Düşman sınıflar (Devamı)

62#🍁

               Yılların,bana öğrettiği
         Şeylerden biride bu oldu;
Mutluluğu yakalamışsan sorgulama

"Asel abicim aç kapıyı konuşalım"

"Asel ne olur aç kapıyı"

"Kendine birşey yapmış olmasın"

"Hayır o aklı başında bir kız yapmaz öyle şey"diyerek itiraz etti Azra,

"Kendinde değil"diye mırıldandı.Azra'ysa dıştan belli etmemeye çalışsada Asel'in abisine öfkeliydi.

"Sen doktor çağır ben kapıyı halledicem" itiraz etmek için yeltensende bundan çabucak vazgeçti.En iyisi dediğini yapmaktı Azra doktoru aramak için apar topar aşşağıya inerken Asel'in abiside kapıyı zorlayıp tekmeler savuruyordu.
Asel dakikalarca baktığı duvardan bakışlarını kaldırıp odasındaki balkona dikti gözlerini, aklındaki tek şey iyi olmadığı ve abisinden açıklama duymak istemediğiydi.Güçlükle ayağa kalkarak birkaç çamaşırı birbirine bağlayıp balkondan aşşağıya sarkıttı balkon fazla yüksek değildi.Bir kere yapmıştı tekrar yapabilirdi.

Telefonunu bile yanına almaya gerek duymayarak çamaşırlara tutunarak yavaşça indi.Yanında telefonu olmadığı için saati bilmiyordu.

Sonunda kırılan kapıyla içeri girdi.

"Ase.."sözü yarım kalmasına sebep olacak şey kardeşisinin odasında olmadığıydı.Azra doktora haber verip kendisine adreside verdikten sonra koşar adımlarla yukarı çıktı.Açılan kapıyı görmesiyle gülümseyerek içeri girdiğinde Asel'in abisini balkonda olduğunu gördü.

"Asel nerde?"

"Gitmiş"

"Ne nasıl gitmiş?" Azra şaşkındı ama abisi hem üzgün hem pişmandı.Konuşacak dermanı yoktu Azra gözlerini balkondan sarkıtılan çamaşırları görmesiyle "Hepsi senin suçun"diyerek adete bağırdı.Bunun farkındaydı yinede bunu bir başkasından duymasıyla kendini iyiden iyiye suçlu hissetmeye başlamıştı.Üstelik şimdi bu konuyu annesiyle babasına da anlatması gerektiğinin farkındaydı.Ama ondan önemlisi kardeşiydi.

Asel boş olan sokağa girdiğinde bir adamın sesiyle duraksadı.

"Nereye gidiyorsun be kızım bu saatte kurtlar kapar sonra seni,dolaşma etrafta"

Kendisine öğüt veren 30-40 yaşlarında sarhoş adama baktı.Sarhoş olması ona zarar vereceği hissi yaratsada az önce ona babaca bir tavırla tavsiye vermişti.En azından bu onunla konuşması için yeterliydi.Yanına giderek taşın üstüne oturdu.

"Alkolun zararlarından hiç kimse size bahsetmedimi?"

"Sarhoş bir adamla konuşuyorsun evlat dikkat etde sana zarar vermesin"

"Farkındayım ama soruma cevap alamadım"

Elindeki içkiyi bardağa boşaltıp boğazından aşşağıya gönderirken hafifçe güldü "Bahsettiler"diyerek acı bir şekilde gülümsedi.

"O zaman içmeyin"

"Nefes alırkende ölüyorum bu elimdeki zıkkımı içerkende"diyerek bir yudum daha aldı.Asel adamın bir derdi olduğuna anlamıştı.

"Karım ilk çocuğundan hamile kaldıktan sonra daha başka çocuğumuz olamayacağını öğrendik yinede ikimizde bunu sorun etmedik allah verdi mi veriyordu.Oğlumuz yeterdi bize 22 yaşında bir oğlumuz vardı ama sonra kendini bilmez iki üç velet yüzünden trafik kazası geçirdi.Onun ölümü karımı hasta edip yataklara düşürdü şimdi ne yiyor,ne içiyor,nede konuşuyor anlayacağın benim benden başka kimsem yok bu hayatta"