0.1

734 107 48
                                    

"Alo, anne ben bugün eve biraz geç gelebilirim. Kütüphanede bulup, okumam gereken bir sürü kitap var."
*
"Babana bir sorayım bekle... Kızım babana sordum, akşam tek başına eve gelmesi doğru olmaz diyor,yiğit oğlum almaya gelecekmiş seni...Hadi sana iyi çalışmalar kızım."
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^
Şuan ne oluyordu? Telefonu suratıma kapattı ayrıca yiğit abi beni kütüphaneden alıp eve götürecek. Bunlar gerçek mi yaa.
*
O gelene kadar bulamadığım kitapları aramaya başladım. Ama bulamadım
Gözümü üst raflarda gezdirirken aradığım kitaplar arasında olan bir kitap gördüm. Ama boyumun o rafa ereceğini sanmıyorum. Kitabı atlayarak,zıplayarak almaktan başka bir çarem olmadığı aklıma gelince, boyuma lanet ettim. O kitabı bir şekilde almalıydım. Kitap elime geçmişti fakat diğer kitapları başka birisinin üzerine düşürmüştüm-çünkü ben çok zekiyim-. Ben normalde de rezil insandım da bari burada göstermeseydim. Gözlerini hemen benden tarafa çevirdi. Utançtan fal taşı gibi açılan gözlerim sakarlığım yüzünden yere bakmak zorundaydı. Ve gerçeği söylemek gerekirse çok utanmıştım. Özür dilemek istiyordum ama utancım her söylemek istediğimde önüme geçip engelliyordu sanki beni. Tam konuşmaya başlayacakken beni anlamışcasına konuşmaya başladı.

"Özür dilemene gerek yok bir şey olmadı zaten."

Çok şaşırmıştım. Görünüşü yüzünden önyargılı davranmıştım sanırım. Ama öyle gözüküyordu. Sarı saçları, açık mavi gözleri, uzun boylu, gamzeli bir çocuktu bu nede olsa. Dalga geçen, alaycı çocuklar vardır ya hani ışte onlardandı sanki. Belki de bu yüzden önyargılı davranmıştım. Şaşkınlığımı farketmiş olacak ki yüzünde bir tebessüm belirdi. Ve asıl dikkatimi çeken unsur da GAMZELERİNİN OLMASIYDI BELKİ DE?

"Ben batu."

-gözlerim kocaman oldu çaktırmayın.-

"Belinay ben ama yakın arkadaşlarım genellikle cemre der."

"Kitapları toplasak mı?"

"Olur."

Kitapları yerden toplarken kafalarımız birbirine çarptı, birbirimize baktık ve sırıttık. O sırada yiğit abimin sesiyle irkildim. Kafamı kaldırdığımda sinirli olduğu yüzünden belliydi.

"İşin bittiyse gidelim mi cemre?"

"Olur."
*
Kısa da olsa göz göze gelebilmiştik batu'yla.
Yiğit abim sıkıca belimden tutmuş, dışarı sürüklüyordu beni. Gözlerimi belimdeki elin sahibine çevirmiştim. Artık içeride baktığı gibi değilde rahatlamış gibi bakıyordu. Ve bir anlığına göz göze gelmiştik. Hızlıca ona ters bir şekilde durup utancımı dindirmek istiyordum. Ya babama bir erkekle konuştuğumu söylerse? Ne yaparım? Böyle sorular, onların üzerinde durup düşünmem gerektiğini vurguluyordu sanki. Belimden tutup kendine çevirdi beni. Sımsıkı sarılmıştı bana.

"Bir daha benden başka hiçbir erkekle konuşma!"

"Ben sadece..."

"Her neyse yaşandı ve bitti!"

Elimi avuçlarının içine alıp, ellerimin üşümesini engellemişti.

------🎶------
(🥑sonraki bölüm yakında gelecek.🥑)

Yıldızların AltındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin