Bilinmeyen:Noldu ya foton gitti. (Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.)
Bilinmeyen: Nikah masasında hatırlarsın bunları aslanım. (Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.)
Arabayıçalıştırıp Amira'nın evine sürmeye başladım. Evine geldiğimde parkın orda beklememi söylediği için orada bekliyordum. Resmen liseli aşıklar gibi babasından kaçıyordum kızın!
Az ilerdeki evin kapısında Amira görüldüğünde aynaya bakıp kendimi düzelttim.
Az sonra kapı açıldı ve içeriye bahar kokusu sindi..
"Günaydın! Cihangir geç kalmadım değil mi?"
"Beklettiysem kusura bakma be-"
Ara vermeden konuşunca sözünü kesmek zorunda kalmıştım. Yine gözlerini pörtletmiş ağzı açık bir şekilde bana bakıyordu.
"Sorun yok ve bekletmedin. Evet! Gideceğimiz güzel bir yer biliyorum. Tabi sen başka bir yer düşündüysen oraya da gidebiliriz."
"Yok. Gidebiliriz."
"Peki o halde." deyip arabayı çalıştırdım. Rüzgar hafif estiğinden camları kapatıp klimayı çalıştırdım. Radyoya uzanmama fırsat vermeden Amira çok kısık çalan şarkının sesini yükseltti, kıkırdadı ve bana dönüp gülümsedi.
"En sevdiğim şarkılardandır." deyip mutlulukla el çırpıp arkasına yaslandı.
(Eylem Aktaş- Söyleyemedim)
Düşlerde sevdim seni söyleyemedim Sessiz öptüm nefesini söyleyemedim
Bana bakıp gözleri dolu dolu gülümsemişti.
Sana ben şiirler sözler büyüttüm Sana ben baharlar yazlar büyüttüm Sana ben hummalı gizler büyüttüm Söyleyemedim
Bu sefer ben ona baktığımda utanıp gözlerini kaçırdı.
Şarkılar yazdım sana okuyamadım Hep yanımdaydın oysa dokunamadım
Sana ben hayaller düşler büyüttüm Sana ben gözümde yaşlar büyüttüm Sana ben hummalı aşklar büyüttüm Söyleyemedim
Yan tarafıma kafamı çevirdiğimde Amira cama kafasını yaslamış bir şekildeydi. Akıp giden yolu izliyordu ve hafif hafif tebessüm ediyordu.
"Sen.. Sen o yaptığını bir daha yap" dedi, neyden bahsediyordu ki.
"Hı"
"Kıkırdadın bir daha yap." bahsettiği şeyin saçmalığına bir kahkaha attım.
"Kızım kıkırda dedik, sen bakkal hüso gibi güldün be" dedi, sırıtarak.
"Ama hahaha tutamıyorum kendimi."
"Ayrıca bakkal hüso nedir be adam?"
"Bilmem" deyip omuz silkti.
Ona gamzelerimi gösteren bir tebessüm gösterdim.
Ayrıca bu bugün ne kadar kibarım kız.
Kesin adama gamze gösterip etkilicez diye yine bakkal hüso oldum ama hadi hayırlısı.
"Bir dakika" dedi ve elini dudağımın yanıma yerleştirdi. "Bir daha gül, hadi" gülümsememle eli çukura saklandı.
Kız etkiledik vallahi taş gibi adamı.
Elini dudağımın kenarından çekip avuç içini yanağıma yaslandı ve bende benden beklenmeyen bir hareket yaparak yanağımı eline doğru yatırdım. Bu hareketimle göz bebekleri büyüdü, yüzünde şaşkın bir gülümseme oluştu.
Ne sanıyorsunuz sonunda öpüşme olacağını mı?
Dostum nerde bende o şans.
Biz o sırada bakışırken bir öksürük sesiyle kafamı geriye çekip sesin geldiği tarafa baktım. "Efendim çaylarınızı getirdim." dedi garson. Genç bir garsondu. Çayı Cio Aşkım Beyefendi'nin önüne bıraktı ve benim çayımı benim önüme koyarken biraz fazla bir yakınlık kurdu.
Normalde Amira o adamı orda döverdi.
Cihangir Ceyhan oradaydı bakalım ne yapacaktı dimi amaa.
Cihangir sert ve buz gibi bir sesle konuştu. "Birader işin bittiyse çekilebilirsin!" garson anında kendini toparlayıp masadan uzaklaştı. Boğazımı temizleyip gülmemek için kendimi tuttum. O sırada Cihangir bana sert bir bakış attığında ise gülmekten çoktan vazgeçmiştim.
Birden benim çayımı da kendi önüne çekti ve elimi tuttu.
Amira şok. Amira iptal. Amira vefat.
Cebinden telefonunu çıkardı ve bir fotoğraf çekti. Telefonu diğer eliyle cebine yerleştirdi ve tuttuğu elime yaklaşıp elimi öptü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
@ceyhancihangir : Daima elin elimde 🖤
@amiradmr:Ya slk şey utandırma.
Seselam. Bugün Texting ile değilde yaşadıkları ile geldim ve uzun bir bölüm yazdım. Umarım beğenmişsinizdir.
Ve size bir konuda bir şey danışmak istiyorum. Yeni bir hikaye yazmak istiyorum ama çoğu hikayem tutmadığı için üzülüyorum siz nasıl bir hikaye yazmamı istersiniz lütfen yorumlarınızı paylaşın benim için önemli. ❤️