Mute 'yoonmin' ✔

}16{

Yoongi çatalını tabağında gezdirmeye devam etti.Kahvaltı etmek istemiyordu,sadece iyi evlat rolünü oynamak için bu masadaydı.Japonya'dan gelen halası ve yeğeni Kyungsoo için sabırla beklemeye devam etti.

Aklı sadece Jimin'deydi.Dünkü kavgadan sonra evine dahi gitse de kendisiyle konuşmamıştı.Biraz kafasını dinlemesi gerektiğini söyleyip kapıyı yüzüne kapatmıştı.Halbuki bu olayda hiç suçu yoktu ama Jimin kendisine uzaktı. Derin bir nefes alıp suyunu içti Yoongi.Bu evcilik oyununa katlanamıyordu.

Halası ve babası arasındaki koyu sohbetten ötürü arada bir sadece Kyungsoo ile laflıyordu.Dün gece eve geldiğinde şans eseri babası içmemişti.Dayak yemediği için şanslı sayılırdı.

'Bence de Yoongi bizimle gelmeli kardeşim.'

Kızıl saçlı ve oldukça genç duran halasının tiz sesine karşılık dikkat kesildi Yoongi.Kendisine bir soru yöneltilmişti ve kendisi kaçırmıştı anlaşılan.

'Efendim?'

Babası Yoongi'ye karşılık gülümsedi ve sorusunu tekrarladı.

'Seni halanla Japonya'ya gönderiyorum.Eğitimini orada tamamlayacaksın.'

Yoongi'nin zaten daralmış zihni artık daha da dardı.Patlamak üzere olan bir bombayı andırıyordu ve kendisini tutmakla uğraşmadı.Hışımla ayağa kalktı.

'Bunu aklından bile geçirme baba.'

Bu sefer halası söze atladı.

'Öyle değil Yoongi.Baban bir süre tedavi görmeyi planlıyor şiddete olan eğilimi yüzünden.Ve bunun için Amerika'ya gitmesi gerek.'

Yoongi şaşkınlıkla gözlerini irileştirdi.Kendisini dövüp durmaktan bıkmış mıydı sonunda? Yıllardır aklı neredeydi peki? Histerik bir kahkaha patlattı ama sonradan hemen ciddileşti.

'Ne halt ediyorsan et babacığım ama benim hayatıma karışma.'

Babası yumruğunu sıkmaya başlamıştı.Sinirini dizginlemeliydi,Yoongi için bir şeyler yapması gerekiyordu.Geç olduğunun farkındaydı ama bundan sonrası için uğraşacaktı.

'Yalnız kalmanı istemiyorum burada.'

Yoongi parmağını halasına doğru salladı.

'Ben onunla gitmiyorum.Burada evimde kalacağım.'

Babası tekrar ağzını açmıştı ki sessizce geri kapattı.Israr etmesinin bir anlamı yoktu,o bildiğini okuyacaktı.

Yoongi ise cevap beklemeden askıdan montunu alıp giydi.Arabasının anahtarını ve telefonunu alıp evden çıktı. Hayatına müdahale edilmesini daha fazla dinleyemezdi.Burayı bırakmayacaktı. Burada Jimin vardı,Jungkook ve Taehyung da vardı.Onları bırakıp hiçbir yere gitmeyecekti.Özellikle de kendisine ihtiyacı olan bu dönemde sevdiğini asla bırakmayacaktı.

Arabasını Jungkook'un evinin önüne park etti.Biraz konuşmak ikisine de iyi gelebilirdi aslında.Sonuçta Jimin ile o da konuşmuyordu.Belki bir şekilde onunla iletişim kurabilirlerdi.

Kapılarına geldiğinde usulca zili çaldı Yoongi.Ailesini rahatsız etmek istemiyordu ama gelmek zorundaydı.Eğer rahatsız olurlarsa Taehyung'a giderdi.Yalnız kalmak istemiyordu.

Kapı açıldığında Jungkook'un şaşkınlığı fark edilir türdendi.Yoongi tek kaşını kaldırdı.

'Dostum davetsiz misafir olduğumu bu kadar belli etme.'

Yoongi gülerek Jungkook'a baktı.Elinde yarısı içilmiş şarap kadehi vardı,ıslak saçlarından yere sular damlıyordu.

'Bensiz alem mi? Asla olmaz.Büyük bir aile içi çatışmadan çıktım.'