Bölüm 1: Yeni Karanlık Dünya

243 8 8
                                    

arkı: Lorde-Everybody wants to rule the world)

Saat:00:00
20/11/2039

Süper asker projesi ile başlatmış olduğumuz operasyonlarda görev alan askerlerimiz nükleer temaslarda kalması durumunda bir canavara dönüşmektedir. Görevde olan bütün süper askerler ne olursa olsun sonsuza dek yok edilmeli.

Kırmızı kod!...

Amerika Birleşik Devleti Genel Kurmay Başkanı
Mark Antonine,

Yıl 2040; Günümüz

3. Dünya savaşı biteli 1 yıl olmuştu. Ülkeler bilim ve teknolojiyi savaşın her aşamasında, kazanmak amacı ile kullanmış, insanlığın yıkımını gerçekleştirmişti. Dünya tarihi artık başka bir düzen ve başka bir çağa girmşti. Acımasızca geçen 15 yılda bebek, çoçuk, genç ve yaşlı bütün insanlar en acılı ölümü yaşamışlardı veya acımasız birer yaşayan ölü varlıklara dönüşmüşlerdi. Hırs, boy gösterme, yönetimi ele geçirme ve çıkar çatışmaları dünyanın sonunu getirmişti. İnsani duygular uğruna yok oluşun eşiğine gelinmişti. Artık yeni yazılmamış kurallar ve hayatı sona getiren yeni tehliker vardı bu dünyada. 

Savaş dünya nüfusunu neredeyse bitirmişti. Kimi ülkeler ve dünya toprakları tamamen haritadan silinmiş, yaşayan hiçbir canlı bulunmayan, ölü topraklara dönüşmüştü. 15 yıl süren bu savaş insanlığın gelişimini her anlamda etkilemiş ve dünya üzerinde tamamen gerileme dönemine girilmişti. Artık bilim ve teknoloji kullanılamaz hale gelmiş, insanlar bilimden uzaklaşmıştı. Herkes sadece yaşamak istiyordu ve bu doğrultuda hareket ediyordu. 

Dünyanın varlığından beri yaşanan felaketler göze alınırsa, böyle büyük bir felaket görülmemişti. Savaş için tüm kaynakları tüketen insanoğlu, Artık enerji ihtiyacını karşılayamıyordu. Bir çok insan savaş esnasında açlıktan ve sefaletten ölmüştü. Bu yeni dünyada nefes almak bile acıyı insana getirebiliyordu. İnsanlar verimsizleşen topraklarda tarım yapamaz hale gelmişti. Kullanılan nükleer ve biyolojik silahlar milyarlarca metre kare toprağı kirletmişti ve insanların genetiğini değiştirerek, hastalıklı beyinlere dönüştürmüştü. Silahların yarattığı etki hava akımları ve denizler ile taşınmaya, verimli topraklarında kirlenmesine sebep oluyordu. Hastalık ve sefalet acılı ölümleri, belki de kurtuluşu beraberinde getiriyordu. 

İklimler tamamen değişmişti. Gün içinde iki mevsim yaşanabiliyordu. Bazı saatler çok sıcak olurken birden soğuk havanın etkisinde kalıp kar yağışları gerçekleşebiliyordu. Atmosferi kaplayan nükleer hava tabakası yüzünden güneş ışıkları belirli belirsiz dünyaya ulaşabiliyordu. Gündüz ve gece kavramı tamamen yitirilmiş bir tabiat.

Ülkeler savaştan sonra iletişim ağlarını birbirlerinden koparmıştı. Her ülke artık yarattıkları bu dünyada kendi kaderi ile başbaşaydı. Dünya bütünlüğü tamamen yıkılmıştı. Bütünlüğü sağlayacak kimse kalmamıştı zaten. Belki de olması gereken sonu insanlık kendisi gerçekleştiriyordu.

Aydınlık çağdan sonra insanlık karanlık çağına adım atmıştı. Yanlış yönetim biçimleri ve dünya barışının sağlanamaması insanoğluna bu geleceği ön görmüştü. Her şey bu kadar kötü ve yaşanılamaz haldeyken insan oğlu kazanma hırsı ile daha da acı getirmesi için yeni yöntemlerde denemişti.

Savaş'tan önce de yaşanan birçok olay böyle bir sonun yaklaştığının habercisiydi. Dönemin lideri Amerika Birleşik Devleti'nin savunma bakanlığında proje olarak başlanan defansif ileri araştırma projesi süper askeri üretmişti. Projede yeterli denemelerin yapılmamış olmasına rağmen, savaşın erken başlaması aynı zamanda silah olanaklarının ve askerlerin de tükenmesi nedeni ile Amerika, Süper askerlerini başka ülkelere savaşması için göndermişti. Gönderilen askerler fiziksel olarak insana benzesede, insandan daha üstün özelliklere sahiptiler. Acı ve duygu yönünden insanoğlunun yetersizlikleri onlarda yoktu. Ama proje başarısızdı ve çalışmıyordu. Savaşın son senesi Amerika'nın salmış olduğu bu biyolojisi bozuk askerler beyinlerinde bulunan itaat duygusunuda kaybediyorlardı böylelikle tamamen insana benzeyen canavarlara dönüşüyorlar ve ölüm kusturuyorlardı. Bu nedenle nükleer silahlar ile ülkeler bu askerleri öldürmeye çalıştılar yıkımı daha da arttırmıştı. Nükleer maddeler askerlerde mutasyona neden oluyordu. Nükleere karşı gelişim gösteren süper askerler, hastalık yayar hale gelmişti. Amerika kıtasının yok olmasının sebebide buydu. Kendi ürettikleri mutantlı beyinler tarafından yok edilmişlerdi.

Türkiye'de savaştan nasibini alan ülkelerdendi.

Saat:03:23
21/11/2039
Türkiye-Amerika destekli Yunanistan cepheleri

Cephe 11 ve 12 elden düştü... hayatta kalan 2 kişi ve 1 yaralı ile geri çekiliyoruz. Görevimizi tamamlayamadık. Nükleer bölgesinin 3 kilometre açığındayız, rotamız kaz dağlarına doğru ilerliyoruz. Yaklaştığınızda haberinizle işaret fişeğini ateşleyeceğiz.

Lütfen sesimizi duyun!

Yüzbaşı
Furkan Öztürk

Karanlık ve soğuk damarlardaki kanın akışını değiştiren insanı ölümle kalım arası ince çizgide ramak ramak yaşatan, gecede sessizlik ve karanlığı sadece bu kelimeler böldü.

-Daha ne kadar beklemeliyiz. Kimse bizi duymuyor. Artık kurtuluş yolumuz yok. Bu bizim sonumuz.

Bu sözler piyade er olan Ahmet'in son sözleri olmuştu. Belki de aynı son onlarıda bekliyordu. Cepheden 5 kilometre ilerlemiş ve kaz dağlarında bir mağaranın içine sığınmışlardı. Yaklaşık 2 gündür sığındıkları mağarada yardımın gelmesini bekliyorlardı. Telsizlerine düşen hiçbir sinyal olmaması onların umutsuzluğunu daha da artırıyordu.

Cesede bakarak,

-Ölmek istemiyorum komutanım, sonumun Ahmet gibi olmasını istemiyorum. Daha ne kadar bu mağarada bekleyeceğiz?

sözleri Mehmet'in ağzından sitemkar olmasa da bir çare istermiş gibi dökülüverdi. Yorgun ve kendinden emin sözler ile karşıladı onu Furkan yüzbaşı;

-Şu halimize bak asker, köşeye sıkışmış hamam böcekleri gibiyiz. insan oğlu ne kadar aciz varlıklar aslında. Birilerinin ağızında iki kelimeden ibaretiz aslında yaşa ve öl! Sadece iki kelime. Bizler zaten cehennemi yaşarken yaşayanlarız.  Kafamın içinde o kadar çok duygu var ki...

Derin bir nefesin ardından sözlerine devam etti Yüzbaşı Furkan;

-Ama bu duyguları sözcüklere dökerek seni teselli edeceğimi zannetmiyorum.

Dedi. Sessizlik sonrası sanki biraz önce konuşan Yüzbaşı Furkan değilmiş gibi, ateşten çıkan kıvılcımları andıran siyah gözlerini askere dikerek heycanla bağırmaya başladı;

-Kurtulacağız asker. Kurtulacağız ve cehennemde yaşamaya devam edeceğiz....

Kıyameti Gördüm- Yeni DünyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin