Yolculuğa başlayalı neredeyse 2 saat olmuştu ve ben annemi hala aramamıştım. Asıl merak ettiğim ise onların beni neden hala aramadığıydı... Yine bir şeylerin ters gittiğini düşünüyordum ama aramaya cesaret edemiyordum. Ne olmuş olabilirdi ki? Annem 2 saat geçmesine rağmen neden hala beni azarlamak için aramamıştı? Sorularıma cevap ararken ailemi aramadan da ne yaptıklarını görebileceğimi fark etmiştim. Ben bir hackerdım ve nerdeyse tüm kepler tekonolojisi elimin altındaydı. Kera'ya dönerek "Kera sen de bizim gibi hacker mısın?" diye sordum. Kera iki saat sonra aniden gelen bu sorum karşısında biraz afallasa da "Evet Deniz ben ve grubum da sizin gibi hackerız. Bizim gibi bir sürü grup var ve güçlerimizi birleştirmek için toplanmaya karar verdik," dedi. Söylediği şeyler bir sürü soruyu beraberinde getirse de sorularımı başka bir zamana saklayıp "Hastaneden kaçmadan önceki planım annemi ve kardeşimi alıp kardeşimin yetenek sınavı için okula götürmekti. Hastaneye gitmeden önce annemi aradığımda beni beklediğini ve acele etmem gerektiğini söylemişti fakat nerdeyse 2 saat oldu ve annem hala beni aramadı," dedim. Kera'nın merakı yüzünden okunabiliyordu. Bir iki saniye durduktan sonra "Sen neden anneni aramıyorsun Deniz" diye sordu. İşte içimi yakan soruda bu idi... "Aslında uzun bir hikaye Kera fakat şunu diyebilirim ki aradığımda doğabilecek sorunlardan korkuyorum," dedim. Kera anladığını belirtircesine başını sallayarak "Peki bizim hacker olmamızın bununla ne ilgisi var?" dedi. Kera'nın hackerlıkta benden yüksek seviyede olmasını umarak "Adalyn'nin beni kaçırmak için kullandığı robotlardan birini ailemi izlemek için kullanabilirim. Robotu hacklemeyi başabilsem de BUZİ şirketinden ailemi bulmaya yetecek kadar saklanmayı başaramayabilirim. O yüzden hackerlıkta benden yüksek seviye birine ihtiyacım var," dedim. Kera gülümseyerek "Tam adamını bulduğunu söyleyebilirim Deniz. Grubumda çok yüksek bir seviyede olmasam da saklanmakta iyiyimdir" diyerek İNF cihazını çıkardı. Ekrandan belli kodlar girerek bana döndü ve "Annen hangi hastanedeydi?" diye sordu. "Jana hastanesindeydi" diyerek cevap verdim. Kera şaşırarak "Jana hastanesi mi? Deniz o hastanenin sahibi armsteoları icat eden kişi. Ayrıca duyduğum kadarıyla hastanesinde insan bilinciyle ilgili deneyler yapılıyormuş," dedi. Şaşkınlıkla Kera'ya bakmaya başlamıştım.
Annemin olanları unutmasının bunlarla bir ilgisi var mıydı acaba? Tüm garip olayların bu hastaneyle bir ilgisi olduğunu düşünmeye başlamıştım. Düşünceler arttıkça kalbimi bir korku kaplıyordu. Kera elini gözlerimin önünde sallayarak "Deniz iyi misin? Nereye daldın böyle?" dedi. Aynı donuk bakışlarla cevap vererek "Ya üniformalılardan kaçtığım için aileme zarar vermişlerse?" dedim. Bu sefer şaşırma sırası Kera'daydı. Şaşkın bir tonla "Deniz gerçekten seni anlamakta zorlanıyorum. Bunun hastaneyle ne ilgisi var?" diyerek İNF cihazını bir kenara bıraktı ve tüm bedeniyle bana doğru döndü. Anlaşılan robotu hacklemeden önce her şeyi ayrıntısıyla bilmek istiyordu. Olan biten her şeyi anlatmaya karar verip konuşmaya başladım fakat yine de konuşmamı olabildiğince kısa tutacaktım.
Bende tüm bedenimle onun tarafına dönerek "Annemin hastaneye yatmasına sebep olan olay Kepler'deki elektrik kesintisiydi. Kesinti olduğu sırada kardeşimin okulunda yetenek açıklamasındaydık. Sonra bir anda elektrikler kesildi ve her yer karanlığa büründü. Ben o salonda ayağa kalkabilen tek kişiydim ve o zifiri karanlıkta yürüyebildiğim için annemi bulabilmiştim. Annemin bacağına armstreo düşmüştü, salondaki birçok kişiye aynı şey olmuştu fakat annem diğerlerinden daha ağır yaralanmıştı. O sırada kardeşim sahnedeydi ve korkmaması için onu sahneden alıp annemin yanına götürmüştüm. Işıklar yandığında polisler beni ayakta görmese de kardeşimin armsterosu sahnede olduğu için ondan şüphelenip bizi kuleye götürdüler, annemi de hastaneye kaldırdılar. Sonunda kuleden kurtulup hastaneye gittiğimizde annem hiçbir şey hatırlamıyordu ve iş yerinde bayılıp düştüğü için hastanede olduğunu sanıyordu. Ayrıca kardeşimin yetenek seçim gününün yarın olduğundan bahsediyordu, yani bugünden. Söylediğin o bilinç deneylerinin annemin hafızasının silinmesiyle bir alakası olabilir. Eğer düşündüğüm şey doğru ise bu birçok insanı kaplayan çok büyük bir plan Kera," dedim. Kera konuşmamın sonuna doğru işin ciddiyetini anlamıştı. İNF cihazını tekrar eline alarak "İnsanların bu kesintilere neden kayıtsız kaldığını şimdi anlıyorum Deniz. Bir an önce aileni bulmalıyız. Söylediğin gibi tehlikede olabilirler," dedi. İNF cihazından Jana hastanesinin etrafındaki temizlik robotlarını tespit ederek "Ailene en yakın robotu hacklemeliyiz Deniz. Uzun bir süre robotu kontrol edemem malesef o yüzden doğru yeri bulmalıyız," dedi. Bende İNF cihazımı elime alarak "Ben okulun etrafındaki bir robotu hackleyeceğim, orada olabilirler. Robotun seri numarasını sana söylerim ve o robotu da BUZİ şirketinden gizlersin. Aynı anda hacklersek bir sorun olmaz," dedim. Kera onaylarcasına başını sallayarak "Ben hackleyeceğim robotu buldum sen de bulup bana seri numarasını söyle," dedi. Okula en yakın robotu seçip "148bZ," dedim. Kera tekrar bazı kodlar girerek "Tamam Deniz hallettim. 3 ten geriye sayacağım ve aynı anda hackleyeceğiz," dedi. "Tamam" diyerek elimi ekranda basacağım yere doğru yaklaştırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nesil: 2.Tür
Science FictionGeleceğin gösterişli ve kolay yaşamının ardında bıraktığı karanlık tarihi anlatan bu kitap size birçok şeyi sorgulatacak. Geleceği okurken bugünü sorgulamanın vereceği kafa karışıklığı için şimdiden özür dilerim fakat bazı şeyler sorgulanmaya değer...