Düşman sınıflar (Devamı)

39#🍁

Yerine oturmayan bazı şeyler vardı.Bunlardan ilki Bars bugün kendi ağzıyla ikinci kez onun hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığımıza getirmişti konuyu aslında bu bir bakıma doğruydu onun hakkında bildiklerimizi herkes biliyordu.Yorgun olduğunu söyleyip yattığından belli bu konuyu düşünüyordum.

Bars'ın uyumasını fırsat bilerek evi yeterince incelemek için düşüncelerimden bir süre uzaklaştım.Krem rengindeki salonda orta diyebileceğimiz bir televizyon çaprazında kalan tarafinda ise bej renginde üçlü koltuk yanlarında ise iki küçük siyah koltuk yerleştirilmişti.Salonun ortasında açık tonlarda kahverengi bir masa bulunuyordu.

Şuan girdiğim oda salonun duvarlarına kıyasla beyaz renge boşanmış ferahlatıcı bir ortam sağlamıştı.Her oda farklı bir renge boyanmış yinede hepsi uyum içerisindeydiler.Evin en çok mutfak tarafını sevdim canlı kırmızıyla boyanmış duvarlar,tezgah üstü ve diğer kalanlar da siyahtı.İki farklı rengin insanı büyüleyen bir havası vardı.Kırmızı ilk başta gözüme iddialı dursada siyahın en koyu rengiyle birleşerek mükemmel bir uyum sağlamıştı.

"Evimi mi inceliyorsun?"Bars'ın alay dolu sorusuyla arkamı dönerek onu onayladım "Evet,birçok şey farkettim incelemem sırasında"

"Ne gibi?"

"Diğer evine göre küçük yinede görkemli diyebileceğim bir eve sahipsin,her odanın ayrı bir rengi var.İlk başta gözüme saçma gelsede bir biriyle bağlantılı bir şekilde boyanmış salon,mutfak,kendi odan hariç kalan odalarda yardım almışsın arada sırada geldiğin evin yedek anahtarını arkadaşlarından birine vermişsin evin ihtiyaçlarını karşılaması için,bunlarla uğraşacak vaktin olmadığını düşünüyorsun.Kendi odan haricinde diğer odalarda anahtar yok bu demek oluyorki odana kimseyi sokmuyorsun evde olmadığın zamanlarda kilitliyorsun
Evi temizlemesi için birini hiç çağırmamışsın etraf hafiften tozlu olsada bir erkek evine göre düzenli diyebilirim.Yinede aklıma yatmayan şeyler var.

Mesela zaten bir evin varken mahalle ortamındaki bir eve neden ihtiyaç duyuyorsun?"

"Sandığımdan daha akıllıymışsın"diyerek bana arkasını döndü "Çıkıyoruz"itiraz istemeyen bir cümleydi bu,her zaman yaptığını yapıp sorularımı duymazdan gelmeyi seçmişti.Derin bir nefes alıp bende arkasından ona yetiştim.

"Bu evden veya yaşadıklarımızdan kimseye bahsetme zaten bahsetsende inanmazlar"

"Açık konuşmak varken neden bilmece gibi konuşuyorsun"

"Belki böylesi daha çok işime geliyor"

Okulun önünde durduğunda birşey demeden indim.Azra bahçede yanıma koşarak gelirken gelecek sorulara kendimi hazırladım.Bars yüzünden hafta sonlarımı onunla heba etmiştim.Peşindeki adamlar her kimse bu iki gün ortalarda gözükmemi söyleyip pazar günü de onda kalmamı sağlamıştı.

"Bu iki gündür nerdesin sen Asel?Yine ne işler çeviriyorsun seni ne kadar merak ettiğimden haberin var mı?Abin eve gelmediği için seni kontrol edecek fırsatı bulamıyor yinede bu seni başına buyruk yaparmı?"

"Özür dilerim Azra"aklımda hala cevaplanmamış sorular vardı.Yinede bunu dışarıya yansıtmamaya karar verdim.

"Erkan'la provalar nasıl gidiyor?"diye sordum.

"İdare eder daha tam olarak bir şarkı belirlemedik sadece bazı şarkılar söyleyerek seslerimizin uyumunu falan sağlıyoruz şarkı işini de en kısa sürede halledeceğiz zaten"

"Anladım"diyerek kızların yanına gittik beraber,kızlar kendi aralarında bir sohbet başlatmışken "Ne konuşuyorsunuz?"diye sordum.Cansu ilgimi çekecek bir şekilde sinsice sırıtıp "12F kızlarından birinin konuşmasına kulak misafiri oldum onu anlatıyordum kızlara"