Fire on Fire :: Vhope

Fire On Fire⁴

Medya : Super Junior - Evanesce

Hoseok oturduğu bankta Taehyung hariç her yere odaklanırken Taehyung büyük bir sabırla o bakışların kendisini bulmasını bekliyordu tam 5 dakikadır. Ki o hiçte sabırlı biri değildi.

Hoseok en sonunda sessizliğin daha da uzayacağını fark edip bakışlarını Taehyung'a çevirdi. "Evet?" artık konuya bir adım atmalıydılar ikisi de sonsuza dek burada birbirlerini bekleyemezdi ya.

Taehyung sonunda gözleriyle buluşan o yeşil irislere baktı ve kocaman gülümsedi. "Evet? Ben senin cevabını bekliyorum. Çok sabırlı da sayılmam, inan bana. Bu yüzden cevap ver ki eğer cevabın icraata geçmemi gerektiriyorsa bir an önce geçeyim."

Hoseok duydukları ile kızarmaya başlamış, üzerindeki atletin etekleri ile oynamaya başlamıştı. "Birbirimizi tanımıyoruz ve bu tedirgin ediyor. Sadece adını ve işini biliyorum." Taehyung kahkaha attı.

"Bence bu kadarı yeterli. Birbirimizi iş üzerindeyken de tanıyabiliriz hem." Hoseok, bakışlarını yine Taehyung'a çevirdi.

Her beğendiği insana karşı bu tutum içerisinde miydi? Pekala şu an istediğini verse sonraki gün ne olacaktı? Yüzüne bakmayıp tek gecelik bir şeymiş gibi davranacak birisi miydi?

"Herkese böyle misin? Her beğendiğine karşı!" Taehyung pek tabii böyle bir soru sorulmasını normal karşılıyordu.

Hoseok'a karşı hemen cinsel arzularını dile getirince haliyle onun böyle düşünmesi şaşırtıcı değildi. "Hayır. 2 yıldır hayatıma kimseyi almadım ve inan bana, ilk kez birisine karşı böyle hissediyorum." elini yanında oturan bedenin yanağına götürdü. Elinin tersiyle yanağını okşarken Hoseok böylesine bir hareketin nasıl içini titretebildiğini sorgulamaya çalıştı fakat pek başarılı olamadı.

"Hayatım boyunca kimseyle günün sonunu yatakta bitirmedim ve kimseyi böyle arzulamadım ama Hoseok sen çok güzelsin." yanağında belirginleşen çillerde gezindi baş parmağı, Hoseok gözlerini kapatmamak ve yüzünü eline daha çok yaslamak adına eğilmemek için kendisini zorluyordu.

"Benden sana zarar gelmez. Ben tek gecelik ilişkilerle uğraşan birisi olmadım. Olmam. Birisine böyle yoğun hislerim varsa onu yüzüstü bırakmam. Evet tanımıyoruz birbirimizi, sana karşı şu an tek hissim o cinsel çekim ama bana izin ver seni hissederken sevebileyim, tanıyabileyim."

Hoseok böylesi güzel sözlerin içini titrettiğini hissetti. Taehyung ona ne yapıyordu böyle? Kalbinin teklemesine yol açıyordu, nefesini kesebilecek cümleler ediyor ve kirli sözleri öyle ustalıkla sarf ediyordu ki Hoseok ona karşı koyamıyordu.

Söylediklerine verebileceği bir cevabı dahi yoktu yüzünde gezinen eli altında mayışmış ve sözleri ile kalbi teklemişken.

Taehyung'ta insanı kendine çeken bir aura vardı. İnsanda güven hissi uyandırıyordu ve Hoseok belki de bu yüzden öyle yoğun bir korku ve tedirginlik hissetmiyordu. Kendisini onun ellerine bırakabilecek güveni hissediyordu işte.

Sessiz kaldı ve Taehyung'ta bunu olumlu bir cevap olarak algıladı. Dudaklarını önce o al al olmuş yanaklarına serpiştirilmiş çillere değdirdi. Hoseok göz kapaklarını daha fazla açık tutamamış ve kapanmasına izin vermişti.

3 kere gördüğü bir insanın ellerinin ve dudaklarının teninde dolaşmasına izin vermek belki saçmaydı ama ikisi de o birbirlerine ilk anda duydukları beğenme hissine kurban gitmişlerdi. Aslında buna kurban gitmek bile denilmezdi. Birbirlerini mükaafatlandırıyorlardı ve Hoseok şu an utansa bile bir süre sonra Taehyung kadar olmasa bile rahat olabileceğini umuyordu.