"Bir tane havuç, soğan, patates ve kabak getir."
"Getirdim."
"5 bardak su, tuz poşetini de getir."
"Bekle..."
"Tamam, getirdim."
"Tereyağı getir dolaptan, birde şu alttaki dolaptan zeytinyağ şişesini çıkar."
"Offff..."
"Hadi, hadi. Öfleme bana."
"Getirdim."
"Başka?"
"Un paketini ve paket sütü de getirir misin? Sapşik."
"Hıhı getiririm."
"Birde limon getir başka yok."
"Off yaaa. Bunları bulacağıma aç kalsaydım daha iyiydi."
"Sana dedim ya, yemek yemen lazım diye. SEN BIZE LAZIMSIN."
"Neden lazımım?"
"Çünkü senden hoşlanmaya başladım cemre korkmaz."
Şaşkoloz şaşkoloz ona bakarken, dudağı hafif yana kıvrıldı. Bende dudaklarımı dişledim.
"N-neyse sen yemeği hazırla, ben biraz koltuğa uzanacağım."
"Tamam."
Arkamı dönüp odaya gittiğimde, dolapları karıştırmaya başladım. Dolapta paket içinde gözeciklere konulmuş iki tane pijama buldum. Bir tanesi pembe siyah puantiyeli bir pijama takımı diğeri ise, siyah puantiyeli mavi bir pijamaydı. Dolabı kapatıp, Banyoya doğru yürümeye başladım. Kapıyı kilitleyip, ılık bir duş aldım. Üstüme pembe bir bornoz alıp banyodan çıktım. Yatak odasına paldur küldür girdiğimde karşımda utku'yu gördüm kapalı olan üstümü, örtmeye çalıştım. Sanırım biraz da piskolojikti benim yaşadığım. Hemen karşımda bir adet pijamanın üstünü giyen utku bulunuyordu. Hemen ellerimle gözlerimi kapatıp odanın kapısını kapattım. Ben odadan çıkarken bir kahkaha duydum. Bu kahkaha utku'dan dı. Inanılmaz utanmıştım. Neyse böyle birşey hiç yaşanmamış gibi farzetmekten başka çarem yoktu. Yoksa utançtan kafayı yiyecektim.
***
"Utku çıkmayacak mısın artık?""Yoo, yatıyorum ben."
"Eee yemek yiyecektik hani?"
"Uykum var..."
"Peki, ben tek yerim de müsait misin içeri girebilir miyim?"
"Gir, gir yatıyorum zaten."
"Tamam, giriyorum o zaman."
Gözlerimi kapatarak içeri girdiğimde parmaklarım yavaş, yavaş yüzümden ayıldığında, gerçekten de uyuduğunu fark ettim. Siyaha yakın kahverengi saçları dağılmış çok güzel duruyor olsa da siyah puantiyeli mavi pjamasıyla çok komik duruyordu. Onu uyandırmak istemiyordum ama sessizce kıkırdadım.
"Beni izlemeyi bırakıp, ne zaman yemek yemeye gideceksin?"
Kafasını yastığa bastığı için sesi boğuk boğuk çıkıyordu. Ellerim istemsizce ağzıma gitmişti. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Zorlukla konuştum.
"Şeyy ben pijamamı almaya gelmiştim de.."
"Eee al o zaman."
"Aman burada kalmaya çok meraklıyım sanki. Hah güleyim bari."
"E gül bari."
------🎶------
(🥞sonraki bölüm yakında gelecek🥞)*Bu arada bu bölümde fazla olay olmadı. Bölümün yarısı zaten yemek tarifinden oluşuyor jdjdjdjdj. Neyse siz yine de okuyun.*
Seviliyorsunuzzz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızların Altında
RomanceSadece yıldızların altında değil, yıldızların altında seni izlemekle sarhoştur, Sadece seni izlerken sarhoştur benim gönlüm... *Cemre* 《Şapşik&Çatlak hikayesi》