdjjd
Daha büyük bir aile olmamız dileğiyle
morluyorum hepinizi bayyy♡♡

Mute 'yoonmin' ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin